İSTANBUL (AA) – Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nın (SETA) yayımladığı analizde, Türkiye Varlık Fonu’nun hem ülkenin gelecekteki yatırımlarının finansmanını sağlayacak bir araç hem de ekonomik istikrarın sürdürülebilirliği açısından bir sigorta niteliği taşıdığı belirtildi.
SETA bünyesinde Erdal Tanas Karagöl ve Yusuf Emre Koç tarafından hazırlanan “Dünyada ve Türkiye’de Varlık Fonu” başlıklı analizde, büyük projelerin finanse edilmesi, kısa vadeli ekonomik şokların ve finansal piyasalarda meydana gelebilecek dalgalanmaların etkilerinin en aza indirilmesi amacıyla kurulan varlık fonlarının işleyiş ve etkinliğinin önemli olduğu vurgulandı.
Bugün dünya
genelinde 40’tan fazla ülkede 80’e yakın varlık fonu bulunduğu aktarılan analizde, bu fonların
küresel olarak toplam büyüklüğünün yaklaşık 7,4 trilyon dolara ulaştığı bildirildi.
Analizde, 2010-2015 döneminde yüzde 21,5 büyüme yakalayan ulusal varlık
fonlarının, 2020 yılına kadar kurulması beklenen
21 yeni varlık yönetimi fonu ile birlikte 15
trilyon dolarlık bir büyüklüğe ulaşmasının beklendiği kaydedildi.
Analizde, özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden
sonra hız kazanan ve kurulmasına karar verilen Türkiye Varlık Fonu’nun hem ülkenin gelecekteki yatırımlarının finansmanını sağlayacak bir araç hem de ekonomik istikrarın sürdürülebilirliği açısından bir sigorta niteliği taşıdığı vurgulandı.
Varlık
Fonu’nun Türkiye’nin ekonomik hedeflerine ulaşmada önemli bir adım olacağı belirtilen analizde, “Oluşturulacak bu fonla, kalkınmanın lokomotifi olan reel sektör yatırımlarına, stratejik öneme sahip şirketlere finansman sağlanarak kalkınmanın hızlandırılması, ekonomide yüksek ve sürdürülebilir büyüme oranlarının yakalanması ve ekonomik istikrarın sağlanmasının önünün açılması amaçlanmaktadır.” ifadelerine yer verildi.
Türkiye Varlık Fonu’nun Kanal İstanbul,
nükleer santral, savunma, ulaşım ve diğer büyük enerji projelerinin hayata
geçirilebilmesi için önemli bir finansman kaynağı olacağı kaydedilen analizde, fonun aynı zamanda
söz konusu projelerin kamu kesimi borcu artırılmadan gerçekleştirilebilmesi
bakımından da dikkati çektiği belirtildi.
Analizde, uzun vadede Türkiye’nin hedeflerine ulaşabilmesine katkı sağlayacak olan Varlık Fonu’nun, ülke ekonomisindeki yapısal sorunların çözümünün yanı sıra ortaya çıkaracağı ekonomik güç sayesinde önemli bir dış politika aracı haline geleceğine de işaret edildi.
