TUNCELİ (AA) – Base jump (binalar, kuleler, köprüler üzerinden paraşütle atlama) sporcusu Cengiz Koçak, Türkiye Yamaç Paraşütü Akrobasi Şampiyonası etkinlikleri kapsamında gösterisi sundu.
Hava Sporları Federasyonu ve Tunceli Valiliği tarafından düzenlenen şampiyona kapsamında Uzunçayır Baraj Gölü'nde sürat teknesi yardımıyla tandem sporcusu Abdullah Turhan ile yaklaşık bin metre yüksekliğe çıkan Cengiz Koçak, kendini bu yükseklikten boşluğa bıraktı.
Wingsuit ile saatte 215 kilometre hıza ulaşan Koçak, paraşütünü açarak 15 Temmuz Şehitler Parkı'nda hazırlanan alana indi.
– “Tunceli, Türkiye'nin Norveç'i olmaya doğru gidiyor ”
Cengiz Koçak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Tunceli'nin hava sporlarında ciddi potansiyeli olduğunu belirtti.
Tunceli'nin yapılacak yatırımlarla hava sporlarında önemli bir merkeze dönüşebileceğini dile getiren Cengiz, “Tunceli, Türkiye'nin Norveç'i olmaya doğru gidiyor. İşte burada bir göl var, üzerinde bir bot, arkasında vince bağlı bir ip. Valimizin (Tunceli Valisi ve Belediye Başkan Vekili Tuncay Sonel) büyük katkılarıyla şimdi sanırım bu bölgenin ilk wingsuit atlayışı da yapılmış oldu. Türkiye Hava Sporları Federasyonu, Türkiye Yamaç Paraşütü Akrobasi Şampiyonası yapıyor. Her şey çok güzel. ” diye konuştu.
Havada ne kadar kaldığını bilmediğini anlatan Cengiz Koçak, “Yaklaşık ne kadar uçtuğumu bilmiyorum ama yukarıdan Tunceli çok güzel görünüyor. Bence her Tuncelili Tunceli'yi havadan görmeli. ” dedi.
Tunceli'de yüzey atlayış noktaları belirlemek için çalışma yürütmeye devam edeceğini aktaran Cengiz Koçak, yaptıkları incelemelerde iki özel atlayış yeri bulduğunu, Vali Sonel'in katkılarıyla bu alanların çoğaltılacağını ifade etti.
Atlayış noktalarının son derece önemli olduğunu vurgulayan Koçak, şunları kaydetti:
“Yerini şu an söylemek istemiyorum. O bölgede wingsuit ile dakikalarca vadinin içinden uçup, yakınlarda bir köy var, oraya inip dünyanın en iyi wingsuit pilotlarının gelip uçmak isteyeceği bir yer haline çevirmeyeceğiz. Zaten öyle. Bunu göstereceğiz. 'Bak böyle bir şey var, biz yaptık, gelin beraber yapalım' diyeceğiz. Onlar da gelecek ve beraber yapacağız. Biz burada bir şey geliştirmeye çalışmıyoruz. Var olanı değerlendirmeye çalışıyoruz. Bütün yaptığımız bu. ”
