Dijital dönüşümde hedef 192 milyar dolar

BURSA (AA) – CEM ŞAN – Amerika merkezli uluslararası ağ teknolojileri şirketi Cisco Systems’in Türkiye Genel Müdürü Cenk Kıvılcım, dijital dönüşümde verimlilik ve yeni iş imkanları açısından 10 yılda 19 trilyon dolar gelir öngörüldüğünü belirterek, “Türkiye olarak bunun 192 milyar dolarını almayı bekliyoruz.” dedi.

Kıvılcım, bir program kapsamında geldiği Bursa’da, AA muhabirinin sorularını yanıtladı. Yaptıkları araştırmaların, kullanıcıların kendilerine özel veya kişiselleştirilmiş ürün beklentisinin olduğunu ifade eden Kıvılcım, bu durumun üreticilerin önünde hem tehdit hem de fırsat olduğunu dile getirdi. Kıvılcım, 2020 yılında toplamda 50 milyar nesnenin internete veya ağa bağlanacağını, bu açıdan bakıldığında inanılmaz gelişmelerin olacağını söyledi.

Cenk Kıvılcım, internete veya ağa bağlandığında 50 milyar nesnenin kullanıcılardan olabildiğince bilgi toplayacağını belirterek, “Nesneler, kullanıcıların beklentilerini veya tarzlarını algılayarak bu bilgileri merkezde toplayacak. Bu verilerle ürünlerin kalitesi, özellikleri ve kullanıcının beklentisi geliştirilebilir. Bu yüzden 50 milyar cihazın bağlanması çok önemli. Yaratacağı değer daha da önemli.” dedi.

Dijitalleşmenin kaçınılması imkansız yeni bir devrim olduğunu ifade eden Kıvılcım, “Dijitalleşmeyi bir dalga gibi düşünün, ya bu dalganın üstünde sörf yapacağız ya da bu dalganın altında kalacağız. Türkiye olarak bu konuda çok iyi pozisyon almamız lazım. Dijital dönüşümün önümüzdeki 10 yıl içinde toplamda 19 trilyon dolar gelir getirmesi bekleniyor. Türkiye olarak 192 milyar dolarını almayı bekliyoruz. Bu da yaklaşık yüzde 1’i ediyor. Şu anda dünya gelirinden aldığımız pay da bu. Bizim bu oranı daha yukarılara çekmemiz lazım.” diye konuştu.

– “Restoranda ilk soru menüden ziyade Wi-Fi şifresi”

Türkiye’nin son zamanlarda fiber ve mobil alanda çok büyük yatırımlar yapmaya başladığına dikkati çeken Kıvılcım, şöyle devam etti:

“Dünyada yeni bir trend var. Her haneye 1 GigaBit bağlantı verme. Bu da daha fazla fiber hatlar kurmamızı, Wi-Fi teknolojilerine geçmemizi gerektiriyor. Artık gittiğimiz bir restoranda ilk soru menüden ziyade Wi-Fi şifresi oluyor. Bu tür altyapılar çok önemli. Bununla beraber üst yapı dediğimiz aplikasyon yani uygulamalara da odaklanmamız lazım. Altyapının bir diğer tarafı da kalifiye eleman. Bu konuda da çok çalışma yapmamız lazım. Sistem, ağ ve yazılım mühendisliği konusunda da üniversiteler kendilerini yenilemeli ve geliştirmeli. Amerika’daki Silikon Vadisi’nde yeni bir tehdit ortaya çıktı. İşe alınan mühendisler uzmanlaşmaları istenilen alanlarda en az iki yıl eğitiliyor. Firmalar artık ‘üniversite mezunu mu alsak yoksa lise mezunu birisini alıp o eğitimleri verip istediğimiz gibi mi yetiştirsek’ diye düşünmeye başladı. Üniversitelerle özel sektörün bir araya gelerek bunu konuşması lazım. Dijital devrim de bu fırsatı yaratacak.”

– Su, enerji ve verimlilikte beklentiler

Kıvılcım, dijital dönüşümün bütün sektörleri etkilediğini, akıllı saatlerden sonra artık akıllı kıyafetlerden bahsedildiğini belirterek, bunların yeni fırsatlar ve iş alanları yarattığını söyledi.

Sektörel olarak bir an önce odaklanılması gerektiğine işaret eden Kıvılcım, şunları kaydetti:

“Öncelikle hangi sektörlerde kuvvetliysek o sektörlerde bu dijital dönüşümün haritasını, özel sektör kamu kurumları ve üniversiteyle beraber çıkarmamız lazım. Dijital dönüşümde 10 sene içinde verimlilik ve yeni iş imkanları anlamında 19 trilyon dolar gelir bekleniyor. Örneğin, sulama sistemini sensörle gerçekleştirdiğinizde o sensör toprağın nemini ölçüp sulamaya ihtiyaç olup olmadığını tespit ediyor. Bir adım ötesinde ise hava durumunu öğrenerek 1 saat sonra yağmur yağacaksa o toprak kuru olsa bile sulama sistemi açılmaz. Bu şekilde suda yüzde 50, enerjide yüzde 30, verimlilikte ise yüzde 30 civarında beklentimiz var. Bunun ekonomisini hesapladığımız zaman Türkiye için 10 yılda 192 milyar dolar fırsattan bahsediyoruz.”

Dijital dönüşümün bütün sektörleri etkileyeceğine vurgu yapan Kıvılcım, “Rekabetçi olmamızı gerektiren sektörler var. Önder olduğumuz sektörlerde de başka rakipler bizi zorlayabilir. O sebeple çok güzel stratejiler belirlemezsek bu ‘Endüstri 4.0’ devrimi veya dijital dönüşümü kaçırırsak ekonomimiz yine daha çok ürün ithal eden ama ihraç edemeyen bir noktaya gelir.” dedi.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?