TÜGVA Genel Merkezi Açılış Töreni

İSTANBUL (AA) – Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, rengi, dili, kökeni, sosyal statüsü ne olursa olsun tüm insanlığın yaradılıştaki kardeşliğine inandıklarını belirterek, “Bunun için de hilkatte kardeşlerimiz olan diğer toplumlara öteki olarak bakmıyoruz. Var oluş gayemizde kulluk vazifemizi layıkıyla ifa etmek, geride hayırla yad edilecek izler, hatıralar bırakmak bizim görevimizdir. ” dedi.

Erdoğan, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Genel Merkezi'nin açılışında yaptığı konuşmada, gençlere seslendi.

Okumak ve diploma sahibi olmak kadar hayatta insani vasıflarını kaybetmemenin önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, talebeliğin diploma avcılığı değil, beşikten mezara kadar sürecek ilim ve hikmet yolculuğu olduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle bizi biz yapan hasletlerin örselendiği günümüz dünyasında gençlerin bu bakış açısına sahip olması önemli. ” diye konuştu.

İnsana, diğer insanın kurdu olarak değil, yoldaşı, sırdaşı ve kardeşi olarak bakan bir medeniyetin temsilcileri olduklarını kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:

“Biz rengi, dili, kökeni, sosyal statüsü ne olursa olsun tüm insanlığın yaradılıştaki kardeşliğine inanıyoruz. Bunun için de hilkatte kardeşlerimiz olan diğer toplumlara öteki olarak bakmıyoruz. Burası hepimiz için bir imtihan dünyasıdır. Unutmayın, Rabb'imiz 'Biz ölümü de hayatı da sizleri imtihan için yarattık.' buyuruyor. Var oluş gayemizde kulluk vazifemizi layıkıyla ifa etmek, geride hayırla yad edilecek izler, hatıralar bırakmak bizim görevimizdir. ”

Erdoğan, tarihte isminin önünde onlarca sıfatı, onlarca titri olduğu halde insanlık tarafından utançla hatırlanan pek çok karakter bulunduğunu dile getirerek, tarihin, ömrünü insan yetiştirmek için mücadele etmiş, vefatından asırlar sonra bile hayırla yad edilen gönül insanları, alimler ve ariflerle dolu olduğunu anlattı.

– Gençlerin Nurettin Topçu'yu örnek almasını istedi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TÜGVA ve yakınındaki Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı'nın (SETA) mekansal olarak bulunduğu yere dikkati çekti.

“Ebu Eyyub el-Ensari acaba niye buraya geldi? ” diye soran Erdoğan, “Bunun bir anlamı var. Hedef büyüktü. Bu bir hedef göstermektir. Zira Sevgili Peygamberimizin 'Letüftehannel Kostantiniyyetü veleni'me'l emirü emirüha veleni'me'l ceyşü zalike'l ceyşü.' hadis-i şerifince bir hedef gösterdi. 'Konstantiniyye elbet fetholunacaktır. Onu fethedecek emir ne güzel emirdir ve o ordu ne güzel ordudur.' İşte hedef. Ebu Eyyub el-Ensari çıktı bu yollara geldi, burada şehit oldu. İşte bu bir hedef noktasıdır. Arkasından diğer İslam orduları. Onlar da çıktılar ve buralara kadar geldiler. Fetih müyesser oldu. ” diye konuştu.

Burada ruhların fethi için gençlerin önemli bir adımı ve çalışmayı yürütmesinin sıradan olmadığını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:

“Anlam burada zenginleşiyor. Bizim önderlerimiz, rehberlerimiz bunlar. Bizim önderlerimiz, rehberlerimiz madem ki bunları yaptı. Madem ki buralarda geldi, bizlerde bu çalışmayı yapacağız. 2023, 2053, 2071 bunu için çok önemli. Şimdi biz onların adeta izdüşümleri olarak bu adımları atıyoruz. Bu noktada bilhassa tahsillerine yurt dışında devam ettiren gençlerimize merhum Nurettin Topçu'nun Fransa'da yaşadığı şu hadisenin örnek olmasını özellikle diliyorum. Felsefeden sanata, dinden ekonomiye ve eğitime kadar pek çok alanda eser veren hem Batı düşüncesini bilen hem de milli değerlerimizi çok iyi tanıtan Nurettin Topçu doktora eğitimi için Fransa'ya gider. Bugün olduğu gibi 1934'te de dünyanın en seçkin üniversitelerinden biri olan Sorbonne'da doktorasını bitirir ve jüriye tezini sunar. Topçu'nun doktora çalışması Sorbonne Üniversitesi felsefe jürisi tarafından yılın en başarılı doktora tezi seçilir. Üniversite geleneklerine göre birinci öğrenciler ödüllendiriliyor. Yetkili profesör merhum Topçu'ya ödül olarak bir altın saat mi, Amerika veya Kuzey Avrupa'ya bir yolculuk mu istediğini sorar. Tam bir karakter abidesi olan Topçu, kararlı ve gayet kendinden emin bir şekilde 'Hiçbiri değil.' diye cevap verir. Profesör şaşırmış bir şekilde 'O zaman ne istiyorsunuz?' diye sorar. Bunun üzerine merhum Topçu, Sorbonne giriş ve çıkış kulelerinde 24 saat boyunca Türk bayrağının dalgalanmasını istiyorum.' diye cevap verir. ”

Erdoğan, vefatından 43 yıl sonra bile Nurettin Topçu'yu insanların gönlünde yaşamasının nedeninin vatanperverlik şuuru taşıması olduğunu belirterek, gençlerden Topçu'yu örnek almasını istedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, böyle bir karaktere, tarih ve millet bilincine sahip olmanın önemine işaret ederek, “Onun için tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet.' diyoruz. Bu şuurda bir gençlik. Her bir TÜGVA'lı gencimizin böyle bir karakterle, böyle yüksek bir benlik şuuruyla donanmasını istiyorum. ” dedi.

(Bitti)

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?