Filistinli eski tutukluların “seyyar” lokantası

RAMALLAH (AA) – KAYS EBU SEMRA – İsrail hapishanelerinde geçirdikleri zorlu yılların ardından hayallerindeki güneş enerjisiyle çalışan seyyar lokantayı işletmeye başlayan Filistinli iki arkadaş, tutsak oldukları günlere inat özgürce Ramallah sokaklarında dolaşıp geçimlerini sağlıyor.

Haldun el-Bergusi (43) ve Abdurrahman el-Libi (35) isimli Filistinli hapishane arkadaşları, özgürlüklerine kavuştuktan sonra cezaevi günlerinde hayalini kurdukları güneş enerjisiyle çalışan seyyar lokantayı açtı. “Yemek Treni” ismini verdikleri minibüsün üzerine monte ettikleri sistem sayesinde, seyyar lokantada gerekli tüm yakıt ihtiyacını güneş enerjisinden temin eden Bergusi ve Libi’nin yiyecekleri, bölge halkının yoğun ilgisini çekiyor.

Evli ve 6 çocuk babası Bergusi, İsrail hapishanesinde 8 yıl kaldıktan sonra bu sene serbest bırakıldığını belirterek, “Hapishanedeyken, serbest kalınca geçimimizi nasıl sağlarız diye düşünüyorduk. Farklı bir yol arayışı içindeyken ‘Yemek Treni’ fikri aklımıza geldi.” dedi.

Daha önce Ramallah’taki Kudüs Üniversitesi önünde meşrubat ve sandviç sattıklarını söyleyen Bergusi, “Pek aşina olunmayan bir işi hayata geçirmek istiyorduk. Uzun bir düşünme süresinin ardından güneş enerjisiyle çalışan bir Yemek Treni kurmaya karar verdik.” diye konuştu.

– Hapishanedeki karavana hazırlığından kendi işine

Bergusi, ortağı Libi’nin hapishanede yemek hazırlama işinden sorumlu olduğuna işaret ederek, “Abdurrahman, hapishanedeyken yaklaşık bin kişiye yemek hazırlıyordu. Bu tecrübeyle usta bir aşçı oldu.” ifadelerini kullandı.

Filistinli yetkililerin hayallerindeki işi kurma konusunda kendilerine destek olduğuna dikkati çeken Bergusi, şunları söyledi:

“Ramallah’taki bir banka, Filistin Esir İşleri Heyetinin aracılığıyla kredi verdi. Satın aldığımız minibüsü lokanta için gerekli aksesuarları ekleyerek yeniden tasarladık.”

Bergusi, iş günlerinde özellikle sabahları resmi kurumlar ve üniversitelerin bulunduğu yerlere, tatil günleri ise parklar ve turistik merkezlere gittiklerini aktararak, içinde bulundukları ruh halini, “Hapishaneden çıkınca özgürlüğümüze kavuştuk. Şimdi ise herhangi bir mekana aidiyetimiz yok, oradan oraya intikal halindeyiz.” sözleriyle dile getirdi.

– Sessiz ve temiz enerji kullanımı

Jeneratörlerin çalışırken çevreyi rahatsız eden bir ses çıkardığını kaydeden Bergusi, “Kamu kurumları ve parklarda hizmet veriyoruz. Bu nedenle müşterilerimizi rahatsız etmemek için sessizce çalışmalıyız. Ayrıca güneş, temiz enerji kaynakları arasında yer alıyor.” dedi.

Batı Şeria’da güneş enerjisiyle çalışan ilk seyyar lokanta olan Yemek Treni’nin bölge halkı tarafından ilgiyle karşılandığını söyleyen Bergusi, işlerini büyüterek Batı Şeria’nın tüm kentlerinde seyyar lokanta zinciri açmayı hedeflediklerini sözlerine ekledi.

– Özgürlük mesajı ve topluma entegrasyon

İsrail hapishanesinde geçirdiği 9 yılın ardından 2015’te özgürlüğüne kavuşan Libi ise Yemek Treni fikrinin, halihazırda cezaevlerinde bulunan Filistinliler için teşvik olabileceğini kaydederek, “Senelerin harcandığı hapishanede türlü türlü insanlarla karşılaşılıyor. Bu zaman zarfında özgürlüğünüze kavuştuğunuzda kullanabileceğiniz ve topluma karışmanızı kolaylaştıracak maharetler kazanılabilir.” ifadelerini kullandı.

Libi, iş imkanlarının kısıtlı olduğu Filistin’de ailelerinin geçimi için çalıştıklarını vurgulayarak, “Özgürlük hakkımızdan mahrum edildiğimiz zor yılların ardından Yemek Treni ile ‘hareket ve özgürlük mesajı’ taşıyoruz. Ayrıca bu işle topluma entegre olabiliyoruz.” diye konuştu.

– Batı Şeria’da ilk

Yemek Treni’nin müdavimlerinden Kudüs Üniversitesi öğrencisi İsmail Ecas, güneş enerjisiyle seyyar bir lokanta işletme fikrinin garip olduğu kadar güzel olduğunu da belirterek, bunun Batı Şeria’da bir ilk olduğunu kaydetti.

Yemeklerin lezzetli ve kaliteli olduğunu söyleyen Ecas, “Yemek Treni’nin sahiplerinin özgürlüğüne yeni kavuşmuş tutuklular olduğunu öğrendim. Diğer arkadaşlarımıza da benzer tecrübeler için girişimlerde bulunmasını öneriyorum.” dedi.

Soğuk ve sıcak sandviçler ile çeşitli meşrubatların satıldığı Yemek Treni’nin müdavimleri, seyyar lokantanın menüsünde tatlı çeşitlerinin de yer almasını istiyor.

Filistin resmi verilerine göre, İsrail hapishanelerinde yaklaşık 7 bin Filistinli bulunuyor. Ayrıca İsrail’in “idari tutukluluk” adını verdiği uygulamayla İsrail istihbaratının gizli güvenlik bilgilerine dayanarak Filistinliler 1 ila 6 ay alıkonulabiliyor. Tutuklunun, “İsrail güvenliği için tehlike teşkil ettiğine” karar verilmesi halinde ise askeri hakim, suç isnadında bile bulunmadan tutukluluk süresini 5 yıla kadar uzatabiliyor.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?