“İstanbul Buluşması”

İSTANBUL (AA) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Söz de karar da milletindir.” diyerek yollarına devam ettiklerini belirterek, “Seçim dönemlerinde yurt dışında kampanya yapılması yeni bir durum olmadığı halde bu seçimde bu engellemeyi yaptılar. Ne yaparlarsa yapsınlar biz bunların hepsini aştık, aşıyoruz ve aşacağız. 40 yıldır siyasetin içindeyim. 40 yıldır bu tür çalışmaların yapıldığını biliyorum. Peki bu defa niye böyle telaşlı bir engelleme çabasıyla karşı karşıya kaldık? Çünkü bu halk oylamasının alelade bir seçim olmadığını, Türkiye’nin geleceği için bir dönüm noktası niteliği taşıdığını çok iyi biliyorlar.” dedi.

Erdoğan, “Evet Platformu” tarafından Yenikapı Etkinlik Alanı’nda “Aşkımız memleket, millet için evet” sloganıyla düzenlenen “İstanbul Buluşması”nda vatandaşlara, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun SSK Genel Müdürlüğü yaptığı dönemde Savaş Ay’ın konuğu olduğu programdan bir bölüm ile şu anda Türkiye’deki hastanelere ilişkin kısa bir video izletti.

Yeni hastaneler açmaya devam ettiklerini anlatan Erdoğan, “Vatandaşımız, hijyeni, lüksü, her şeyiyle buralara layık. Biz, ‘Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.’ diyerek yola çıktık. Ecdadımız Kanuni, devleti feda etti bir sağlıklı nefese. Biz de o yoldan gidiyoruz.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun anayasa değişikliğindeki 18 yaş maddesine karşı çıktığını aktararak, şunları söyledi:

“Gençleri parlamentoya istemiyor. Neymiş? ’18 yaş olmaz. Olur da işte bunlar askere gitmeyecekmiş.’ Sanki parlamento 18 yaşla dolacak. 18-19-20-21-22-23-24, bütün bunlardan kaç kişi gelir? Bilemem. Bu 10 mu olur, 15 mi olur, 20 mi olur? Şu anda 25-30 arası 5 kişi var parlamentoda. ‘Niye askerlik yapmıyorlar?’ Yasal düzenlemeye geldiğimiz zaman onu oturur, konuşuruz. Bedelli askerlik statüsüne sokarız veya yapmasın. Parlamentoda yapılan iş askerlikten geri mi? Hafife alıyorsun bu işi. Bu, bu demektir. Biz, gençliğimize güveniyoruz. Çünkü bu millet, Fatih’in bir çağı kapatıp bir çağı açtığı öyle bir ecdadın torunu. Bu gençlik ecdadının izinde inşallah yeni çağları açmaya hazırlanıyor. Milletimizin yarısından fazlasının gönlüne giremeyen hiç kimsenin bu ülkede iktidara gelme imkanı bulunmuyor. Ana muhalefet partisi bu kafayla böyle bir imkanı elde edemeyeceği için ya başındakinden başlayarak kafayı değiştirecek ya da siyaset müzesine kalkacak.”

Erdoğan, “İstanbul, 16 Nisan’da ‘evet’ diyerek, şehitlerinin, gazilerinin hatıralarına sahip çıkıyor mu? İstanbul 16 Nisan’da ‘evet’ diyerek terör örgütlerinin güdümüne girenlere haddini bildiriyor mu? İstanbul 16 Nisan’da ‘evet’ diyerek her fırsatta millete hakaret edenlere dersini veriyor mu?” sorularını sorduğu vatandaşlardan “Evet” yanıtını aldı.

