Netanyahu, generallerini kontrolde zorlanıyor

KUDÜS (AA) – İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Savunma Bakanı Moşe Yalon arasında son dönemdeki karşılıklı eleştiriler, hükümet ile ordunun giderek daha da derinleşen fikir ayrılığını gözler önüne serdi.

Associated Press (AP) ajansının özel haberinde, Netanyahu ile Yalon arasındaki karşılıklı eleştirilerin, güvenlik birimlerinin kamuoyu önündeki söylemleriyle ilgili tartışmaları yeniden gündeme taşıdığı belirtildi.

Netanyahu, son aylarda güvenlik birimleriyle yaşadığı bir dizi anlaşmazlığın ardından pazartesi günü generalleri kamuoyu önünde düşüncelerini açıkça söylemeye teşvik ettiği için Savunma Bakanı Yalon’u makamına çağırmıştı.

Başbakan Netanyahu, Genelkurmay Başkan Yardımcısı Tümgeneral Yair Golan’ın Soykırım’ı Anma Günü’nde yaptığı konuşmada, İsrail toplumundaki son eğilimleri Nazi dönemi Almanyasına benzetmesini “şaşkınlık verici” olarak nitelemiş, Yalon ise generalin konuşma hakkı olduğunu savunmuştu.

İsrail’de üniformalarına veda ettikten sonra çoğu kez siyasete atılan üst düzey askeri yetkililer toplumda saygı görüyor. Ordudaki üst rütbeli yetkililer genelde birçok konuda toplumdaki rahatsız edici akımları tartışma eğiliminden uzak duruyor. Ancak aralarında Golan’ın da bulunduğu bazı generallerin son dönemde yaptığı yorumlar, Netanyahu’yu rahatsız etti.

Savunma Bakanı Yalon, bugün üst düzey askeri yetkililer bir araya gelerek, düşünce ve ifadede bağımsız olmayı sürdürmeleri çağrısında bulundu.

Yalon, askerlere, “Korkmayın. Tereddüt etmeyin. İyi bir ordu, unvanı ne olursa olsun tüm mensuplarının her zaman ne düşündüklerini açıkça ifade etmek için kendilerini güvende hissettikleri ordudur.” diye konuştu.

Yalon’un açıklamalarının ardından da Netanyahu, askeri yetkililerin basına kapalı çevrelerde özgürce konuşabileceğini ancak halk önünde siyasi tartışmalara girmemeleri gerektiğini savundu. Bakanlar kurulu üyelerinin büyük bir kısmı da Netanyahu’ya destek verdi.

Sosyal Eşitlik Bakanı Gila Gamliel, İsrail Radyosu’na yaptığı açıklamada, “Siyasi kademe, askeri kademenin üzerindedir ve siyasi kademenin kararlarına saygı duyulması gerekir.” yorumunda bulundu.

Netanyahu ve Yalon, görüşmelerinin ardından yaptıkları açıklamada, aralarında herhangi bir anlaşmazlık olmadığını savunarak, “Subaylar, ilgili forumlarda kendi görüşlerini ifade etmekte serbesttir.” ifadesini kullandı.

– Asker ve hükümet arasındaki görüş ayrılığı derinleşiyor

Netanyahu, göreve geldiği 2009’dan bu yana askeri yetkililerle birçok konuda tartışmıştı.

Mossad’ın 2002-2011 yılları arasında şefi olan Meir Dagan, diğer önemli güvenlik yetkililerinin desteğiyle, Netanyahu’nun, İran’ın nükleer faaliyetlerine karşı önleyici askeri saldırı başlatmasını engellemişti.

Filistin meselesiyle ilgili İsrail’in yönetim mekanizmanları içindeki farklılıklar, özellikle geçen yıldan bu yana daha da kızıştı.

Çatışmaların arttığı dönemde çok sayıda Filistinli, saldırgan oldukları gerekçesiyle İsrailliler tarafından öldürüldü. Bu cinayetlerden bazılarını silahlı İsrailli siviller işledi. Siyasilerin övgüyle söz ettiği bu cinayetler, bazı İsrailliler arasında da büyük tepkiyle karşılandı.

Bazı askeri yetkililer, mart ayında, yaralı bir Filistinliyi başından ateş ederek öldüren ve görüntüleri kayda alınan askeri eleştirirken, Netanyahu’nun da cinayetten yargılanan askerin ailesiyle görüşmesi taraflar arasındaki tartışmayı daha da artırdı. Ülkede bu durum radikaller tarafından “ordunun yumuşadığı” şeklinde yorumlandı.

Soykırımı Anma Günü’nde bu tartışmaları “mide bulandırıcı” olarak tanımlayan ve Nazi dönemi Almanyası’na benzeten Golan’ın değerlendirmeleri, hükümet ile ordu arasındaki görüş ayrılığını daha da derinleştirdi.

Netanyahu, Golan’ın sözlerinin “soykırımı hafifletmek” anlamına geldiğini ileri sürerken, kabine üyelerinden biri de Golan’ın kovulması çağrısında bulundu.

Ordu ve hükümet arasındaki son günlerde yaşanan bu gerilim basında da geniş yer buldu.

Diğer yandan Haaretz gazetesinde Zvi Barem imzalı yayımlanan bir makalede, “Netanyahu’nun demokrasinin savunucusu olması gereken orduyu farklı bir yöne çektiğini ve bir anlamda askeri darbe yaptığı” değerlendirmesinde bulunuldu.

Gazetede, “Netanyahu’nun başını çektiği sirkten sıkılan” askeri yetkililerin şikayetlerini açıkça duyurduğu yorumu yapıldı.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?