Meclisin bütçe maratonunda son gün

TBMM (AA) – MHP İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, “Nimet ve külfetin hakkaniyet ölçülerinde bölüşülmesi ekonomide bir uzlaşma zemini oluşturacaktır. MHP olarak samimi beklentimiz, insanların gelecekten umutlu olduğu güçlü bir Türkiye'nin inşasıdır. ” dedi.

TBMM Genel Kurulunda 2019 yılı bütçesinin tümü üzerinde MHP Grubu adına söz alan Aksu, bütçenin, ülke yönetiminde ve millet hayatında önemli bir yer tuttuğunu çünkü bütçede işsizin, yetimin, memurun, esnafın, emeklinin hakkının bulunduğunu söyledi.

Türkiye'nin, küresel güçlerin rekabet ve çatışma alanı haline gelen arenanın tam ortasında yer aldığını ifade eden Aksu, “Bir yandan AB ve ABD, diğer taraftan Rusya ve Çin olmak üzere küresel ölçekte nüfuz sahibi olan ya da olma arzusu taşıyan ülkeler, çıkarlarını korumak adına dünyanın her yerinde tüm insanlığı sarsacak vaziyette olaylara yol açmaktadır. ” diye konuştu.

Kimi zaman ekonomik ve ticari hırslar, kimi zaman siyasi ihtiraslar yüzünden dünyanın her geçen gün yeni krizlere maruz kaldığını dile getiren Aksu, terörizm, silah ve uyuşturucu kaçakçılığı, göç ve iltica, iklim değişikliği, kitle imha silahlarının yayılması, gelir dağılımı adaletsizliği gibi uluslararası sorunların getirdiği risklerin, küreselleşme ve teknolojik gelişmenin refah ve barış getireceği yönündeki beklentileri boşa çıkardığını söyledi.

  • “Vekalet savaşlarının sonu gelmemektedir “

İsmail Faruk Aksu, halen dünya üzerinde 800 milyondan fazla kişinin aşırı yoksulluk sınırının altında yaşadığını anımsattı.

Dünyada her 10 kişiden üçünün içme suyuna erişiminin bulunmadığını vurgulayan Aksu, kalkınmış ülkelerle en az gelişmiş ülkeler arasındaki gelir adaletsizliğinin giderek arttığını belirtti. Aksu, “Çatışma, şiddet ve zulüm yüzünden yerinden edilenlerin sayısı 70 milyona ulaşmıştır. İnsanlığın maruz kaldığı sefalet her geçen gün artmaktadır. Özellikle İslam coğrafyasında yaşanan vekalet savaşlarının ve özellikle insanlık dramlarının sonu gelmemektedir. Tok ve hür insanların yaşadığı bir dünya özlemi devam edecek gibi gözükmektedir. ” ifadesini kullandı.

Küresel ölçekte ortaya çıkan risklerin, Türkiye'ye bölgesinde daha güçlü ülke olma sorumluluğu yüklediğini belirten Aksu, dünyanın dört bir yanında insanlık dışı dramların yaşanmaya devam ettiği süreçte Türkiye'nin yaptığı yardımlarda dünya ülkeleri arasında ilk sırada yer almasının tesadüf olmadığını dile getirdi.

Türkiye'nin, uluslararası kuruluşların, gelişmiş ülkelerin kör ve sağır kaldığı insani trajediler karşısında yürüttüğü insani diplomasi ile insanların refah ve huzuru için elinden geleni yaptığını aktaran Aksu, bu açıdan bakıldığında Türkiye'nin bölgesel barış, huzur ve istikrarın teminatı olduğu gerçeğinin gözardı edilemeyeceğini söyledi.

Çevre ülkelerde yaşanan kaos göz önünde bulundurulduğunda Türkiye'nin bölgesinde adeta bir huzur adası olduğunun altını çizen Aksu, “Yakın coğrafyamızda başlatılan kaos ortamı ülkemizde de denenmiştir. Milletimizin bu oyunları bozma cesareti ve feraseti ortadadır. Türkiye Cumhuriyeti, tarihinden aldığı ilham ve sahip olduğu birikimin gücüyle kuruluşunun 100. yılına emin adımlarla ilerlemektedir. ” diye konuştu.

  • “Türkiye oyunları bozarak yoluna devam etmek zorundadır “

MHP'li Aksu, Türkiye'de vatandaşların daha fazla refah, adalet ve demokrasi beklentisi içerisinde olduğunu, vatandaşın beklentileri doğrultusunda gayret göstermenin herkesin sorumluluğunda olduğunu ifade etti.

Türkiye'nin bölgesinde barış ve istikrarın temsilcisi, kudretli bir devlet konumuna gelmesi için gerekli tüm şartların hazırlanması hususunun MHP'nin stratejik hedefleri arasında yer aldığını vurgulayan Aksu, şöyle devam etti:

“Türkiye çevresindeki oyunları bozarak yoluna devam etmek zorundadır. Türkiye, başkalarının ortaya koyduğu bölgesel ve küresel planların uygulayıcısı değil, milli menfaatlere uygun kararların senaristi, yönetmeni ve başrol oyuncusu olmalıdır. Bu anlayışa göre Türkiye, yeni gelişmelere göre her alandaki politikasını geliştirmelidir.

2019 yılında 756 milyar 495 milyon lira olarak gerçekleşmesi beklenen vergi gelirlerinin yaklaşık yüzde 68'ini oluşturan 510 milyarı aşan miktarının dolaylı vergilerden elde edileceği anlaşılmaktadır. Vergi gelirleri içerisinde dolaylı vergi payının yüksek olması vergi sisteminin adaletli olmadığına işaret etmektedir. Ekonomik politikaların yanı sıra sosyal politikalar da göz önünde bulundurulmalıdır. Bütçe disiplini için kamudaki tasarruflar önemli bir husustur. Bütçenin bir tasarruf bütçesi olduğu ifade edilmektedir. Tasarrufların kamu tüketiminden ziyade kamu yatırımları kalemlerinden yapılması büyümenin bazını düşürerek enflasyonla mücadelede istenilen sonuçları doğurmasına mani olabilecektir. Geçtiğimiz olağanüstü koşullar göz önüne alındığında kamuda daha ciddi bir tasarrufun yapılma ihtiyacı bulunmaktadır. ”

Aksu, Türkiye'nin son birkaç aydır tartıştığı konuların başında ekonomik sıkıntıların geldiğini, ekonominin ağustos ayında başlayan saldırılar sonrasında önemli sorunlarla karşı karşıya kalındığını anlattı.

Kamu kaynaklarının etkin ve verimli şekilde kullanılmasının sağlanması için mal ve hizmet alımları başta olmak üzere kamu harcamalarının kontrol edilmesi ve kamu harcamaları azaltırken, gelirleri artıracak tedbirlerin uygulamaya konulması gerektiğini belirten Aksu, bu yapılırken dar ve sabit gelirli vatandaşların yükünü artıracak, adil olmayan tedbirlerden kaçınılması gerektiğini dile getirdi.

Aksu, 2019'un sadece cari açığın kontrol altına alınacağı bir yıl değil, atılımların yapılacağı bir yıl olması gerektiğinin altını çizerek, “Nimet ve külfetin hakkaniyet ölçülerinde bölüşülmesi ekonomide bir uzlaşma zemini oluşturacaktır. MHP olarak samimi beklentimiz, insanların gelecekten umutlu olduğu güçlü bir Türkiye'nin inşasıdır. Vatandaşların sorunlarının çözümü için görüş ve önerilerimizin takipçisi olacağız. ” dedi.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?