Anayasa değişikliği ile getirilecek Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin Türkiye’nin önünde yeni bir dönem açacağını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bu gerçeği içimizdeki bazı gafiller fark etmiyor olabilir. İnanın bana dışarıdakiler bunu çok iyi görüyor. Batı, bunu çok iyi görüyor. Yani bugün Almanya, Belçika, Hollanda, İsviçre, İsveç bunların tutumu buradan kaynaklanıyor. Niye? İsviçre Parlamentosunun önünde bu kardeşinizin resmini koyup şakağına tabanca dayıyorlar. Neden? ‘Erdoğan’ı gördüğünüz yerde öldürün.’ niye diyorlar? Neden? Polisler, parlamento orada. Hepsinin gözü önünde bu yapılıyor ve hiçbirinin sesi çıkmıyor, öyle veya böyle. Fakat onlar şunu bilmiyor, bizler Allah’ın izniyle ölümü korkutan insanlar olarak, kefenimizi giyerek bu yola çıktık, bundan asla sarfınazar etmedik. Ama onlar dengeyi kaybettiler. Ne uluslararası anlaşma tanıyorlar ne teamül biliyorlar ne nezaketten haberleri var. Türkiye gibi bir devlete karşı sergiledikleri terbiyesizliklerin üstüne her gün yenisini ekliyorlar. Bakanlarımıza, milletvekillerimize, sivil toplum kuruluşlarımıza karşı uygulanan baskıların haddi hesabı yok.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yurt dışındaki 3 milyona yakın seçmene, “Aman ha işi hafife almayın, muhakkak sandıklara gidin, oylarınızı kullanın.” diye seslenerek, seçmenlerin seçimde işi çok ciddiye aldığına ve oylarını kullandığına inandığını ifade etti.

Hedefin ülke için olduğunu dile getiren Erdoğan, “Biz, ‘Söz de karar da milletindir.’ diye yolumuza devam ediyoruz, devam edeceğiz. Seçim dönemlerinde yurt dışında kampanya yapılması yeni bir durum olmadığı halde bu seçimde bu engellemeyi yaptılar. Ne yaparlarsa yapsınlar biz bunların hepsini aştık, aşıyoruz ve aşacağız. 40 yıldır siyasetin içindeyim. 40 yıldır bu tür çalışmaların yapıldığını biliyorum. Peki bu defa niye böyle telaşlı bir engelleme çabasıyla karşı karşıya kaldık? Çünkü bu halk oylamasının alelade bir seçim olmadığını, Türkiye’nin geleceği için bir dönüm noktası niteliği taşıdığını çok iyi biliyorlar.” ifadelerini kullandı.

– “İzzetli bir toplum işte şu anda karşımda”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bosna Hersek’in ilk Cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç’in bir tespitine işaret ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Her zaman ve her yerde özür dileyen, şamar yeyince karşılık vermeyen insan tipini şiddetle eleştirir. Buna karşılık ‘Her türlü ilerlemeyi, sakin ve teslimiyetçi olanlar değil, cesur ve itiraz edebilen kimseler gerçekleştirebilir.’ diyerek, başka bir insan tipini de ortaya çıkarır. Aslında Aliya İzzetbegoviç burada izzeti tarif ediyor. İzzet sahibi olan Rabbinden başkasına boyun eğmez. Bu işin tanımı budur. Hani milletimiz bize gittiğimiz her yerde ‘Dik dur eğilme.’ diyor ya, işte merhum Aliya’nın izzetli insan tarifi budur. İnsanlarla birlikte toplumların da izzeti vardır. İzzetli bir toplum işte şu anda karşımda. Bu toplum sadece Rabbine sığınır. Mağdurlara, mazlumlara, sayıları milyonları da bulsa kucağını açar, Suriye’den gelen 3 milyona kucağımızı açtığımız gibi. İzzet sahibi olmayanlar ise sınırlarına duvarlar örerek içeriye bu muhacirleri almazlar, köprü altlarını molozlarla doldurarak, botlarını denize dökerek onlardan kurtulmaya çalışırlar. İstanbul, tarihi boyunca kendisine sığınan herkese, gönlünü açmış bir şehirdir. Bugün de İstanbul, tüm sıkıntılarına rağmen yarım milyon Suriyeli muhacire ev sahipliği yapıyor. Tüm terör örgütlerinin tehdidi altındaki bu şehrin insanları, gösterdiğiniz kadirşinaslık için sizlere ne kadar teşekkür etsek azdır.”

– “Bu mücadele sıradan bir mücadele değil”

Halk oylamasının yapılacağı 16 Nisan’a 8 gün kaldığını hatırlatan Erdoğan, katılımcılardan kapı kapı dolaşmalarını isteyerek, şunları kaydetti:

