Memleket Partisi Genel Başkan Vekili Usluer, partinin kuruluş amaçlarını ve hedeflerini anlattı:

ANKARA (AA) – BARIŞ GÜNDOĞAN – Memleket Partisi Genel Başkan Vekili Gaye Usluer, "Belli ittifaklardan medet uman değil, önce kendi öz varlığını kabul ettirmeye çalışan bir siyasal oluşumuz. Bizimle ilklerimiz, ideolojimiz doğrultusunda birlikte olacak herkese kapımız açık." dedi.

Usluer, AA muhabirine, partiyi 18 Mayıs'ta kurduklarını ve kuruldukları gün 41 ilde örgütlenmelerinin olduğunu hatırlattı.

Şu anda 51 ilde örgütlü duruma geldiklerini aktaran Usluer, "Aslında bu sayı 60'a çıkabilecek doğrultuda, şu anda öyle görünüyor. Örgütlendiğimiz illerin her birinin ilçelerinde üçte bir oranında örgütlüyüz." ifadesini kullandı.

İlçelerde örgütlenmenin önemli olduğuna işaret eden Usluer, şunları kaydetti:

"Temmuz ayında bir takvim doğrultusunda ilçe kongrelerimizi yapacağız. Yasal olarak da örgütlenilen illerde üçte bir oranında ilçelerde örgütlü olmak gerekiyor. Temmuz ayında ilçe, ağustosta da il kongrelerimizi yapacağız. Şu anda takvimde bir sorun görünmüyor. Eğer ilçe ve il kongrelerimizi belirlediğimiz tarihlerde gerçekleştirebilirsek 29 Ağustos'ta tüm örgütlendiğimiz illere sandık kurulacak ve üyelerin tamamının katılımı ile tüzüğümüze göre genel başkan adayı belirlenecek. Burada genel başkan adayı olmak isteyenler, aday adayları başvuruda bulunacaklar ve 29 Ağustos'ta tüm üyelerin katılımı ile aday belirlenecek. 18 Eylül'de de büyük kurultayımızı yapacağız."

– "Bize ihtiyaç vardı"

"Partiyi neden kurduk?" noktasında bir tereddütlerinin olmadığını dile getiren Usluer, "Çünkü Türkiye'de bir ihtiyaç vardı." görüşünü paylaştı.

Partilerine neden ihtiyaç olduğu konusunda da değerlendirmelerde bulunan Usluer, sözlerini şöyle sürdürdü:

"2017 referandumu ile hayata geçirdiği anayasanın zorlaması ile AKP iki partili bir sisteme geçmek istedi. Şu anda sanki Türkiye'de ikiden çok parti varmış gibi görünüyorsa da aslında fiilen bütün muhalefet partileri bu ikili sistemi kabul etmiş durumda. Muhalefet partileri özenli bir şekilde kendi ideolojilerini tanımlamak yerine ittifaka zarar vermemek üzerine adımlar atıyor. Yani adeta 'İttifak 1', 'İttifak 2' diye iki parti oluştu. Bu da seçmende bir olumsuzluk yarattı. Neden? Bir büyük kitle, seçmen kitlesi, her partinin çekirdek seçmeni ideolojiler üzerinden oy veriyor partisine. Tabii ki ikiye bölününce İttifak 1'e Cumhur İttifakı diyecek olursak oradaki iki partinin yakınlığı çok yüksek. Cumhur İttifakı'ndaki partileri birbiriyle harmanlayabilirsiniz çok kolay bir şekilde. Ancak İttifak 2'deki partilere baktığımızda 5 benzemez bir arada. Üstelik bu 5 benzemez dediğimiz partiler zamanında birbirleri için hiç kabul edilmeyecek sözler etmişler, birbirlerine tamamen aykırı doğrultuda çalışmalar yapmışlar. 5 benzemezin bir araya gelmesi, ideolojik temelli seçmende bir olumluluk yaratmadı. Her ne kadar anket şirketleri bağlı oldukları şekilde, onları rahatsız etmeyecek şekilde açıklamalar yapmaya çalışıyorlarsa da tüm anketlerdeki ortak özellik yüzde 20'lik bir kararsız seçmen olduğu."

Bu kararsız seçmenin tamamını AK Parti'den kopan seçmen olarak görmenin yanlış olacağına vurgu yapan Usluer, bunların önemli bir bölümünün de kendi oy verdiği partiyle ilgili kaygısı bulunan seçmen olduğunu söyledi.

Bu seçmenlerin, "Benim oy verdiğim partinin ideolojisi belirsizleşmişse veya birbirinden ideolojik olarak tamamen aykırı durumdaki partiler ortaklaşmışsa ben niye bunlara oy veriyorum" dediğini savunan Usluer, "Bu denli bir ortaklaşma gelecekte karşımıza nasıl bir sonuç getirebilir, seçmen sandığa gitmez, oy vermez. Bu yüzde 20'lik seçmen aslında bunu gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.

Bazı anket şirketlerinin de "Zaten Türkiye'de sandığa gitme oranı yüzde 85, bu yüzde 20'nin yüzde 15'i zaten sandığa gitmeyen" dediğini aktaran Usluer, bunun yanlış olduğunu, anket firmalarının bunun ayrımını çok rahat yapabileceğini dile getirdi.

