SARAYBOSNA (AA) – HAKAN ÇELİK/EMRE BAŞTUĞ – Bosna Hersek’te, Fetullahçı Terör Örgütü’ne (FETÖ) yakınlığı ile bilinen okullara ilgi azalıyor.
Başkent Saraybosna’da Türk iş adamlarının girişimiyle 2004 yılında kurulan Uluslararası Saraybosna Üniversitesi (IUS) Rektörü Prof. Dr. Yücel Oğurlu, ülkedeki FETÖ uzantısı okullardan çok sayıda Türk ve Boşnak öğrencinin geçiş için kendilerine başvurduğunu açıkladı.
Okulun faaliyetleri ve darbe girişimin ardından yaşanan gelişmeler hakkında AA’ya değerlendirmede bulunan Oğurlu, 25 ülkeden akademisyen kadrosuna ve 55 ülkeden öğrencilere sahip IUS’un öğrencilerin ilgi odağı olmaya devam ettiğini aktardı.
Oğurlu, IUS’un, Türkiye’de de tanındığını ve hükümet tarafından desteklenen bir eğitim kurumu olduğunu vurgulayarak, üniversitenin devlet politikalarıyla ve Türkiye’nin milli menfaatleriyle barışık politikalar izlediğini söyledi.
IUS’un akademik gerekliliklere göre yol haritasını çizmiş ve uluslararası sıralamalarda yer tutma başarısı göstermiş ciddi bir üniversite olduğunu kaydeden Oğurlu, “Etrafta taklitleri var üniversitemizin, fakat taklitler hiç bir zaman aslı gibi olamazlar. Açılan birçok paravan üniversite zaman içerisinde körelip gitti.” şeklinde konuştu.
Oğurlu, üniversitenin dört yıl önce dünya sıralamasında 11 binlerde olduğunu ve düzenli bir yükselme ile bu yıl 3 bin 400’üncü sıraya yükseldiğini belirterek, birkaç yıl içerisinde üniversitenin dünyada ilk bine girmeyi planladığını ifade etti.
IUS’un Bosna Hersek’teki sıralamada ise vakıf üniversiteleri arasında ilk sırada olduğunu aktaran Oğurlu, “Üniversitemiz Avrupa Hareketi tarafından Batı Balkanların en iyi üniversitesi seçilmişti. Bunun yanında, Avrupa Üniversiteler Birliği ve Dünya Üniversiteler Birliği üyesiyiz. Şu anda gerçek anlamda uluslararası üniversite olma başarısını elde ettik. 55 ülkeden öğrencimiz, 25 ülkeden öğretim üyemiz var.” ifadelerini kullandı.
– FETÖ okullarından IUS’a geçiş talebi
Oğurlu, üniversitelerine “rekor düzeyde” başvuru olduğunu belirterek, “Son beş yılda düzenli olarak öğrenci sayımızı arttırarak ilerliyorduk. Bu yıl da aynı şekilde düzenli bir artışı çok rahatlıkla gözlemledik. Özellikle Bosnalı öğrencilerimizden rekor sayıda kayıt aldık.” şeklinde konuştu.
Bosna Hersek’teki FETÖ okullarından da IUS’a çok sayıda Boşnak ve Türk öğrencinin geçiş için başvuru yaptığını söyleyen Oğurlu, şunları kaydetti:
“Bu beklentimizin çok üstünde bir sayıya ulaştı şu anda. Biz tabii ki bu başvuruları inceleyip değerlendireceğiz. Bu öğrencilerden Paralel Yapı ile doğrudan organik bağı olmayanları, yani ülkesine ihanet etmeyecek olanları ve akademik başarı gösteren öğrencileri tabii ki memnuniyetle kabul edeceğiz.”
– Boşnak öğretim görevlilerine kapı aralık
FETÖ’ye bağlı okullardaki öğretim üyeleri hakkında da değerlendirmede bulunan Oğurlu, bu okullardaki Boşnak öğretim görevlileri için IUS’un kapısını aralık tuttuklarını ifade etti.
