ANKARA (AA) – CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, dünkü halk oylamasında bazı usulsüzlükler yapıldığını iddia ederek, “Ya bu hileleri düzeltin ya bu referandumu iptal edin. İkisinden birini tercih edin. Çünkü şu anda kamu vicdanı yaralanmış vaziyette ve insanlar soru işaretleriyle duruyor. Biz bunları bırakmayacağız.” dedi.
Aksünger, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, halk oylamasında Türkiye’nin önemli bir tercih yaptığını hatırlattı. “Halkta vicdanen bir problem var, insanların vicdanı sızlıyor, benim de vicdanım sızlıyor.” diyen Aksünger, halk oylamasında şekil ve içerik yönünden hataların bulunduğunu savundu.
Güneydoğu bölgesinde sıkıntılar olduğunu, 800 bine yakın insanın bulundukları bölgelerden kaydırılması nedeniyle kullanılan oylarda şaibe olduğunu ileri süren Aksünger, bunları ispat edeceklerini söyledi.
Halk oylamasında “tercih” olması gereken mühürlerin “evet” şeklinde yer aldığını ifade eden Aksünger, bu oyları kabul eden YSK’nın manipülasyon yaptığını iddia etti.
Aksünger, seçimde mühürsüz pusulaların da kullanıldığını ileri sürerek, sandıklar kapatıldıktan sonra, pusulalara mühür basılarak delillerin yok edildiğini ileri sürdü. Bu mühürlerin, bazı şekil şartlarını yerine getirmek ve seçimin güvenliğini sağlamak için pusulalarda bulunduğunu anımsatan Aksünger, “Neden sandıklar kapandıktan, oy döküm işlemleri yapıldıktan sonra sandık başkanları bunları mühürleme yoluna gittiler? Zaten geçerli sayacaktınız bunları. Neden gittiler? Bunların hepsi ispatlı zaten. Bunun adı, delili yok etmektir, çok net.” diye konuştu.
Halk oylamasından “hayır” çıktığına emin olduğunu ifade eden Aksünger, ana akım medyanın doğruyu söylemediğini belirtti.
Türkiye’nin batı bölgesinde bulunan 100 mevsimlik işçinin, Güneydoğu’dan oy kullandıklarını tespit ettiklerini ileri süren Aksünger, bunlarla ilgili hukuki işlemleri yaptıklarını, bunun sahtecilik olduğunu bildirdi.
– “Bu, kamu düzenini bozmaktır”
Aksünger, 8 bin 833 okulda 10 binin üzerinde sandıkta seçmenin neredeyse yüzde 100’ünün oy kullandığını, bin 500’e yakın sandıkta ise yüzde 100 “evet” çıktığını aktararak, 2 bin 500 sandıkta, 1 Kasım seçimlerinde AK Parti ve MHP oylarının toplamından daha fazla “evet” çıktığını, bunları incelediklerini söyledi. Aksünger, “Ben, bu sonuca saygı duymuyorum. İnsanların kafalarındaki soru işaretleri giderilmediği, toplumun vicdanı rahatlatılmadığı sürece, bu referandumun üzerine gölge düşmüştür.” ifadesini kullandı.
Halk oylamasında açık oy kullananların, masa başında mühür basanların olduğunu ileri süren Aksünger, “Nedir bu? Meydan mı okuyorsunuz? Birine gösteri mi, yalakalık mı yapıyorsunuz? Bu nasıl bir şeydir? Seçimin esası, hukuku, düzeni bellidir. Bu, kamu düzenini bozmaktır.” görüşünü savundu.
Doğu ve Güneydoğu’da “hayır” cephesinin sandık başlarından gönderildiğini öne süren Aksünger, şöyle devam etti:
“İncelememizde, 20-25 binin üzerinde sandıkta şekil şartları itibariyle bir sıkıntı olduğunu düşünüyoruz. İtirazlarımızı ilçe seçim kurullarına gerçekleştireceğiz. Çağrımız nedir bunla ilgili? Ya bu hileleri düzeltin ya bu referandumu iptal edin. İkisinden birini tercih edin. Çünkü şu anda kamu vicdanı yaralanmış vaziyette ve insanlar soru işaretleriyle duruyor. Biz, bunları bırakmayacağız, YSK ile görüşeceğim. YSK’dan CHP’ye gelen yayın iki defa kesildi, toplamda 40 dakikaya yakın yokuz. Akşam saat 18.00-18.30 civarları, YSK’da sandıkların 15 bini açılmamış, kutlama mesajları gidiyor. Niye bu kadar eminsiniz? Güneydoğu’da HDP’nin tulum çıkardığı sandıklarda neredeyse ‘hayır’ yok. Orada da bir anormallik olduğunu görüyoruz.”
– “Tek tek incelemesini yapıyoruz”
Aksünger, “Halk oylamasında 847 bin geçersiz oy var. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine, bunun şüpheli bir durum olduğunu, buna bakacaklarını söyledi.
“Seçim sonuçlarıyla ilgili kaç oyda sıkıntı olduğunu düşünüyorsunuz?” sorusuna karşılık ise Aksünger, 2,5 milyon oyda sıkıntı bulunduğunu, 900 bine yakın oyun ise geçersiz olduğunu vurgulayarak, bunların seçimi komple etkilediğini ileri sürdü.
Aksünger, “CHP, ıslak imzalı tutanakların hepsini sisteme girdi mi?” şeklindeki soruya, “17 bine yakınında bir problemimiz var ama geri kalanları girdik. Onların tek tek incelemesini yapıyoruz.” yanıtını verdi.
“YSK’ya yapacağınız itirazların takvimi belli oldu mu?” sorusu üzerine Aksünger, “Şekil şartlarında istediğimiz gibi başvuru yapabiliyoruz. Diğerlerinin 10 günlük süresi var.” karşılığını verdi.
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) halk oylamasına ilişkin açıklamasının hatırlatıldığı Aksünger, şunları kaydetti:
“Bu anayasa değişikliği geçtikten sonra Türkiye’nin AB ile olan tüm müzakereleri sona ermiştir. Bu anayasa değişikliği uygulandığında, Türkiye’nin AB hayali diye bir şey olamaz. Buradan yarın öbür gün bağırıp ‘AB, Hristiyan kulübüdür, şöyledir, böyledir’ demesinler diye söylüyorum.”