Burada seçmene ayrı bir soru sorulduğu takdirde öyle olmadığının görüleceğini belirten Usluer, şöyle devam etti:

"Esasında mevcut gerçek, seçmenin bu mutlak ittifak durumundan rahatsız olduğudur. Bu anlamda biz Memleket Partisi olarak 'ne cumhur ne millet' derken, esasında bir ideolojik tanımlama yapmaya çalıştık. Tabii ki günün sonu ittifakları zorunlu kılarsa seçim zamanı ittifak yapılabilir. Biz eğer bir ittifakın yanında yer alacaksak, yer alacağımız yer Cumhur İttifakı değildir, Millet İttifakı'dır. Ama şu anda henüz seçim yokken, seçim tarihi belirlenmemişken, tüm argümanların ittifaklar üzerinden yapılması ve bizim de bağımsız olarak seçmenin karşısına çıkmış olmamız, seçmende ciddi bir olumluluk yarattı. Bu anlamda 'iyi ki partiyi kurmuşuz' diyoruz."

– "Adeta miting coşkusu var"

Memleket Partisi Genel Başkan Vekili Usluer, 18 Mayıs'ta partiyi kurduklarını, 19 Mayıs'ta ise Samsun'a gittiklerini anımsatarak, ilk il binalarını İstanbul'da açtıklarını bildirdi.

Usluer, "Her gün bir il binamızı açıyoruz ve adeta miting coşkusu var. Benim kişisel ve gerçekten bitaraf olarak gözlemim, henüz bir seçim sürecinde olmamamıza rağmen, belirlenmiş bir seçim tarihi olmamasına rağmen gittiğimiz illerde gördüğümüz, halkın beklentisinin ne yönde olduğu. Sayın Muharrem İnce'nin 2018 seçimlerindeki pırıltısının hala yerinde duruyor olması. Özellikle Z kuşağından, başı örtülü ya da başı açık kadınlardan çok büyük bir ilgi var." diye konuştu.

Memleket Partisinin, CHP'nin oylarını böleceği iddialarını da değerlendiren Usluer, şu görüşleri paylaştı:

"Herkesin oyunu bölebiliriz. Yeni bir parti kurulduğunda o parti herkesten oy alabilir. Eğer CHP, bir ideolojik tanımlama yapamıyorsa ve o ideolojik tanımlamayı bizde bulursa seçmen şüphesiz bize oy verecektir. CHP seçmeni nezdinde söylüyorum, MHP bölündü İYİ Parti kuruldu, herkes alkışlıyor. AK Parti'den ayrılan veya ona benzeyen ideolojide partiler kurulurken insanlar alkışlıyor, destek veriyor. Sonuçta 'İttifak 1', 'İttifak 2' diye ikiye bölünmüş bir sistemde, bizim dışımızda hiç kimsenin oyların bölüneceğine dair bir kaygısı olmaması lazım. Muhalefet ittifakı, AKP'nin oylarının düşüşüne seviniyor ama burada esas sevinilecek olay, muhalefet tarafının oylarının büyümesidir. Senin oyların da düşüyorken, bir kere 'ben oylarımı niye yükseltemiyorum' kaygısının duyulması lazım. Demek ki seçmen başka bir seçenek istiyor ve biz o seçeneği tamamlamak üzere kurulduk. Üstelik rekabet iyi bir şeydir. Her partinin alternatifi olacak benzer ideolojide partilerin olması, var olan partinin kendisine çekidüzen vermesi için de bir fırsattır. Bu nedenle 'böldü, bölecek' gibi şeyler bilinçli olarak ortaya atılan, bizim meşruiyetimizle ilgili sorgulama çabası yaratmaktan öte bir şey değil. Herkesin alternatifi olabilir, olmalıdır."

– "Yeni isimler olacak"

Yakın bir zamanda erken seçim görülmediğini de vurgulayan Usluer, iktidarın seçim yasası üzerinde değişikliğe gitmek istediğini aktardı.

Gaye Usluer, "Bir seçim yasası değişikliği durumunda, temmuz ya da ekime kaldığını düşünelim, seçimin en az bir yıl sonra olacağını düşünecek olursak, bir yıl içerisinde iyi çalışan kazanır." ifadesini kullandı.

Henüz kuruluşunun üzerinden bir ay geçmiş bir siyasi parti olmalarına rağmen bazı anket şirketlerinde yüzde 2 civarında oy oranlarının gösterildiğini hatırlatan Usluer, bir yıl önce kurulan siyasi partilerle aynı oy oranında gösterilmelerinin ilerisi için umut ışığı olduğunu kaydetti.

Yeni isimlerin katılımlarının süreceğini de bildiren Usluer, "Bizim için kritik tarih 18 Eylül. Yani kurultay. Tabii ki yeni isimler olacak. Belli ittifaklardan medet uman değil, önce kendi öz varlığını kabul ettirmeye çalışan bir siyasal oluşumuz. Bizimle ilklerimiz, ideolojimiz doğrultusunda birlikte olacak herkese kapımız açık." açıklamasında bulundu.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?