Hayatları “mola evi” ile değişti

ANTALYA (AA) – HATİCE ÖZDEMİR TOSUN – Antalya Büyükşehir Belediyesinin yaşamlarını engelli ve otizmli çocuklarına adayan ailelere yönelik kurduğu mola evleri hem anne ve babalara nefes aldırıyor hem de eğlenceli ve eğitici etkinliklerle çocukların kişisel gelişimine katkıda bulunuyor.

Projeyi AA muhabirine anlatan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in eşi Ebru Türel, mola evlerinin engelli ve otizmli çocuklara huzurlu, güvenli, keyifli, steril bir ortam, ailelerine de kendilerine zaman ayırma imkanı sunduğunu söyledi.

Engelli bireyler ve aileleriyle sık sık bir araya geldiğini ve onların ihtiyaçlarını yakından gözlemleyebildiğini belirten Türel, bu ailelerin, 24 saat çocukları ile birlikte yaşamak zorunda kaldıklarını kaydetti. Çocuklarından bağımsız bir hayat sürdüremediklerini, çocuklarını en yakın akrabalarına bile bırakamadıklarını dile getiren Türel, “Engelli ve otizmli ailelerimize bir mola verdirebilmek, nefes aldırabilmek, günlük ihtiyaçlarını karşılayabilmelerine yardımcı olmak ve çocuklarını güvenli bir yere emanet edebilmelerini sağlamak amacıyla mola evleri projesini hayata geçirdik. ” dedi.

Bazı insanlara göre arkadaşı ile kahve içmeye gitmek, alışverişe çıkmak, doktora gitmek gibi ihtiyaçların engelli bireye sahip aileler için çok güç olduğunu ifade eden Türel, mola evlerinin bir ihtiyaçtan doğduğunu kaydetti.

Milli Eğitim Müdürlüğü ile bir protokol imzalayarak müsait olan okulların bahçelerine inşa edilen mola evlerinin şu anda 3 noktada hizmet verdiğini belirten Türel, buralarda 2 çocuk eğiticisi, bir hemşire, bir bakım personeli, bir temizlik personeli, bir büro elemanı, bir şoför ve bir hostes olmak üzere toplam 24 personelin görev yaptığını belirtti. Türel, “Yaklaşık 6 ayda 2 bin 522 çocuk ya da gencimizin ve ailelerinin hayatlarına dokunduk. ” diye konuştu.

Hizmetin ücretsiz olarak verildiğini ve talep eden ailelerin evlerinden çocuklarının alındığını aktaran Türel, ailelerin güvenli bir şekilde çocuklarını Mola Evlerine bırakıp, kendi ihtiyaçlarını giderebildiklerini, sosyal aktivitelerini gerçekleştirebildiklerini anlattı. Türel, çocukların da uzmanlar eşliğinde eğitici ve eğlendirici etkinliklere katıldığını bildirdi.

Projenin Türkiye'de ilk olduğuna işaret eden Türel, çeşitli sivil toplum kuruluşlarından da ödül aldıklarını kaydetti. Türel, projeyi daha da yaygınlaştıracaklarını, bu hizmeti ilçelerde de uygulayacaklarını belirtti.

– “Hem oğlumun hem benim hayatımı değiştirdi ”

Antalya'da 2 yaşındayken konuşulanlara tepki vermemesi üzerine duymadığı düşüncesiyle doktora götürülen ancak hastane koridorlarında geçen bir ayın sonunda hiperaktif atipik otizm teşhisi konulan 8 yaşındaki Ömer Faruk Kaymakçı, annesi ev hanımı Şennur Kaymakçı ile babası kargo firmasında kurye olarak çalışan Uğur Kaymakçı da Mola Evi'nin hayatlarını değiştirdiğini düşünen ailelerden.

Kulak, burun, boğaz bölümünden nöroloji ve çocuk psikiyatrisine kadar uzanan yaklaşık bir aylık kontroller neticesinde oğullarının hiperaktif atipik otizm olduğunu öğrenen aile, yaklaşık 6 yıldır oğullarıyla uyumlu bir hayat yaşamaya çalışıyor.

Hayatlarını oğullarına adayan çift, hızlı düşünen, hızlı hareket eden oğulları için hayatı hızlı yaşamayı öğrendi. Ömer Faruk'u hayatın içine sokabilmek için kendilerinin de oğulları ile eğitim aldıklarını ifade eden anne Şennur Kaymakçı, hızlı konuşmaya başlayarak oğulları ile daha iyi iletişim kurmayı başardıklarını söyledi.

Oğullarının 4 yaşında okumayı, 5,5 yaşında yazmayı öğrendiğini anlatan annesi Şennur Kaymakçı, “6 yaşında da konuşmaya başladı. Eşimle yemek yiyorduk, ben de Ömer Faruk'u yediriyordum, o sırada bana bakıp, 'Anne iyidir' dedi. Çok müthiş bir şeydi. Ben bu cümleyi çuvala benzetiyorum, içine her şeyi koyabilirsiniz, 'Seni seviyorumu' koyabilirsiniz, daha birçok cümleyi yerleştirebilirsiniz. ” diye konuştu.

Oğlunun ev işlerinde kendisine yardımcı olduğunu dile getiren Kaymakçı, evi süpürdüğünü, salatayı yaptığını, yemek yaparken de yardım ettiğini, babasıyla da oyun oynamayı çok sevdiğini belirtti.

Oğullarının rehabilitasyon merkezindeki okula gittiğini ve bu yıl ikinci sınıfta olduğunu söyleyen Kaymakçı, özel eğitim de aldığını aktardı.

En önemli katkıyı ise mola evinden gördüklerine işaret eden Kaymakçı, oğlunun uzmanlar eşliğinde özel eğitime tabi tutulduğunu bildirdi.

Oğlunun haftanın belli günleri Falez Mola Evi'ne gittiğini, kendisinin de bu sürede başka işlerine zaman ayırabildiğini anlatan Kaymakçı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Mola evi, hem oğlumun hem de benim hayatımı değiştirdi. 3-4 gidişimizin ardından oğlumda ciddi değişimler oldu. Oğlumu muayeneye götürdüğümüzde en az 5 kişinin yardımına ihtiyaç duyardık. Onu tutabilmek için odayı kilitlemek zorunda kalırdık. Şimdi çok güzel muayeneye gidiyor, kendisi sedyenin üzerine çıkıyor, karnını açıyor, sırtını dinlettiriyor. Bunları daha önce yapmak mümkün değildi. ”

Oğlunun mola evine gitmek için sabırsızlandığını dile getiren Kaymakçı, oradaki ilgiden, eğitimden oldukça memnun olduklarını kaydetti.

– “7 yıl aradan sonra ilk kez kuaföre gittim ”

Oğlu ile iç içe bir hayat yaşadıklarını ve ondan bağımsız hareket edemediğini söyleyen Şennur Kaymakçı, bu nedenle de kendisine vakit ayırmayı unuttuğunu aktardı. Mola evi sayesinde nefes almaya başladığını ifade eden Kaymakçı, “Oğlumu oraya bırakıp, kendime vakit ayırabiliyorum. Kuaföre gitmeyi özlemiştim, saçımı eşim evde kesiyordu. 7 yıl aradan sonra ilk kez kuaföre gittim, manikür yaptırdım. Bunlar benim için düne kadar imkansızdı. ” diye konuştu.

Spor yapmaya da başladığını söyleyen Kaymakçı, “Mola evi bize iyi geldi. ” ifadesini kullandı.

Babası Uğur Kaymakçı da oğulları ile hayat mücadelesi vermenin zor ama eğlenceli olduğunu söyledi.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?