"Mezhep ayrımcılığı, İran'daki Sünnilerin yaşadığı yoksulluğun önemli sebebi"

İSTANBUL (AA) – İran'ın önde gelen Sünni din adamlarından Mevlevi Abdulhamid İsmailzehi, Sünni nüfusun çoğunlukta olduğu Sistan-Belucistan gibi eyaletlerdeki yoksulluk ve mahrumiyetin en önemli nedenlerinden birinin, ülkede işe alımlarda uygulanan “mezhebi ayrımcılık ” olduğunu söyledi.

Zahidan kenti Cuma İmamı İsmailzehi, İran'daki Sünni toplumun yaşantısı ve karşılaştıkları zorluklarla ilgili AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

İran vatandaşları olarak ülkede daha çok üretime katılmak ve idari alanda katkı sunmak istediklerini belirten İsmailzehi, “Nüfusun çoğunluğunu Sünnilerin oluşturduğu eyalet ve kentlerde, istihdam alanında ayrımcılığa maruz kalıyoruz. Sünniler olarak bu ayrımcılığın ortadan kaldırılması için çaba gösteriyoruz. Çünkü, yoksulluk, mahrumiyet, sefalet, cehalet ve diğer sıkıntılarımızın önemli sebebi bu ayrımcılık. Sünni toplum bu sorunlardan çok ızdırap çekiyor. ” dedi.

İsmailzehi, Sünnilerin azınlıkta olduğu büyük kentlerde de ise mezhebi alanda özgürlük kısıtlamasıyla karşı karşıya olduklarını dile getirdi.

İran'da var olan “mezhebi taassup ” ve Şii-Sünni gerginliği nedeniyle taleplerine karşılık bulamadıklarını kaydeden İsmailzehi, “Elinde güç bulunduran bazı Şii kardeşlerimiz, maalesef anayasaya aykırı olarak keyfi baskılar uyguluyorlar. ” diye konuştu.

İsmailzehi, yaşadıkları bölgelerin idaresinde söz sahibi olmak istediklerini, ancak taleplerinin karşılanmadığını vurgularken, “Örneğin, Beluçlar, Sistan-Belucistan eyalet nüfusunun yüzde 70'ini oluşturmasına rağmen, idari anlamdaki etkileri çok sönük. ” ifadesini kullandı.

Arzu ettikleri haklara kavuşabilmek için yetkililerden, ülkenin anayasasını tekrar gözden geçirme talebinde bulunduklarını aktaran İsmailzehi, “Dünyanın her tarafında anayasalar gözden geçirilebilir. Ancak, anayasayı gözden geçirmek istemiyorlarsa en azından var olan haklarımızı versinler ki sorunlarımızın bir kısmı giderilsin. ” dedi.

– “İran Sünnilerinin hak talepleri toplum ve yetkililer tarafından soğuk karşılanıyor “

“İran'daki Sünniler ile Suudi Arabistan'da yaşayan Şiilerin hayat şartlarını nasıl kıyaslıyorsunuz? ” sorusu üzerine İsmailzehi, Suudi Arabistan'daki Şiilerin daha geniş haklara sahip olduğu görüşünü dile getirdi. İranlı Sünni alim, bu düşüncesini şöyle açıkladı:

“Suudi Arabistan'daki iş başvurularında mezhep sorusu bulunmuyor. Onlarda işe alınmak için Suud vatandaşı olmak yeterli, ancak bizdeki formlarda mezhebimizin ne olduğu soruluyor. Riyad'daki Şiiler, kendilerine ait cuma namazı camisine sahip. Bakanlıklarda görev alanlar var. Yoğun olarak yaşadıkları bölgede kendi hakimleri var ve ekonomik olarak yetki sahibidirler. Buna karşın İran Sünnilerinin, sahip oldukları hak talepleri toplum ve yetkililer tarafından soğuk karşılanıyor. ”

İsmailzehi, çoğunluğu Hanefi ve Şafii olan İran Sünnilerinin, ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 20'sini oluşturduğunu ve büyük ölçüde sınır bölgelerinde yaşadığını söyledi. Tahran'da yaklaşık bir milyon Sünni'nin yaşadığını belirten İsmailzehi, “Az veya çok, Sünniler İran'ın tüm kentlerinde var. ” dedi.

Ortadoğu'da yaşanan “tehlikeli ” sorunların temelinde de “ayrımcılık ve eşitsizlik ” olduğuna dikkat çeken İsmailzehi, “Türkiye, İran ve Arabistan, Ortadoğu'da önemli bir etkiye sahip. Bu üç ülke birlik olabilseydi, bölgedeki sorunlar çözülür ve çatışmalar yaşanmazdı. ” ifadelerini kullandı.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?