Otizmli gencin Anneler Günü hediyesi; “piyano” ezgileri

TEKİRDAĞ (AA) – YAVUZ KARADUMAN – Süleymanpaşa Güzel Sanatlar Lisesi öğrencisi 16 yaşındaki otizmli Ali Cem Başaran’ın müzikal yetenekleri ve piyanodaki başarısı, annesi Çiğdem Başaran’ın hem mutluluk hem de gurur kaynağı.

Çiğdem Başaran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, otizmle, Ali 2,5 yaşındayken tanıştıklarını ve istemedikleri bir misafir gibi otizmin hayatlarına girdiğini söyledi.

Ali Cem’in 2,5 yaşında okuma-yazma öğrendiğini ancak konuşmada zorluk yaşadığını anlatan Başaran, “Kendi kendine ama anne demeyi, yemek istemeyi bilmiyordu. Bir tuhaflık olduğunu fark ettik. Bizimle göz iletişimi kurmuyordu ve evin içerisinde sürekli koşuyordu.” dedi.

Tahlil ve muayeneler sonucunda Ali Cem’in, Asperger Sendromu olduğunu öğrendiklerini ifade eden Başaran, daha sonra hastalıkla mücadele etmeye başladıklarını anlattı.

Başaran “Hastalığının çaresi eğitim dediler. Daha sonra bir eğitim kurumuna başladık ama bunu kabul etmedik. Sonra elimizden gelen her şeyi yapmaya çalıştık, mücadele ettik. ‘Ya o bizi yenecek ya biz onu yeneceğiz’ dedik. Daha sonra müziğe yetenekli olduğunu fark ettik ve bunun için elimizden gelen her şeyi yapmaya çalıştık.” diye konuştu.

– “Otizmden çok insanlarla mücadele ettik”

Çiğdem Başaran, oğlu Ali Cem ile her gün okula gittiğini ve onu hiçbir zaman yalnız bırakmayarak, her zaman destek olmaya çalıştığını dile getirdi.

Otizme karşı Türkiye’de daha çok farkındalığa ihtiyaç olduğunu aktaran Başaran, “İşin kötü tarafı ne biliyor musunuz? Aslında Türkiye’de bu çocuklara yeterince yardımcı olunmuyor. Ben gidiyordum okulda öğretmenlere anlatıyordum, benim çocuğum bunu bu yüzden yapıyor diye. Biz aslında hastalıkla mücadele etmekten daha çok insanlarla mücadele ettik.” ifadelerini kullandı.

Oğlunun müziğe ilgisi ve yeteneği üzerine Süleymanpaşa Güzel Sanatlar Lisesi’ne başvurduklarını anlatan Başaran, Ali Cem’in yetenek sınavından büyük bir başarıyla geçer not aldığını aktardı.

Güzel Sanatlar Lisesi’ne başladıktan sonra Ali Cem’in hayatının olumlu şekilde değiştiğini belirten Başaran, “Oraya başlayınca hayatı değişti, çok mutlu oldu, öğretmenlerini çok seviyor, arkadaşlarını çok seviyor işte bazen istenmeyen hareketler yapıyor, engel olamıyor. Güzel sanatlar lisesine başlayınca hayatımız daha da güzelleşti, Ali Cem’in iyi tarafı bize soru sorabiliyor, biz onun iç dünyasını algılayabiliyoruz ve ona hayatı öğretmeye çalışıyoruz.”

– “Başarısı, benim için en güzel hediye”

Başaran, Ali Cem’i büyütürken eşi Adnan Başaran ile büyük zorluklar yaşadıklarını, ancak mücadeleyi hiçbir zaman bırakmadıklarını belirterek, şunları kaydetti:

“Çok yorucuydu ama çok zevkliydi. Onun başarılar göstermesi bizi gururlandırıyordu ve onun için elimizden geleni yapmak bizi daha da mutlu ediyordu. Dediğim gibi onunla müzik kursuna gittiğimiz zaman aniden koşmaya başlıyordu ben de kucağımdaki büyük bir orgla onu arkasından yakalamaya çalışıyordum. Zorluklar yaşadık ama dediğim gibi sonuçlarını almak dünyadaki en güzel duygu. Her sene çocuğumun Anneler Günümü kutlamasını bekledim. Bu benim için çok büyük bir sürpriz olacaktı. Bazen boşuna mı hayal ediyorum diye düşündüğüm oldu. Birkaç sene önce bana küçük bir beste yaptı, inanın ki buna inanamadım, yani böyle bir performans beklemiyordum çocuğumdan. Dünyalar benim oldu. Şu an göstermiş olduğu başarılar bizi o kadar çok mutlu ediyor ki, sanki seneler önce almadığım anneler günü hediyelerini toplu bir şekilde alıyorum ve bu bana ömür boyu yetecek diye düşünüyorum.”

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?