“Hanımlar, beyler durmak yok. Sadece dolaşmak değil telefonla, ahbap, yaren, herkesi arayacağız, anlatacağız. Çünkü bu mücadele sıradan bir mücadele değil. Öyle bir ses verin ki Hollanda’dan Almanya’ya, İsviçre’den Belçika’ya kadar tüm Avrupa duysun.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstanbul, 16 Nisan’da ‘evet’ diyerek, Avrupa’nın birçok ülkesine medeniyet dersi veriyor mu?”, “İstanbul 16 Nisan’da ‘evet’ diyerek Avrupa’nın bir kısmına insan hakları dersi veriyor mu?”, “İstanbul 16 Nisan’da ‘evet’ diyerek Avrupa’ya adalet dersi veriyor mu?”, “İstanbul 16 Nisan’da ‘evet’ diyerek Avrupa’ya ahlak dersi veriyor mu?” diye soran ve mitinge katılanlardan “Evet” yanıtını alan Erdoğan, “16 Nisan işte tüm bu vasıflarıyla İstanbul’un, Türkiye’nin, Avrupa’nın üzerine bir güneş gibi doğduğu gün olacaktır. İşte bak Avrupa Birliği ülkeleri ne yaptılar, İtalya’ya gittiler, Vatikan’a… Ne işleri vardı Vatikan’da? Bunların içinde Ortodoks var, bunların içinde Protestan var, bunların içinde ateist de var ama hepsi Vatikan’a gittiler ve Papa’nın karşısında sıraya dizildiler, Papa da bunlara nasihatini çekti. Niye? Tek millet… Mesele o. Geldiler bir araya.” ifadelerini kullandı.

İstanbul’a meftun olmanın sadece sözle olmayacağını, çalışma, icraat ve hizmet gerektiğini belirten Erdoğan, Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan sonra İstanbul’un çöp, hava kirliliği, su sorununu çözdüklerini anlattı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasında şunları aktardı:

“İşte şimdi de aynı şekilde, aynı zihniyet işbaşında. Bakın İstanbul’umuzun, metrobüslerden tutunuz, bütün metro sistemlerine varıncaya kadar her sistemle belediye başkanımız bu çalışmaları aynı kararlılıkla devam ettiriyor. Başbakan olduk, daha büyük projelerle hem İstanbul’a hem de bütün Türkiye’ye hizmet etme fırsatı bulduk. Bakınız şu anda İstanbul’a öyle bir havalimanı yapıyoruz ki dünyanın 1 numarası olacak. 18 Mart Çanakkale Köprüsü, iki ayak arası 2 bin 23 metre. Dünyanın 1 numarası olacak. Bu, böyle Kılıçdaroğlu zihniyetiyle, SSK’yı idare edemeyenlerle olmaz. Biz, eserlerimizle ortadayız. Ziya Paşa ne diyor? ‘Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri.’ Laf değil, icraat. İnşallah Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle İstanbul’a çok daha büyük hizmetler kazandıracağız. Geçtiğimiz 14 yılda şehrimize 127 katrilyon liralık kamu yatırımı yapıldı. Bunları bugün anlatmaya gerek yok. ‘Evet Platformu’ ile huzurdayız. Sadece şu Haliç’in temizliği birçok şeyi ifade eder. Köprüler, Istranca Dağları’ndan getirilen su, kentsel dönüşümler, değişimler, bütün bunlarla beraber hepsinden öte Boğaz’ın altından geçen Marmaray, Avrasya Tüneli, bunlar bir başka. Zaten şimdi de 3 katlısı yapılacak. O da bir başka. İnşallah bir de tabii Kanal İstanbul, o da benim ayrı bir çılgın projem, aşkım. İnşallah bunu da yapacağız.”

– “Yenikapı ruhu asla ölmedi”

Katılımcılara “8 gün durmak yok.” diye seslenen Erdoğan, Rabia işareti yaparak, “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız.” dedi. Katılımcılar da Erdoğan’a eşlik etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Arif Nihat Asya’nın “Fetih Marşı” şiirinden “Delikanlım, işaret aldığın gün atandan/Yürüyeceksin… Millet yürüyecek arkandan!/ Sana selam getirdim Ulubatlı Hasan’dan…./ Sen ki burçlara bayrak olacak kumaştasın/ Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın.” dizelerini seslendirerek, “Beraber yürüdük biz bu yollarda” şarkısının sözlerini söyledi.

Vatandaşların eşlik ettiği Erdoğan konuşmasını, “Yenikapı ruhu işte bu. Yenikapı ruhu asla ölmedi, ölmeyecek. Sadece bu ruha layık olmayanlar gidip kendilerine yakışan safa geçtiler o kadar. Rabbim sizden razı olsun. Hepinize sevgiler saygılar sunuyorum. Kalın sağlıcakla. İnşallah 16 Nisan, yeni bir milat olacak. Allah’a emanet olun.” diyerek tamamladı.

(Bitti)

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?