Uğur Aktaş, karatedeki başarısını eğitimde de sürdürüyor

İSTANBUL (AA) – ERCAN ÇAKAR – Uluslararası alanda kazandığı madalyalara Dünya Şampiyonası'nda üçüncü olarak bir yenisini ekleyen 23 yaşındaki milli karateci Uğur Aktaş, başarılı eğitim hayatıyla da dikkati çekiyor.

Küçük yaşta yüksek enerjisi dolayısıyla babasının karate kursuna yazdırdığı Uğur Aktaş, tutkuyla bağlandığı bu sporda Türkiye'yi uluslararası arenada başarıyla temsil ederken eğitimini de aksatmadı.

Dünya ve Avrupa şampiyonalarında farklı yaş kategorilerinde birçok madalya kazanan milli karateci, yoğun antrenman ve turnuva takvimine rağmen okuduğu liseyi dereceyle bitirdikten sonra üniversitede elektrik ve elektronik mühendisliği bölümünden mezun oldu.

Eğitim hayatını spor yöneticiliği bölümünde devam ettiren milli sporcunun en büyük hedefi, 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları'nda Türkiye'ye karatede ilk altın madalyayı getirmek.

İstanbul Büyükşehir Belediyespor'da kariyerini sürdüren Uğur Aktaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hareketli bir çocukluk dönemi geçirdiğini belirterek, “Küçük yaşlarda enerjisi yüksek bir çocuktum. Ailem ve yakın arkadaşlarım sürekli beni zapt etmeye çalışırdı. Annem, ben 10 yaşındayken babama 'Şu çocuğu bir spora yazdıralım, enerjisini atsın. Sürekli bir yerlerini incitiyor, kırıyor.' dedi. Babam da beni evimizin yakınında bir tesise götürdü ve karateye yazdırdı. ” diye konuştu.

Milli sporcu, 14 yaşında ilk kez mücadele ettiği Türkiye Şampiyonası'nda üçüncü olduğunu anlatarak şunları kaydetti:

“Daha sonra il dışında bir Türkiye Şampiyonası vardı. Onun için hazırlandım ama o dönem babamın maddi durumu iyi değildi, işten çıkarılmıştı. Şampiyona il dışında olduğu için konaklama ve diğer giderler için belli bir para gerekiyordu. Annem o zaman evde dikiş nakış ve dışarıdan getirilen tekstil işlerini yapıyordu. Ben 'Oğlumu göndereceğim, orada yarışsın.' dedi. Allah'a şükür o zaman gittim ve Türkiye şampiyonu oldum. Seçmeyi de kazandım ve milli takıma girdim. 8 yıldır da milli takımda yarışmaya devam ediyorum. Annemin yeri bende çok farklı. ”

– “Kendimi her alanda geliştirmeye çalıştım ”

Uğur Aktaş, sporun yanında eğitim hayatını da başarıyla sürdürmeye çalıştığını vurgulayarak, bu konuda ailesinden büyük destek gördüğünü aktardı.

İlkokuldan itibaren derslerinin hep iyi olduğunu anlatan milli karateci, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ailem eğitimim konusunda çok üzerimde durdu. Küçüklükten beri okul derslerim gayet iyiydi. Liseyi üçüncülükle bitirdim. Üniversitede spor akademisini seçmedim, elektrik ve elektronik mühendisliğini tercih ettim. Gerçekten o sürede çok zorlandım. O dönemde hem büyüklerde hem de 21 yaş altında yarışıyordum. Sürekli kamplarda ve turnuvalardaydım. Ancak hiçbir şey imkansız değil. Çalışarak üstesinden geldim ve bu sene mezun oldum. Geçen sene Avrupa Şampiyonası'ndan geldiğimde üniversitede finaller başlamıştı. Ben 3 hafta hep ders çalıştım. Rakiplerim stres atarken benim öyle bir imkanım yoktu. Ancak mutluyum. Kendimi her alanda geliştirmeye çalıştım. Bence sporcuların kendilerini geliştirmeleri çok önemli. Bir sporcunun hem zeki hem çevik hem de ahlaklı olması gerekir. Sporla alakalı bir bölüm de okumak istedim. Şu anda spor yöneticiliği bölümünü okuyorum. ”

– “Nasibimiz bronz madalyaymış ”

Uğur Aktaş, İspanya'da düzenlenen 24. Dünya Karate Şampiyonası'nda altın madalyaya ulaşamamanın üzüntüsünü yaşadığını söyledi.

Şampiyonada yarı finale kadar güzel maçlar çıkardığını aktaran milli sporcu, şöyle konuştu:

“Zor rakipleri yenerek yarı finale çıktım. Yarı finalde de son 11 saniyeye kadar galip durumdaydım. Rakibim olan Hırvat sporcuyla daha önce çok karşılaştık ve ben sadece bir kez yenilmiştim. Bitmeye 11 saniye kala bir atakta bulundu ve 2-1 öne geçti. Daha sonra toplamda 7 puanlık iki atağım oldu. Ancak hakem durdurmaması gereken bir pozisyonda maçı durdurdu. Kartımız olmadığı için de itiraz edemedik. Oradan puan alamadığımız için de üzücü bir şekilde yarı finalde yenildim. Sonraki 2 gün kafamda o maçı yapıyordum. Açıkçası çok üzüldüm. Altın madalya almaya gitmiştim ama nasibimiz bronz madalyaymış. Buna da şükürler olsun. ”

– “Hedefim kesinlikle olimpiyat şampiyonluğu ”

Uğur Aktaş, en büyük hedefinin 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları'na katılarak altın madalya kazanmak olduğunu belirtti.

Hatalarını düzeltmeye ve eksikliklerini tamamlamaya çalıştığını belirten milli karateci, “Tek başına yetenek hiçbir zaman yeterli değil. Yetenek, çalışma ve zihinle birleştiği zaman bir anlam ifade ediyor. Ben gerçekten içten çalışıyorum. Hedefim kesinlikle olimpiyat şampiyonluğu. Karatede ülkemize olimpiyatlarda ilk altın madalyayı kazandırmak istiyorum. Elbette orada benden önce çıkıp kazanan arkadaşlarımız da olabilir. Benim kategorimde yarışan ve iyi mücadeleler sergileyen arkadaşlarım da var. Herkesin isteği olimpiyatlarda yarışabilmek, ülkemizin bayrağını orada dalgalandırabilmek. Benim de en büyük hedefim o. Bunun için elimden gelen her şeyi yapacağım. İnşallah bize nasip olur. ” ifadelerini kullandı.

– “Yeteri kadar ilgi görmüyorduk ”

Uğur Aktaş, karatenin, olimpiyat oyunlarına dahil edilmesinden sonra bu sporu yapanların ilgi görmeye başladığını anlatarak, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bu zamana dek biz yeteri kadar ilgi görmüyorduk. Çünkü bu zamana kadar karate olimpiyatlarda yer almadığı için çok fazla tanınmıyor ve gündemde yer alamıyorduk. Örneğin tekvando ya da judoda dünya üçüncüsü olan bir arkadaşımı tanıyanlar kadar beni tanıyan insan yoktur. 2020 Tokyo'da yer alacak olmasından dolayı karateye ilgi biraz daha arttı. Bunun için çok mutluyuz ve umutluyuz. ”

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?