ÜSKÜP (AA) – CİHAD ALİU – Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde eşi Erol Olçok ile oğlu Abdullah Tayyip Olçok’u kaybeden Nihal Olçok, “En az Türkiye kadar Makedonya’daki Müslüman olan herkes Abdullah ve Erol bey ile gurur duyabilir. Üsküp şehit çıkardı. O yüzden onun hakkını vermeyi bilmek lazım. ” dedi.
Nihal Olçok, “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü ” etkinlikleri kapsamında doğum yeri Makedonya’nın başkenti Üsküp’te, AA muhabirinin açıklamalarda bulundu.
Acı ve özlemin zamanla ters orantılı olduğunu belirten Olçok, zaman geçtikçe acısının azaldığını ancak özleminin arttığını söyledi.
Takip ettiği onlarca dava olduğunu, bunlar arasında bir ayrım gözetmediğini, hepsinin aynı 15 Temmuz gecesi gibi bir bütün olduğunu dile getiren Olçok, “Benim için FETÖ terör örgütü var ve 15 Temmuz gecesi var. Beni ilgilendiren iki tane kavram budur. ” diye konuştu.
FETÖ'nün darbe girişiminde 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde yaşanan olaylara ilişkin açılan davanın 12 Temmuz’daki beraat kararlarını da değerlendiren Olçok, “O dava sanki FETÖ’cülere hediye gibi oldu ve biz çok üzüldük. Köprüde bulunan 44 asker serbest kaldı. ” ifadelerini kullandı.
Müştekiler olarak gereken adımları attıklarını belirten Olçok, itirazlarını yaptıklarını, kendisi için asıl davanın şimdi başladığını ve bu yüzden hukuk okuduğunu anlattı.
Bu durumun kendisi için intikam konusu olmadığı, gelecek neslin risk altında yaşamamasını sağlamak olduğuna dikkati çeken Olçok, şöyle devam etti:
“Bunun için kavgam, yoksa ben biliyorum ki şu anda içeride olan veya olmayan yırtmış, ki olmayan çok var, içeride olması gerektiği halde dışarıda gezen, sözde beraat eden hepsini vursam Abdullah’ın bir saç telini geri getiremem ki ben. Ben iman ettim, işte Müslümanlığın açığa çıkacağı noktalar da bunlar zaten. Sizin iman ehli olup olmadığınız böyle zamanlarda belli olur. İnanın bana hiç acınız yokken namaz kılmayla, acınız varken namaz kılmak arasında çok büyük fark var. Bu peşine düştüğüm şey vatanımda güvenle huzur ve refah içinde yaşamaktır. ”
– “Anneler çocuklarını korur, ölme der ”
Bu işin bir “piyes” olmadığını belirterek, sahnelere taşınmaması isteğinde bulunan Olçok, “Bu iş unutulmayacaksa, unutturulmayacaksa böyle değil arkadaşlar. Nasıl unutmayacağız diye sormak isteyenler buyursunlar gelsinler, ben herkese açığım, ama şiir geceleri, konserler, geziler değil… Ha bu yapılabilir, ben çok isterdim Üsküp’te akademik olarak bu şeyin tartışmaya açılmasını… Üsküp’te nasıl var oldular, Türkiye’den hangi yollarla girdiler buraya, neler vadedildi. Üsküp’teki koşullar neydi ki bunlar burada bu kadar rahat yayılabildiler? ” ifadelerini kullandı.
Konuşulması gereken birçok şey olduğunu dile getiren Olçok, şunları kaydetti:
“Kimse benden şunu beklemesin 'aman çokta güzel oldu benim oğlum cennetlik oldu'. 16 yaşında ölen herkes cennetliktir arkadaşlar. Günah işlemeye vakti yok ki, ne yapabilir ki en fazla cebinde harçlığı vardır da ben sorduğumda 'Abdullah paran var mı?' diye 'Yok anne' demiştir. Ne yapabilir? Zina yapabilir mi 16 yaşında zaten yeni ergen olmuş. Alkol, sigara içmezdi. Ben anneyim, anneler çocuklarını öncelikle korur, öl demez, ölme der. ”
FETÖ’nün nasıl daha iyi anlatılabileceği konusunda Olçok, “Duyanlar duymayanlara, bilenler de bilmeyenlere anlatsın. Ama ben şunu duyuyorum. Arnavutluk, FETÖ’nün ekonomik yapılanmasıdır, Üsküp merkezli Makedonya da FETÖ’nün sosyo-kültürel yapılanmasının merkezidir. ” dedi.
Bu konunun irdelenmesi için sosyolog, psikolog, teolog ve siyasal bilimcilerin önemli çalıştaylar yapmaları gerektiğini vurgulayan Olçok, FETÖ'nün varlığından ve FETÖ sonrasında oluşabilecek terör sistemlerinden kurtulabilmek için çalışmalar yapılması gerektiğini kaydetti.
– “Üsküp şehit çıkardı ”
Üsküp’ten İstanbul’a Abdullah Tayyip Olçok ve 15 Temmuz şehitleri anısına pedal çeviren 3 bisikletçiyi İstanbul’da karşılama fırsatı olması halinde onlara Abdullah’ın birer kıyafetini vermek istediğini belirten Nihal Olçok, bir dahaki sefere Makedonya’yı ziyaret ettiğinde kendilerini evlerinde ziyaret edeceği sözünü verdi.
Olçok, “Bu toprakların geleneğidir biliyorsunuz, sevdiklerine dağıtırlar eşyaları. Demek ki sevmek yaşamak değilmiş. Biz seni görmeden sevdik Ya Resulallah diyoruz ya, sevmek hep şahit olmak, müşahede etmek değilmiş, görmeden de sevilirmiş. O yüzden Balkanlar’daki bu geleneği o çocuklara yapmayı çok istiyorum. ” şeklinde konuştu.
Üsküp’ün kendisi için çok kıymetli olduğunu dile getiren Olçok, şöyle devam etti:
“O kadar kıymetliydi ki ben vatanımı eşimle paylaştım. Erol Olçok Üsküplüydü, vatandaş olmuştu. Şamil ile Emir hala öyle, Abdullah da Üsküp vatandaşı. Üsküp 15 Temmuz'la gerçekten gurur duyabilir. Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık nezdinde Abdullah ve Erol beye kahramanlık unvanı verildi. En az Türkiye kadar Makedonya’daki Müslüman olan herkes Abdullah ve Erol bey ile gurur duyabilir. Üsküp şehit çıkardı. O yüzden onun hakkını vermeyi bilmek lazım, eğer ahirette size selam vermesini istiyorsanız. ”
