“Arakan’da işler çığırından çıkabilir”

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER (AA) – SELÇUK ACAR – Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri’nin Myanmar Özel Danışmanı Vijay Nambiar, Myanmar’ın güneyinde Arakan eyaletinde “işlerin çığırından çıkabileceğini” söyledi.

Nambiar, BM Genel Merkezinde AA muhabirine verdiği mülakatta, BM’nin Arakan’daki gelişmelerden büyük endişe duyduğunu belirterek, “Eyalette işlerin çığırından çıkma tehlikesi var. Myanmarlı liderlerin, Arakanlılara ve uluslararası topluma güvence vermek için daha çok çaba göstermesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

Myanmar’da ağustos ayında BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ile “21. Yüzyıl Panglong Barış Konferansı”na katılan Nambiar, “Arakan’da yerlerinden edilmiş insanların çaresizliği, özellikle Rohingyaların durumu çok kötü. Durumun iyileştirilmesi için çok az şey yapıldı, halkta artan bir çaresizlik duygusu var.” dedi.

Nambiar, Arakan eyaletinde 9 Ekim’de karakollara düzenlenen saldırıların ardından Rohingyaları hedef alan şiddet eylemlerinin şaşırtıcı olmadığına, öte yandan öncekilerden farklı olduğuna dikkati çekerek, “Geçmişteki saldırılar dağınık ve rastgele biçimde iki toplumu (Budistler ve Müslümanlar) da etkiliyordu. Son saldırılar ise böyle değil. Eğitilmiş gruplar tarafından düzenlendi ve güvenlik güçleri tarafından yönetildi.” diye konuştu.

Ülkede karakollara yönelik saldırıların tartışmasız şekilde kınanması gerektiğine işaret eden Nambiar, saldırıların ardından Myanmar ordusunun düzenlediği operasyonlar için, “Bir hükümet veya güvenlik güçlerinin saldırılara cevap vermesi ve durumu kontrol altına alması meşru iken, bunun hukukun üstülüğüyle uyumlu ve orantılı olması gerektiğini vurguluyoruz.” ifadelerini kullandı.

Vijay Nambiar, Arakan’dan alınan mevcut bilginin resmi kanal süzgecinden geçerek kendilerine ulaştığını ve gerçekliğinin sorgulanamadığını ifade ederken, yaşananlar hakkında “söylentiler ve abartılı anlatımların” var olduğunu kaydetti.

– BM’deki konuşmanın içeriğiyle bölgenin gerçeği farklı

Myanmar Dışişleri Bakanı ve Devlet Başkanlığından Sorumlu Devlet Bakanı Aung San Suu Çii’nin BM Genel Kuruluna hitabına da değinen Nambiar, Suu Çii’nin etnik ayrımcılığa karşı bir politika benimsemesine rağmen, karakol saldırılarının ardından düzenlenen operasyonlar sırasında bölgenin tecrit edildiğini ve evlerin yakıldığını kaydetti.

Nambiar, son şiddet olaylarında hayatını kaybedenlerin ve yerlerinden olanların sayısının teyit edilemediğini, Myanmar hükümetinin BM’nin çağrılarına rağmen eyalete erişimi engellemeye devam ettiğini açıkladı.

Arakan’da 9 Ekim’de sınır karakollarına saldırılar düzenlenmiş, 13’ü güvenlik görevlisi 29 kişi ölmüştü. Saldırıların ardından bölgeye çok sayıda asker ve polis sevk edilerek operasyon başlatılmıştı. Operasyonlarda 17’si asker ve 76’sı “saldırgan” 93 kişi hayatını kaybetmiş, 575 kişi gözaltına alınmıştı.

Arakanlı Müslümanlar dayanışma grupları, operasyonların başlamasından bu yana eyalette 400 Müslümanın öldürüldüğünü ileri sürerken Myanmar hükümeti ölü sayısını 86 olarak açıklamıştı.

Uluslararası Göç Örgütüne göre, eyalette korku ve endişe sarmalı en az 21 bin Rohingyanın komşu Bangladeş’e geçmesine neden oldu.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeyd Raad el Hüseyin geçen hafta, Arakan eyaletinde “Müslümanların öldürüldüğü, tecavüze uğradığı ve evlerinin yakıldığına” dair BM’ye günlük raporlar geldiğini söylemişti. Hüseyin, bölgede bağımsız bir araştırma yapılacağını bildirmişti.

BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) de sadece son bir haftada Arakan’dan Bangladeş’e bin civarında yeni sığınmacının ulaştığını duyurmuştu.

– Uluslararası inisiyatif

Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 14 ülkenin büyükelçiliği, Arakan eyaletinde insani dramla karşı karşıya kalan Rohingyalara yardım ulaştırmak için bir araya gelmiş, yayımlanan ortak bildiride eyaletteki insani kriz konusunda duyulan endişeyi dile getirilmişti.

Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) dışişleri bakanlarının, Suu Çii’nin daveti üzerine Arakan’daki durumu görüşmek üzere Yangon’da bir araya gelmesi, sorunun çözümü yönünde son günlerde atılan en önemli adımlardan biri olarak kabul ediliyor.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?