Engelleri “dört nala” aşıyorlar

BURSA (AA) – CEM ŞAN – Uludağ Üniversitesi (UÜ) Mennan Pasinli Meslek Yüksekokulu ile Atlı Spor Topluluğunun hayata geçirdiği “Engelsiz Yarınlara Dört Nala” projesine katılan spastik çocuklar, engellerini ata binerek aşmaya çalışıyor.

Dr. Ayten Bozkaya Spastik Çocuklar Hastanesi ve Rehabilitasyon Merkezi’nde tedavi gören çocuklara, “Engelsiz Yarınlara Dört Nala” projesiyle moral ve motivasyon kazandırılıyor.

UÜ Görükle Yerleşkesi’ndeki yüksekokula aileleriyle gelen, yaşları 3,5 ile 8 arasında değişen spastik çocukları, Atlı Spor Topluluğu gönüllüleri karşılıyor.

Üniversite öğrencileriyle ahıra girip atları seven çocuklar, daha sonra bahçede kahvaltı yapıyor. Spastik çocuklar, kahvaltının ardından ata binerek eğlenceli vakit geçiriyor.

Hastanenin Başhekim Yardımcısı Dr. Ayşe Oğuz Ayarcı, AA muhabirine, özellikle serebral palsi (beyin felci) hastalığı olan çocukların, verilen fizik tedaviye ek olarak rehabilitasyonları açısından bu projeye çok önem verdiklerini söyledi.

Projeyi yürüten ve sürdürenlere teşekkür eden Ayarcı, “Buradaki terapi çocukların kas, baş-gövde ve denge koordinasyonlarını sağlamaları açısından önemli. Daha da önem verdiğimiz konu, bu çocuklarımızın moral ve motivasyonları. Buraya geldikleri süre içinde hastanede verdiğimiz tedaviye daha iyi uyum sağlıyorlar. Moral ve motivasyonları daha yüksek oluyor.” dedi.

– “Ailelerden bize çok güzel geri dönüşler oluyor”

Birçok engelli çocuk ve ailesinin projeye katılmak istediğini vurgulayan Ayarcı, şöyle devam etti:

“Ancak 12 kişiyi alabildik. Çok güzel bir proje. Ailelerden bize çok güzel geri dönüşler oluyor. Çocukların hepsi gelmek istiyor ancak biz çocukları özenle seçiyoruz. Çünkü at binmede belirli bir koordinasyonu olmayan çocuğu aldığınız zaman sıkıntılar yaşanabiliyor. O yüzden ilaç kullanmayan, epileptik nöbeti olmayan, at binmeye ve terapiye uygun hastaları seçiyoruz. Bunun sadece proje olarak kalmasını istemiyoruz. Bu çocukların rehabilitasyonu için alternatif yeni bir tedavi ve terapi olduğunu düşünüyorum.”

Ailelerin de çocukları kadar heyecanlı olduğunu belirten Ayarcı, “Hastanede, klinikte gezerken beni çevirip ‘Ayşe abla niye biz gitmiyoruz? Niye bizi seçmedin?’ diye soruyorlar. Burada annelerimiz için de güzel bir terapi oluyor. Annelerin de sosyal hayata katılmaya, dışarıya çıkmaya çok ihtiyaçları var.” ifadelerini kullandı.

Mennan Pasinli Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Ümit Polat da Atlı Spor Topluluğu ile gerçekleştirdikleri projeye çok önem verdiklerini bildirdi.

Engelli çocukların sosyal hayatlarına katkıda bulunmaya çalıştıklarını anlatan Polat, “Bunu bir nebze başarabiliyorsak ne mutlu bize. Atlı Spor Topluluğu, bu projeyi özveriyle gerçekleştiriyor. Bu, aynı zamanda üniversitenin yüz akı projelerinden biri. Bütün insanlara atı tanıtmak ve onların ata dokunmasını sağlamak en büyük amacımız. İmkanlar el verdiği sürece bu gibi projeler gelişerek devam edecek.” diye konuştu.

– “Moral açısından çok faydası oluyor”

Atlı Spor Topluluğu Başkanı, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü 2. sınıf öğrencisi Funda Kargın, topluluğun 1996’da kurulduğunu söyledi.

Kargın, 2007’den beri engelli çocuklarla yönelik projeler gerçekleştirdiklerini ifade ederek, “O çocukların hastane ortamından kopup hayatın içinde olmalarını sağlıyoruz. Onlarla iletişim kurmaya çalışıyoruz. Toplulukta 140 öğrenci var. Projeye de 30-35 gönüllü arkadaşımızla devam ediyoruz.” dedi.

Kayseri’de yaşayan ve çocuğunun tedavisi için Bursa’ya gelen Havva Çetin de 11 yaşındaki kızı Ayşegül’ün belirli dönemlerde hastanede kaldığını belirtti.

Atla terapiye ikinci kez katıldıklarını dile getiren Çetin, “Kızımdan çok memnunum. Buraya severek geliyor. Hayvanlarla diyaloğu daha iyi oldu. Hastanenin de böyle projelere bizi dahil etmesinden çok mutluyum. Çocuklar hastanede bir hafta fizik tedavi görüyor. 1, 2 saat de olsa dışarı çıkıp sosyal yaşama girdiklerinde çok mutlu oluyorlar. Moral açısından onlara çok faydası oluyor. Ayşegül ‘Melek’ isimli attan ayrılamıyor.” ifadelerini kullandı.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?