AK Parti MYK Toplantısı

ANKARA (AA) – AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Fırat'ın doğusunda, Suriye'nin kuzeyinde ortaya çıkan tablo, Türkiye için birinci dereceden tehdittir ve Türkiye Cumhuriyeti bu tehdidi bertaraf edecektir. ” dedi.

Çelik, AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Toplantısı devam ederken parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı, değerlendirmelerde bulundu.

ABD'li Senatör Lindsey Graham'ın Türkiye ziyaretine değinen Çelik, Graham'ın bu bölgedeki gündeme hakim, olayları yakın takip eden biri olduğunu ve çeşitli konularda değerlendirmeleri bulunduğunu söyledi.

Çelik, Graham'ın ziyaretinin faydalı ve ikna edici olduğunu düşündüklerini belirterek, şunları kaydetti:

“Öncelikle Türkiye'nin güvenlik tehditleri konusunda çok doyurucu açıklamalar yaptı. Türkiye'nin karşı karşıya olduğu güvenlik tehditlerinin giderilmesi gerektiğini, bir müttefik olarak Türkiye'ye bunu borçlu olduklarını ifade etti.

Nitekim Cumhurbaşkanımız, Külliye'deki kabulünde PKK-YPG-PYD ilişkisine dair kendisine videolarla birlikte çeşitli deliller gösterdi. Bunların Graham tarafından ilk defa görüldüğünü biliyoruz. En önemli şey şu, şuna hepsi vurgu yapıyor, ortaya çıkan bu tablonun önceki Amerikan yönetiminin sorumluluğu olduğunu, açık bir şekilde Graham da röportajlarında bunu söyledi. Graham, Obama yönetiminin DEAŞ'a karşı YPG'yi desteklemesinin, YPG'yi beslemesinin bu karmaşık ve kabul edilemez tabloyu ortaya çıkardığını ifade ediyor. Hal böyle olunca bu konuda Türkiye'nin güvenlik algısıyla, güvenlik değerlendirmesiyle herkesin empati kurması gerekiyor. ”

  • “Bundan siyaseten iflas etmiş politikalara imza atanlar sorumludur “

Türkiye'nin bu konudaki tezinde haklı olduğunun altını çizen Çelik, “Yine Münbiç'teki yol haritasının güçlü bir şekilde uygulanmasıyla ilgili olarak açıklamaları oldu. Doğrudur ama bir an evvel bunun hayata geçmesi gerekiyor. Cumhurbaşkanımız bunu ifade ettiler. Münbiç'teki güvenliği devralmaya Türkiye hazırdır. Dolayısıyla bu konulara vakıf bir senatörün Türkiye perspektifini görmesi bakımından son derece faydalı olduğunu düşünüyoruz. ” ifadelerini kullandı.

En önemli konunun ise güvenli bölge meselesi olduğunu vurgulayan Çelik, sözlerine şöyle devam etti:

“Bugün Cumhurbaşkanımız, açıklaması sırasında, 'Türkiye'ye karşı güvenli bölge değil, Türkiye için güvenli bölge' şeklinde bir ifade kullandı. Orada terör örgütleri olduğu zaman bu durum, YPG terör örgütünün DEAŞ'a karşı desteklenmesi gibi bir tablo açıkça, Türkiye'ye karşı ama YPG terör örgütünün lehine bir güvenli bölge ortaya çıkarıyor. Sırf DEAŞ ile mücadele ediyor görüntüsü altında bir terör örgütü tekrar ortaya çıkarılıyor. ”

Afganistan'da gerçekleştirilen terör saldırını anımsatan Çelik, “Afganistan bu hale nasıl geldi, aynı mantıkla geldi. Geçmişte de birileriyle mücadele etmek için başkaları bazı terör örgütlerini desteklediler ve bugün o terör örgütlerinin hepsi, birileri tarafından, meşhur devletler tarafından desteklenen terör örgütleri kontrol edilemez hale geldiler. ” diye konuştu.

Çelik, ortaya çıkan bu tablonun hür dünyanın, demokrasi isteyenlerin, insan haklarından yana olanların, Afganistan ve Suriye halklarının canını yaktığını dile getirerek “Bundan kim sorumludur? Bir terör örgütüne karşı başka terör örgütünü desteklemek gibisinden, aklın asla kabul etmeyeceği, siyaseten defalarca iflas etmiş bu politikalara imza atanlar sorumludur. ” değerlendirmesini yaptı.

  • “Türkiye Cumhuriyeti kendi güvenliği ile ilgili tedbir alacaktır “

AK Parti Sözcüsü Çelik, gelinen noktada aynı tablonun, Afganistan'da yapılanların aynısının, kes-kopyala-yapıştır şeklinde Suriye'de de icra edildiğinin görüldüğünü söyledi.

Aynı şeyin olmaması gerektiğini vurgulayan Çelik, “Akdeniz'in dibinde bir Afganistan oluşturmak, dünya bir Afganistan ile istikrarı sağlamak için bu kadar bedel öderken, ikinci bir Afganistan oluşturacak politikalardan uzak durmak gerekir. Ama tam ters bir mantıkla YPG-PYD terör örgütüne tırlar dolusu silah gönderirseniz, DEAŞ'a karşı mücadele ediyor diye meşru bir güç gibi bunlara sarılırsanız, hele de Türkiye Cumhuriyeti gibi NATO üyesi bir müttefikinize karşı, 'bizim müttefikimiz, sahada beraber çalıştığımız müttefikimiz budur' gibisinden bir terör örgütüyle ilgili değerlendirme yaparsanız, bu dünyanın bütün değerlerinin, bütün formüllerinin, bütün denklemlerinin bozulduğu bir tablo ortaya çıkar. O zaman dünyanın her yerinde kendi elinizle, kendi paranızla bir Afganistan daha üretmiş olursunuz. ” diye konuştu.

Türkiye'nin buradaki tutumunun iyi anlaşılması gerektiğinin altını çizen Çelik, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Fırat'ın doğusunda, Suriye'nin kuzeyinde ortaya çıkan tablo, Türkiye için birinci dereceden tehdittir ve Türkiye Cumhuriyeti bu tehdidi bertaraf edecektir. Bu tehditin bertaraf edilmesinin yolu da açık bir şekilde tabii ki müttefiklerimizle bunu eş güdüm halinde yapmak istiyoruz. Müttefiklerimizle her türlü koordinasyonun içerisindeyiz ama eninde sonunda müttefiklerimiz bu konuda duyarlılık gösterseler de göstermeseler de Türkiye Cumhuriyeti kendi güvenliği ile ilgili tedbir alacaktır.

En önemlisi de Suriye'nin birliğinden, toprak bütünlüğünden, halkının egemenliğinden bahseden herkesin terör örgütlerine karşı ilkeli tutum alması gerekir. Terör örgütleriyle ilgili olarak bu birtakım asimetrik ilişkiler, maalesef bedelinin Suriye halkına ödetildiği sürecin uzamasına, siyasi çözümün gerçekleşmemesine ve terörün bölgede daha da derinleşmesine yol açan birtakım politikalar ortaya çıkarıyor. Zaman Türkiye'nin haklı olduğunu bir kere daha göstermiştir. Dolayısıyla, buraya gelip de bu tabloyu gören herkes bundan ikna olmaktadır. Bu ziyaretin, o bakımdan verimli bir ziyaret olduğunu değerlendiriyoruz. ”

(Sürecek)

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?