“Süt sektörünün ürünleri 88 ülkede tüketiciyle buluşuyor”

İSTANBUL (AA) – Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (SETBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Tarık Tezel, süt sektörünün 500 bini aşkın çiftçi ve üreticiden temin ettiği çiğ sütü sağlıklı, ambalajlı, hijyenik içme sütü ve süt ürününe dönüştürdüğünü belirterek, "Sektörümüzün ürünleri, yurt içinde 600 bin satış noktasında, yurt dışında da 88 ülkede tüketiciyle buluşuyor." ifadesini kullandı.

SETBİR'den yapılan açıklamaya göre, Uluslararası Sütçülük Federasyonunca (IDF) İstanbul'da düzenlenen Dünya Süt Zirvesi devam ediyor.

Zirvenin "Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'nde Süt Sektörünün Rolü Nasıl Maksimize Edilebilir?" başlıklı oturumunda konuşan SETBİR Yönetim Kurulu Başkanı Tezel, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'nin, yoksulluğu ortadan kaldırmak, gezegeni korumak ve tüm insanların barış ve refah içinde yaşamasını sağlamak için evrensel bir eylem çağrısı olduğunu anımsattı.

Tezel, 2030'da dünya nüfusunun 8 milyar 600 milyon olacağının öngörüldüğünü belirterek, yüzde 35 daha çok gıda, yüzde 40 daha çok su ve yüzde 50 daha çok enerji talep edileceğini aktardı.

Tezel, şunları kaydetti:

"Bu veriler karşısında, dünyanın en önemli gündemi gıda kaynaklarının verimli paylaşılması olacak. Bu noktada küresel kalkınma hedeflerinin önemi ortaya çıkıyor. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'nin sekizincisi, 'insana yakışır iş ve ekonomik büyüme'dir. İnsan onuruna yakışır iş, herkesin üretken olduğu, adil bir ücret alınan, iş yeri güvenliğinin sağlandığı, aileler için sosyal koruma imkanının bulunduğu, insanların daha fazla kişisel gelişim ve sosyal entegrasyon beklediği iş fırsatları anlamına geliyor. Beslenmemiz için ihtiyaç duyduğumuz temel besin ögelerinin kaynağı olan süt, aynı zamanda yüksek ekonomik değer yaratan, dolayısıyla toplumsal refaha yüksek oranda katkı sağlayan bir gıdadır."

Tezel, süt hayvancılığının da tarım sektöründe aylık düzenli gelir getiren bir kaynak ve yüksek finansal esnekliği olan bir yatırım olduğunu vurgulayarak, "Dolayısıyla sütün tüketiminin sağlığımıza olan faydalarının yanı sıra üretilmesi de çok önemli bir ekonomik faaliyettir. Süt sektörü, insana yakışır iş ve ekonomik büyüme konusunda en duyarlı sektörlerden biridir." değerlendirmesinde bulundu.

– "Süt hayvancılığıyla sürdürülebilir refahı yakalayabiliriz"

Tarık Tezel, tarımsal üretimin ve gıda üretiminin, sadece halkın beslenmesi için bir zorunluluk olmadığını belirterek, bu üretimin aynı zamanda sürdürülebilir refaha ulaşmak için bir gereklilik olduğunu kaydetti.

Süt üretiminin kalkınma için önemine işaret eden Tezel, "Doğru koşullarda süt hayvancılığı yapılarak daha iyi bir iş, daha iyi bir gelir arayışı için göç etmeye gerek kalmadan, insanın doğup büyüdüğü topraklarda sürdürülebilir bir refah seviyesini yakalayabileceği inancındayız." ifadesini kullandı.

Tezel, Türkiye'de çalışan nüfusun yüzde 18,9'unu oluşturan 5 milyon 400 bin kişinin tarımda, yüzde 19,7'sinin sanayide, yüzde 5,7'sinin inşaatta, yüzde 55,7'sinin ise hizmet sektöründe yer aldığını bildirdi.

Türkiye'de süt ve süt ürünleri sektöründe kamu otoritesince onaylı, kayıtlı ve denetimli 2 bin 294 işletmenin faaliyet gösterdiğini aktaran Tezel, şunları kaydetti:

"Sektörümüz, 500 bini aşkın çiftçi ve üreticiden temin ettiği çiğ sütü sağlıklı, ambalajlı, hijyenik içme sütü ve süt ürününe dönüştürüyor. TÜİK verilerine göre, Türkiye'de süt ürünleri imalatında 48 bin kişi çalışıyor. Süt sektörü, gerek sağladığı doğrudan istihdam ve gerekse tedarikçilerinden aldığı mal ve hizmetle yüz binlerce insanımıza geçim kapısı oluyor. Sektörümüzün ürünleri, yurt içinde 600 bin satış noktasında, yurt dışında da 88 ülkede tüketiciyle buluşuyor."

Sütçülüğün gıda güvenliğini olumlu yönde etkilemesini temin için kademeli olarak ev içi çiftçilikten aile çiftçiliğine ve çiftlik işletmelerine geçiş için strateji ve planlar oluşturmaları gerektiğini vurgulayan Tezel, "Sürdürülebilir süt hayvancılığı; süt üretimini, çiftlik verimlilik ve karlılığı ile insan ve hayvan refahını iyileştirirken, çiftliklerin karbon ayak izini de azaltacak sistemler oluşturmaktır." ifadesini kullandı.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?