UTESAV'dan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş'a destek

İSTANBUL (AA) – Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneğinin alt kuruluşu olan Uluslararası Teknolojik, Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı (UTESAV) Başkanı Mehmet Develioğlu, ramazan ayının ilk hutbesindeki ifadelerinden dolayı bazı kesimlerin hedef seçtiği Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'a destek verdi.

Develioğlu, yaptığı yazılı açıklamada, Hacı Bayram Veli Camisi'nde geçen cuma günü temsili cuma namazı kıldıran Erbaş'ın, hutbesinin bir bölümünde İslam'da korunması esas olan beş temel meseleyi hatırlatarak, "Ey insanlar! Canımıza, aklımıza, inancımıza, malımıza ve neslimize zarar veren şeylerden uzak duralım." çağrısında bulunduğunu hatırlattı.

Erbaş'ın ayrıca eşcinsellik, zina, gayrımeşru hayat ve her türlü fuhşiyatın toplumlarda çeşitli sorunlara yol açtığına değindiğini ve "Geliniz bu tür kötülüklerden insanları korumak için birlikte mücadele edelim." ifadelerini kullanarak erdemli bir öğütte bulunduğunu aktaran Develioğlu, bunun üzerine Ankara İnsan Hakları Derneğinin, Erbaş hakkında LGBT'lilere yönelik nefret söyleminde bulunduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulunduğunu ve görevden alınması çağrısı yaptığını anlattı.

Mehmet Develioğlu, "Ankara Barosu yaptığı basın açıklamasında Erbaş nezdinde İslam'ı ve hükümlerini çağ dışı olarak nitelendirmiş, sahip olduğumuz değerlere saygısızca ağır ithamlarda bulunmuştur." ifadelerini kullandı.

Allah'ın bütün canlıların erkekli-dişili çiftler halinde yaratıldığını Kur'an-ı Kerim'de haber verdiğini ve insan soyunun devamlılığının sağlanmasındaki hikmetin de bu olduğunu bildirdiğini aktaran Develioğlu, şu değerlendirmede bulundu:

"Lut kavminin durumu, yine Rabb'imiz tarafından hikmetle öğüt almamız için bizlere iletilmiş ve göstermiştir ki, herhangi bir toplumda değer ölçülerinin altüst olması cinsel sapkınlık gibi birtakım psikolojik rahatsızlıkların ortaya çıkmasına ve toplum içinde yayılmasına yol açar. Bu, insan fıtratı ve toplum değerlerine savaş açan bir nitelikte olduğu için yayıldığı toplumlarda adeta toprağın verimini alır gibi toplumları fesada sürükleyecek ve nesli çürütecek bir yapıya sahiptir. Bu özelliği itibarıyla da ahlak kavramıyla taban tabana zıtlık içindedir."

Son dönemlerde sadece Türkiye'de değil dünyada da fıtrat dışı eğilimler artmış ve bu durumu benimseyip fıtratlarına savaş açmış olan insanlar bütün çirkeflikleriyle her seferinde İslam'a ve Müslümanlara saldırmaya devam etmişlerdir. Durumlarını normalleştirmek ve yaygınlaştırmak için diziler, filmler ve reklamlarla 'nefret karşısında sevgi kazanacak' naraları atarak hayatlarımızın içine kadar girmişleridir. 2011'den beri gündemimizde olan ve son zamanlarda daha da hissettirilen İstanbul Sözleşmesi de kültür, örf, adet ve geleneklerimize yanlı bakışıyla cinsel yönelim ve kimlik kavramlarını meşrulaştırmasıyla, Rabb'imizin emrettiği şekilde eşler arasındaki arabuluculuğu yasaklamasıyla ve en önemlisi aile kavramımızı temelinden sarsmasıyla İslam'a ve Müslümanlara savaş açmış bu kesimin söylemlerine çanak tutmaktadır. Bunun Türkiye'de en çok, toplumu fesada sürükleyen kesimler tarafından savunulduğu görülmektedir."

UTESAV olarak Diyanet İşleri Başkanı Erbaş'ı desteklediklerini belirten Develioğlu, "Hiçbir Müslüman'ın toplumsal ifsada yol açan, nesli çürüten zina, eşcinsellik, gayrımeşru hayat, nikahsız yaşama ve her türlü fuhşiyatı destekleyecek bir konumda olmadığını ifade etmek istiyoruz." ifadelerini kullandı.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?