Oğurlu, bu okullardaki Türk öğretim üyeleri için böyle bir şansın söz konusu olmadığını vurgulayarak, şunları ifade etti:
“Özellikle 17-25 Aralık sonrasında, hala o yapının içinde bulunmakta ısrar etmeleri bir tercih meselesidir. Fakat Boşnak öğretim üyeleri için kapıyı kapatmıyoruz. Mutlaka onlardan belirli standartları tutturan, yabancı dil seviyesi yüksek ve akademik kalitesi ile rüştünü ispatlamış olanlardan mütevelli heyetimizin onaylaması kaydıyla kabul edeceğimiz isimler vardır. Biz burada üniversite olarak zaten hem akademik katkı için hem de bir istihdam için varız.”
– “Çeşitli şirketler öğrencileri yanlış yönlendiriyor”
Türkiye’nin Saraybosna Büyükelçiliği Eğitim Müşaviri Vasi Ete de IUS’un Türkiye standartlarına uygun, modern bir yapı üzerinde güzel bir üniversite olduğunu belirterek, yurt dışında eğitim almak isteyen öğrencilerin okumak istedikleri okulu çok iyi tercih etmeleri gerektiğini söyledi.
ÖSYM’nin kılavuzunda yer alan okulların denklik problemi olmadığını, IUS’un da bu okullardan biri olduğunu kaydeden Ete, ÖSYM kılavuzunda yer alamayan üniversiteler konusunda çeşitli şirketler aracılığıyla öğrencilerin yanlış yönlendirildiğini aktardı.
Ete, şirketlerin yanlış yönlendirmelerine ilişkin, şu ifadeleri kullandı:
“Puan sınırlaması olmadan burada tıp ve hukuk fakültelerine kayıtlar oluyor. Bunlar, ileride Türkiye’ye döndüklerinde denklikle ilgili ciddi sıkıntılar yaşıyorlar. Türkiye’den buraya gelmek isteyen öğrenciler, YÖK’ten bilgi alıp denklikle ilgili problem yaşayıp yaşamayacaklarını teyit etmeleri gerekiyor. Bunun yanında, eğitim müşavirliğimizi de arayıp Bosna Hersek özelinde hangi okulda okumayı düşündüklerini bizimle paylaşırlarsa, biz o okulla ilgili sıkıntı olup olmadığını kendileriyle paylaşabiliriz. Aksi taktirde, birçok turizm acentası, şirket bu işin istismarına gidiyor ve öğrencilerimizi yanlış yönlendiriyor. Buraya gelip okuduktan sonra da onlar ne yazık ki ciddi mağduriyetler ile karşı karşıya kalabiliyor.”
– “FETÖ okullarının Türkiye’yi temsil etmesi söz konusu değil”
FETÖ’ye ait okullarda eğitim alan Türkiye ya da Bosna Hersek vatandaşı öğrencilerin ileride mağduriyet yaşamaması için gerekli girişimlerde bulunduklarını kaydeden Ete, bu konuyla ilgili ülkedeki kantonların eğitim bakanlıklarıyla görüşmelerin sürdüğünü bildirdi.
Ete, halkın doğru şekilde bilinçlendirilmesi gerektiğine dikkat çekerek, ülkede faaliyet gösteren bazı eğitim kurumlarını FETÖ’nün bir uzantısı olarak kabul ettiklerini vurguladı.
Bosna Hersek’teki öğrencilerin böyle bir yapıda eğitim görmemeleri için bakanlıkları uyardıklarını söyleyen Ete, “Bu okulları kapatmaları durumunda da Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) olarak birçok ülkede bizim hazırlıklarımız var. O tarz mağduriyetlerin oluşmaması için MEB olarak üzerimize düşeni yapmaya hazırız.” şeklinde konuştu.
Ete, başarısız darbe girişiminin öncesinde de bakanlık olarak bu yapıyla ilgili çalışmaları olduğunu anlatarak, “Ne yazık ki, bu yapı dışarıda birçok ülkede Türkiye ismini kullanarak faaliyet yapıyor. Ancak resmi anlamda bakanlığımızı ya da ülkemizi temsil etme kabiliyetleri söz konusu değil. Bu sadece bir isim istismarı. Resmi anlamda temsiliyeti sağlayacak olan kurum Milli Eğitim Bakanlığına bağlı kurumlardır.” dedi.
Yakın geçmişte Maarif Vakfı Kanununun geçtiğini ve Resmi Gazete’de yayınlandığını anımsatan Ete, “MEB, Maarif Vakfı Kanunu ile yurtdışında eğitim kurumları açacak ve bu eğitimi tamamen devlet eliyle resmi kanallarla yapma şansı söz konusu olacak.” diye konuştu.
