CHP’nin Berberoğlu’nun tutuklanmasına tepki yürüyüşü

ANKARA (AA) – CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, “Sayın Başbakan, Genel Başkanımız için ‘Yürüyor, kendisine eziyet ediyor’ diyor. Lafa bakın. Biz en fazla kendimize eziyet ederiz. Biz sizin gibi millete eziyet etmeyiz.” dedi.

Tezcan, CHP’nin, İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasına tepki yürüyüşü sırasında Kahramankazan ilçesi Saray Mahallesi’nde verilen molada gazetecilere açıklamada bulundu.

Yürüyüşün ikinci gününde olduklarını hatırlatan Tezcan, “Türkiye’nin her yerinden adalet istemi güçlü bir şekilde yükseliyor.” dedi.

Bu durumun adalete ihtiyacı olanları mutlu ederken, zorbalığın temsilcisi olan iktidar sahiplerini ve onların iştirakçilerini rahatsız ettiğini savunan Tezcan, şöyle devam etti:

“Dünden bu yana önce Sayın Bahçeli, ondan sonra AK Parti Genel Başkanı Sayın Erdoğan, ondan sonra Başbakan ve Adalet Bakanı, Sayın Genel Başkanımızın mazlumların sesi olan adalet yürüyüşünden rahatsızlıklarını açıkça ifade etmeye başladılar. Bu açıkça ifadenin arka planında ne yazık ki bir provokasyon çağrısı olabilecek ifadeler de yer alıyor. Dün Sayın Bahçeli provokasyona işaret etmişti, bugün de Sayın Başbakan bir provokasyon ihtimalinden söz ediyor. Biz çok iyi biliyoruz bu sözlerin ne anlama gelebileceğini. Bu sözler provokasyona davet niteliği taşıyabilecek sözlerdir. Sorumlu makamlarda olanların, söylediği sözü 40 kere düşünüp bir kere söylemesi gerekir. Sayın Genel Başkanın eylemi dünya tarihinde gerçekleştirilmiş barışçıl eylemler içerisinde çok önemli bir eylem biçimini temsil ediyor.”

Kılıçdaroğlu’nun bütün provokasyon çağrılarına rağmen, yaklaşık 500 kilometrelik yolu mazlumların adalet isteğini dile getirmek için yürüdüğünü aktaran Tezcan, Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun her şeye rağmen hedefe ulaşacağını bildirdi.

Tezcan, “Hedef, adalet hedefidir. Hedef, mazlumların adalet isteklerinin karşılanmasıdır.” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün Anayasa’nın 138’nci maddesini hatırlattığını belirten Tezcan, bu maddeyi fiilen işlevsiz kılanın ise yine Erdoğan’ın kendisi olduğunu savundu.

Tezcan, “AK Parti Genel Başkanı, iktidar yetkisini kullandığı her dönemde Anayasa’nın 138. maddesini ihlal etmiştir. Bağımsız yargı olmasını istememiştir. Bağımsız hakimlerden rahatsız olmuştur.” ifadesini kullandı.

Erdoğan’ın “saraydan bağımsız” yargı istemediğini iddia eden Bülent Tezcan, gerçek bağımsız yargının ise vicdana, hukuka bağlı olan yargı olduğunu vurguladı.

İktidarın, Atilla Taş ve 21 sanığı tahliye eden hakimleri açığa aldığını ileri süren Tezcan, şöyle devam etti:

“Bu hakimleri açığa alanlar bugün bağımsız yargı lafını ağızlarına alıyor. Bu anlayış, sarayın hakimlerini yaratmak isteyen bir anlayıştır. Sarayın hakimi olmayanların tamamına meslek hayatını ızdırap haline getirme kararlılığında bir iktidar anlayışı ile karşı karşıyayız. Hakimler karar vermeye korkuyorlar, hakimler talimat altında hareket ettirilmeye çalışılıyor. Bugün Türkiye’de ne yazık ki adalet kalmamıştır. Bu dava devam ederken kendisi değil mi ‘hesabını verecekler’ diyen. Hesabını verecekler diye hakimlere baştan peşinen talimat veren Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisidir. Şimdi verdiği o talimatların bedelini haksız ve hukuksuz yere arkadaşlarımız hapisanelerde yatarak ödüyorlar.”

– Yıldırım’a cevap

Bülent Tezcan, Başbakan Binali Yıldırım’ın Kılıçdaroğlu’na yönelik sözlerine de cevap verdi.

Tezcan, şu görüşlere yer verdi:

“Sayın Başbakan, Genel Başkanımız için ‘Yürüyor, kendisine eziyet ediyor’ diyor. Lafa bakın. Biz en fazla kendimize eziyet ederiz. Biz sizin gibi millete eziyet etmeyiz. Biz eziyet gören milletin hukukunu, hakkını savunmak için kendimize eziyet etmek gerekiyorsa, bundan çekinmeden, kendimize eziyet etmeye devam edeceğiz ve millete eziyet edenlerden bunun hesabını milletle beraber soracağız. Siz iktidar olduğunuz günden bu yana millete eziyet edeceksiniz, ondan sonra adalet isteğiyle Ankara’dan İstanbul’a başlatılan yürüyüşte, kendinizce muzipçe bir tavırla da ‘Kendinize eziyet ediyorsunuz.’ diye alay etmeye kalkacaksınız. Milletle alay etmenin hesabını millet soracak. Bir Adalet Bakanı var, çıkmış, ‘adalet’ sözünden rahatsız oluyor. Bu yürüyüş büyük adalet yürüyüşüdür. Tarihte böyle büyük yürüyüşler olmuştur ve o büyük yürüyüşler başarıyla sonuçlanmıştır. O büyük yürüyüşler halkların kaderinde büyük kırılmaların başladığı önemli günlerdir. Adaleti katleden bir anlayışla Türkiye’yi yönetiyorlar. Adalet Bakanı, Başbakan, Cumhurbaşkanı belli ki telaşa düşmüşler, belli ki şu ve bu şekilde bu yürüyüşün etkisinin dalga dalga büyümesinden rahatsızlar ve bu rahatsızlıklarını bir şekilde ifade etmeye çalışıyorlar.”

Başbakan Yıldırım’ın, dokunulmazlıklar görüşülürken Berberoğlu’nun dokunulmazlıkların kaldırılması yönünde oy verdiğini söylediğini aktaran Tezcan, “Doğru söylüyor. Biz CHP olarak bağımsız yargıdan hiçbir zaman korkmadık ve korkmuyoruz. Dokunulmazlığı biz suç işlemenin kalkanı olarak görmedik. Onun için ‘Bağımsız yargı önünde gider hesap veririz.’ dedik ama siz Türkiye’de bağımsız hakim, yargı bırakmadınız.” diye konuştu.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?