MÜSİAD 25. Olağan Genel Kurulu

İSTANBUL (AA) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “AK Parti iktidarlarının yönetimindeki son 17 yılda ülkemiz, yakın tarihimizin en büyük atılımlarına şahit oldu. Demokrasimizi güçlendirmek için hayata geçirdiğimiz yapısal reformlarla Türkiye, geçmişte kendisine vakit ve enerji kaybettiren tartışmaları geride bıraktı. ” dedi.

Erdoğan, MÜSİAD 25. Olağan Genel Kurulu ve Genel Merkez Binası Açılış Töreni'nde yeni genel merkez binasının hayırlara vesile olmasını dileyerek, MÜSİAD'ın Türkiye'nin her köşesinde ve dünyanın dört bir yanında faaliyet göstererek, benzer kuruluşlardan ayrıştığını anlattı.

MÜSİAD'ın “milletle bağını asla koparmadan büyümeye devam etmesini ” memnuniyetle izlediğini ifade eden Erdoğan, “Bu yönüyle MÜSİAD, hem makro ekonomik politikaların belirlenmesinde hem de bunların sahadaki uygulamalarında en etkin sivil toplum kuruluşu olarak öne çıkıyor. Daha kucaklayıcı, daha toplayıcı toparlayıcı bir kuruluş olması bakımından da önemsiyorum. Devletle milletimiz ve özellikle de sermaye çevreleri arasındaki güçlü köprü olan MÜSİAD, verdiğimiz her mücadelede yanımızda yer alarak, milli ve yerli duruşunu da göstermiştir. Bunun en önemli ispatı da 15 Temmuz olayıdır. 15 Temmuz olayında beraberce dayanışma içerisinde verilen mücadele asla unutulamaz. ” diye konuştu.

Erdoğan, yurt dışında 94 ülkede ve 224 noktada aktif faaliyet gösteren MÜSİAD'ın Türkiye'nin öncü ticaret ve kültürel diplomasi kuruluşlarından biri haline geldiğini kaydederek, şöyle devam etti:

“Gerek Türk yatırımcılarına ve ihracatçılarına yurt dışındaki fırsatları gösterme gerekse uluslararası müteşebbisleri ülkemize çekme konusunda MÜSİAD çok önemli rol oynuyor. Özellikle kendi başlarına böylesine büyük bir ekonomik ilişki ağı kurma imkanı olmayan KOBİ'lerimiz için MÜSİAD tam anlamıyla amiral gemisi misyonu üstleniyor. MÜSİAD global ve yerel yapılarıyla bunlar etrafında kurulan veri ve kaynak portalı, yurt içinde ve yurt dışında geniş bir alana yayılan bilgi edinme ve işleme süreçlerini ekonomimizin hizmetine sunmaktadır. Milli serveti ne kadar büyütürsek, bundan iş adamlarımız başta olmak üzere ülkemizin her bir ferdi o derece fayda elde edecektir. Kaynak ve sermaye ofisleri yoluyla fon üretmeden şirketleşmeye, ihracatı artırmadan ekonomik faaliyet alanlarını genişletmeye kadar attığınız hemen her adımı yakından takip ediyorum. MÜSİAD Akademi altında nitelikli iş gücü yetiştirme çabanızı takdirle izliyorum. Derneğimizi benzer faaliyetler yürüten diğer kuruluşlardan ayıran en önemli farklardan biri de tarihimize, değerlerimize, kültürümüze, sanatımıza, sporumuza verdiği destektir.

İnsanlığın ve toplumumuzun yarısını oluşturan kadınlarımız iş dünyasında daha çok görünür hale geliyorlar. Bu bakımdan MÜSİAD Kadın oluşumunu da doğru yönde atılmış bir adım olarak değerlendiriyorum. MÜSİAD Sanat çatısı altında yürütülen çalışmaları en az diğerleri kadar önemli görüyorum. Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşması konusunda MÜSİAD'ın çalışmalarını daha da yaygınlaştırmasına ve etkinleştirmesine ihtiyacımız vardır. ”

  • “Söğüt'te diktiğimiz fidanı, ulu çınara çevirmeyi başardık “

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarih boyunca daima önem verilen bir coğrafya üzerinde bulunulduğunu dile getirerek, şunları söyledi:

“Söğüt'te diktiğimiz fidanı, 3 kıta 7 iklimi kucaklayan ulu çınara çevirmeyi yine bu coğrafyada başardık. Bir asır önce adeta tüm dünyanın üzerimize geldiği bir dönemde gerçekten çok çetin mücadelelerle kendimize yeni bir devlet kurarak, ümitlerimizi tekrar tazeledik. Genç Cumhuriyetimiz, demokrasiden ekonomiye, her alanda pek çok sınamadan geçerek, bugünlere ulaştı. Özellikle AK Parti iktidarlarının yönetimindeki son 17 yılda ülkemiz, yakın tarihimizin en büyük atılımlarına şahit oldu. Demokrasimizi güçlendirmek için hayata geçirdiğimiz yapısal reformlarla Türkiye, geçmişte kendisine vakit ve enerji kaybettiren tartışmaları geride bıraktı. Ekonomide attığımız adımlarla hem milletimizi zenginleştirdik hem de devletimizi güçlendirdik. Dış politikada ülkemizin algısını değiştirdik, pasaportumuza itibar kazandırdık. Dünyanın en güçlü sosyal ve sağlık yardımı sistemlerinden birini kurarak, hiçbir vatandaşımızın aç ve açıkta kalmamasını sağlamaya çalıştık. Maziden atiye güçlü bir köprü kurarak, yeni nesillerin tarihlerini, kültürlerini, değerlerini öğrenmelerini ve buradan aldıkları güçle geleceğe hazırlanmalarını temin etmenin gayretinde olduk. ”

Türkiye güçlendikçe, kalbini ve umudunu Türkiye'ye bağlayanların da yüzünün güldüğünü ifade eden Erdoğan, “Dünyanın neresine gidersek gidelim sırf Türk olduğumuz için sırf Türkiye'den geldiğimiz için bizi el üstünde tutan, bize muhabbet besleyen insanlarla karşılaşıyoruz. Bu sevginin hiçbir çıkarla, hiçbir maddi menfaatle elde edilmesi mümkün değildir. Bizlere verilen kıymet kendimizle birlikte tüm mazlumların, mağdurların, tüm ümmetin ve tüm insanlığın hakkını, hukukunu koruyor, derdiyle dertleniyor, çözümü için fedakarlık yapıyor olmamızdan kaynaklanıyor. ” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, kerametin millet olarak gösterilen duruşta ve ülke olarak yapılan işlerde aranması gerektiğini belirterek, “Tabii bu büyük imkan aynı zamanda ülkemize yönelik tehditlerin kesintisiz bir şekilde sürmesine de yol açıyor. Ülke ve millet olarak sadece son 6 yılda yaşadıklarımızı dahi pek çok toplumun asırlık geçmişiyle mukayese etmek mümkün değildir. Sokakların karıştırılmasından sınırlarımızın tacizine, mahallelerimizi çukurlarla bölme teşebbüsünden kanlı darbe girişimine kadar akla hayale gelmeyecek saldırılara maruz kaldık. Balkanlardan Orta Doğu'ya, şimdi de Güney Amerika'ya kadar dünyanın pek çok yerinde oynanan bir oyun ülkemizde de sahnelenmeye çalışıldı. Hamdolsun milletimiz bu tezgahı gördü ve birliğine beraberliğine kardeşliğine sımsıkı sahip çıkarak, oyunu bozdu. ” değerlendirmesini yaptı.

(Sürecek)

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?