GAZİANTEP (AA) – KEMAL KARAGÖZ – Geçmişi yüzyıllar öncesine dayanan bakır madeninden alet ve eşya yapma sanatını günümüzde Gaziantep’te yaşatan bakır ustaları, sabahın erken saatlerinde işlerinin başına geçiyor.
Gaziantep Bakırcılar Çarşısı ve Kültür Yolu üzerinde sıralanan ve güne bir korunun ahenkli ritminin andıran çekiç sesleriyle başlayan ustalar, kimilerini rahatsız etse de gün boyu devam eden bu seste huzur buluyor.
Bir ellerinde darbe kalemi diğerinde de çekiçleriyle bakırlara şekil veren ustalar, geçmişte evin hemen her alanında kullanılsa da günümüzde çoğunlukta süs eşyası olarak değerlendirilen bakırları ince ince işliyor.
Kente gelen yerli ve yabancı turistlerin de yoğun ilgisiyle karşılaşan bakırcılar, müziğe tercih ettikleri çekiç sesleri ve turistlerin ilgili bakışları altında işlerini yapıyor.
– “Tik tak sesi olmazsa olmaz”
Bakır ustası Ecevit Mehmet Mercan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bakırı düz tabaka halinde aldıklarını ardından yaptıkları çalışmalarla bakıra istedikleri şekli verdiklerini söyledi.
Gün boyu çarşıda “tik tak” sesleri altında bakır işlediklerini anlatan Mercan, “Mesela bir vazo yapacaksak, önce çekiçle bakıra şekil veriyoruz. Sonra da onu vazo haline getiriyoruz. Daha sonra da bakırın üzerine desen yaparak en son şeklini veriyoruz. Tik tak sesi bizim için olmazsa olmaz. Biz, koca çarşıda yüz tik tak sesi arasından bir çivi çakma sesini ayırt edebiliyoruz.” diye konuştu.
Yerli ve yabancı turistlerin de kendilerine yoğun ilgi gösterdiğini belirten Mercan, “Çekiç seslerinin ahengiyle farklı melodi oluşuyor. Turistler buna yoğun ilgi gösteriyor. Özellikle Ruslar ve Araplar çok geliyor Gaziantep’e. Rusya’ya ve Arap ülkelerine bakır siparişlerimiz oluyor.” dedi.
– “Bu sesi müziğe değişmeyiz”
Bakır ustalarından Nuri Ceylan da bakıra tamamen el işlemesiyle şekil ve desen verdiklerini söyledi.
Ham halde aldıkları bakıra diledikleri şekli verebildiklerini kaydeden Ceylan, Bakırcılar Çarşısı’ndaki tüm ustaların el emeğiyle çekiçle çalıştığını, bu nedenle çarşıdan gün boyu çekiç seslerinin yükseldiğini anlattı.
Bakırın işlemesi sırasındaki çekiç seslerinin çarşıda adeta bir ahenk oluşturduğunu dile getiren Ceylan, “Farklı bir melodiyle güne başlıyoruz. Ahenkli çekiç sesleriyle huzur buluyoruz. Bu sesi müziğe değişmeyiz.” dedi.
