MALATYA (AA) – EMRAH GÖKMEN/VOLKAN KAŞİK – Malatya’da, safkan Arap atlarının yetiştirildiği Sultansuyu Tarım İşletmesindeki aygır ve kısraklar, soğuk kış günlerinde, içinde keçi boynuzu pekmezi, kuru kayısı, yulaf ve mineraller bulunan özel menülerle besleniyor.
Akçadağ ilçesinde 27 bin dönüm araziye 1865’te “Çiftlik Hattı Hümayun” ismiyle kurulan, 1928’de “Sultansuyu Harası” adını alan işletmede, 152 yıldır atçılık alanında hizmet veriliyor.
Osmanlı Sarayı’nın ve ordunun ihtiyacını karşılamak amacıyla kurulan ancak daha sonra yarışlar için safkan Arap atı yetiştiriciliğine başlanan işletmede, hepsi birbirinden değerli şampiyon atlar yetiştiriliyor.
Toprak yapısı, bitki örtüsü, su kalitesi ve iklim şartları bakımından uygun alanda kurulan işletmede ırk özellikleri bozulmadan, kemik ve kas yapısı ile tırnakları sağlam, uysal, güzel görünüşlü, yaşama gücü yüksek özelliklerde yetiştirilen aygır, kısrak ve tayların yemek, bakım ve egzersizlerine özen gösteriliyor.
Özellikle kış aylarında havaların soğumasıyla daha da özen gösterilen işletmede, şampiyon at ve taylar için enerji değeri yüksek özel menüler hazırlanıyor. Yaz aylarında yonca, yulaf, arpa ve çeşitli minerallerle beslenen safkan Arap atlarının kış aylarındaki menülerine ise günde bir kez keçi boynuzu pekmezi ve kuru kayısı gibi besinler ekleniyor.
– “Atların her birine özenle bakılıyor”
Sultansuyu Tarım İşletmesi Müdürü Ahmet Hamdi Yücel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1865’te kurulan, 1915’te Hara, 1928’de de Sultansuyu Harası adını alan işletmenin 1984’ten bu yana ise Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) bünyesinde faaliyetlerini sürdürdüğünü söyledi.
İşletmenin safkan Arap atı yetiştirmede Türkiye’deki önemli merkezlerden olduğunu belirten Yücel, yarışlarda önemli dereceler elde eden, aralarından şampiyonların çıktığı safkan Arap atlarının her birine özenle bakıldığını ifade etti.
Harada yetiştirilen şampiyon kısrakların da geleceğin yıldız adaylarını dünyaya getirdiğini aktaran Yücel, bu nedenle işletmenin “ana kadroları”na gözleri gibi baktıklarını dile getirdi.
Yücel, atların bakımını büyük bir hassasiyete yaptıklarına işaret ederek şunları kaydetti:
“Gündüz atlar dışarıya alınır, tablaların temizliği yapılır. Temizlikten sonra önlerine kaba yemlerini veririz daha sonra özel hazırladığımız yiyecekleri veririz. Atlarımıza kış aylarında yulaf, arpanın yanı sıra çeşitli mineraller ve daha çok enerjiye ihtiyaçları olduğu için keçi boynuzu pekmezi gibi enerji veren yiyecekler veriyoruz. Ahırları için özel bir ısıtma söz konusu değil. Özellikle rüzgarlı havalarda tüm kapıları kapatarak ahırın soğumasını engelliyoruz.”
