Nauru’da kendini yakan mülteciler için Melbourne’de gösteri

MELBOURNE (AA) – Avustralya yönetimindeki Nauru gözaltı merkezinde kendini yakan mültecilerden İranlı Omid’in ölmesi, Somalili kadın mülteci Hodan Yasin’in de ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılması üzerine gözaltı merkezlerinin kapatılması için Melbourne’daki Göç ve Sınır Koruma Ofisi önünde gösterisi düzenlendi.

Victoria Mülteci Eylem Birliği (RAC) tarafından Melbourne’daki Göç ve Sınır Koruma Ofisi önünde düzenlenen gösteride, İranlı mülteci Omid Masoumali’nin anısına oluşturulan alana çiçek bırakıldı. Burada yapılan konuşmalarda Avustralya hükümetinin uyguladığı sert göç politikaları yüzünden mültecilerin kendilerine zarar verdikleri ifade edildi.

Victoria Mülteci Eylem Birliğinden Lucy Honan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, iki sığınmacının kendini yakması ile yeniden gündeme gelen Nauru gözaltı merkezindeki son durumu anlattı.

Honan, “Nauru şu anda eriyip gidiyor, intihar teşebbüsleri arttı, umutsuzluk arttı, protestoların sürekliliği çok önemli, insanlar dayanışma, birlik ve beraberlik içinde ayakta durmaya çalışıyorlar, dünyada ve Avustralya’daki insanlara onlar için mücadele etmeleri çağrısında bulunuyorlar. Ümit etmeliyiz ki devam eden zor şartlarda güçlü durmaya çalışıyorlar, onların ümitleri varsa bizim de var. Mücadeleye devam edebilirler, edebiliriz. Bir gün bu gözaltı merkezlerini kapatacağız, dilerim o gün çok yakındır.” dedi.

Avustralya Göç Bakanı Peter Dutton’un sığınmacı ve mültecilerin Nauru gözaltı merkezindeki şartlardan şikayetleri bulunduğu yönündeki açıklamalarının doğru olmadığını belirten Honan “Kampın dışındakiler toplum içinde sürekli fiziksel tacize uğruyorlar. Okullar uygun değil, çocuklar okullarda taciz ediliyor. Gözaltı merkezinin içinde ve dışında sığınmacı ve mültecilerden her iki gruptan da insanların kendilerine zarar verme sayısı o kadar fazla ki o sistemde yaşayan mülteciler çok kötü bir şekilde etkileniyorlar.” diye konuştu.

Dutton’un, Nauru’da yeteri kadar yer bulunduğunu ifade ederek, Manus Adası’ndaki 850 erkek mülteci ve sığınmacıyı Nauru’ya gönderme sinyalleri vermesini de değerlendiren Honan, bunun hem politik ve mantıksal anlamda mümkün olmadığını söyledi.

Honan, “İnsanları bir cehennem çukurundan alıp diğerine koymak işe yaramayacak. Nauru’da sosyal yıkım çok bariz bir şekilde ortada, bu kabul edilemez, mültecilerin acilen Avustralya’ya getirilmeleri gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

– “Bu insanlardan Avustralya sorumlu”

Nauru Manus Adası gözaltı merkezlerinde tutulan mülteci ve sığınmacıların Avustralya’nın sorumluluğu altında olduğunu vurgulayan Honan, “Pasifik’te ve dünyanın başka yerindeki ülkelerin bunlardan sorumlu olduğunu düşünüyorlarsa hayal dünyasındalar, bu insanlardan Avustralya sorumlu. Bunlar Avustralya’ya sığınmak için geldiler, Avustralya’nın o insanların her birini alıp yerleştirme imkanı var, acilen yapmaları gereken şey de bu” dedi.

Avustralya’ya teknelerle gelenlerin yakalanarak gönderildiği Manus ve Nauru Adası gözaltı merkezinde tutulan yaklaşık 2 bin mülteci ve sığınmacıyı ülkeye kesinlikle kabul etmeyeceğini açıklayan Avustralya, merkezlerde kalanları bölge ülkelerine göndermeye çalışıyor.

Önceki hafta Papua Yeni Gine Yüksek Mahkemesi’nin, Manus Adası gözaltı merkezini yasalara aykırı bularak kapatılmasını istemesi üzerine Avustralya’nın mülteci krizi yeni bir boyut kazandı.

Avustralya, Manus Adası’ndaki 850 kişiyi nereye nakledeceğini henüz bulamamışken, Nauru’da kalan iki mülteci kendini ateşe verdi.

Manus Adası gözaltı merkezinde tutulan sığınmacı ve mültecilerin dün Avustralya’yı mahkemeye vermesinin ardından bugün de Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR), Manus ve Nauru gözaltı merkezlerinde tutulanların bir an önce “insani koşulların” olduğu bir yere tahliye edilmesini istedi.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?