“Türkiye-Ürdün ilişkileri siyasi açıdan mükemmel seviyede”

ANKARA (AA) – SÜMEYYE ÖZER- Türkiye'nin Amman Büyükelçisi Murat Karagöz, Türkiye ile Ürdün'ün köklü tarihe ve derin kültürel bağlara sahip olduğunu belirterek, “İki ülke ilişkilerinin siyasi açıdan mükemmel denilecek bir seviyede olduğunu belirtebiliriz. ” dedi.

Karagöz, 10. Büyükelçiler Konferansı kapsamında geldiği Ankara’da, AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Ürdün’ün ihtilaflarla çevrili sıkışık bir coğrafyada yer aldığını ve bölgesel anlamda kritik bir öneme sahip olduğunu belirten Karagöz, ülkede demografik bir karmaşanın olduğunu ifade etti. Büyükelçi Karagöz, “Ürdün’ün yarıdan fazlası Filistin kökenli. Ayrıca 1,3 milyon Suriyeli var. Bunun en büyük sebebi ise 8 yıldır Suriye’de yaşanan kriz. Irak, Yemen, Libya olmak üzere Ürdün’de 44 milletten insan yaşıyor. ” dedi.

Karagöz, siyasi sorunlarla da baskı altında olan Ürdün’ün, uzun yıllardır siyasi çözüm süreciyle mücadele ettiğini vurgulayarak, “Bulunduğu konum neticesinde küresel terörden, ticaret yollarının akamete uğramasından, hem de göç ve siyasi istikrarsızlık bakımından fazlasıyla etkilenmiş bir ülke. İhtilaflarla çevrili bu sıkışık coğrafya içinde ve zengin doğal kaynaklara sahip olmaması nedeniyle Ürdün'ün temel kaygısı bekasını sürdürebilmedir. Bu anlamda da ekonomisi büyük ölçüde dış yardımlara dayanan bir ülke. ” diye konuştu.

– “İlişkiler siyasi açıdan mükemmel denilecek bir seviyede ”

İki ülke arasındaki ilişkilerin köklü tarihe ve derin kültürel bağlara sahip olduğunu dile getiren Karagöz, “Türkiye-Ürdün ilişkilerinin siyasi açıdan mükemmel denilecek bir seviyede olduğunu belirtebiliriz. Son bir yıl içinde liderler seviyesinde gerçekleştirilen karşılıklı görüşmeler de bunu gösteriyor. ” ifadelerini kullandı.

Son dönemde her iki ülkede de hükümet değişiklikleri olduğunu hatırlatan Büyükelçi Karagöz, ilişkilerin yeni hükümetlerle daha iyi bir seviyeye yürüme yolunda olduğunu söyledi.

Karagöz, iki ülke arasında bugüne kadar uzlaşıya varılamayan tek hususun serbest ticaret anlaşması olduğunu kaydederek, “Ürdün tarafı, Türkiye ile ticaretin dengesiz olduğundan yakınıyor. Türkiye’den doğrudan yatırımların noksanlığından yakınıyor. Türkiye’den biraz daha fazla teknik ve mali yardım almak istediğini belirtiyor. Öyle zannediyoruz ki yakın bir dönemde de yapılacak istişare toplantılarıyla bu konuda bir neticeye varabiliriz. ” şeklinde konuştu.

– “Ticari ilişkilerde en büyük engel nakil hatlarının kesintiye uğraması ”

Bölgedeki siyasi ve coğrafi zorluklara rağmen ticari ilişkilerin de kötü bir aşamada olmadığını söyleyen Büyükelçi Karagöz, “Halihazırda 800 milyon dolar civarında bir ticaret hacmimiz var. Bütün bunlara bakacak olursak ticari ilişkilerde en büyük engel nakil hatlarının kesintiye uğraması. Zor coğrafya içinde ve siyasi krizlerden dolayı Türkiye ile ulaşım aksamış vaziyette. Nakliyede ciddi sorunlar yaşayabiliyoruz. ” dedi.

Karagöz, Akabe bölgesinin yatırıma daha çok elverişli olduğunu belirterek, burada uygulanan vergilerin ülkede uygulanan normal vergilere oranla sıfıra yakın olduğunun altını çizdi.

Ürdün’e yatırım yapmak isteyen Türk yatırımcıların ülkeyi yakından tanımaları gerektiğini vurgulayan Büyükelçi Karagöz, “Unutmamak gerekiyor ki, Ürdün kısıtlı kaynaklara sahip bir ülke. Dışa bağımlı olması sebebiyle ekonomisinin yaklaşık yüzde 70’i hizmetler sektörüne dayanıyor. Sanayi adına çok fazla bir şeyden söz etmek mümkün değil. Tarımda da çeşitli bilgi noksanlıkları var. Bunları belki Türkiye tamamlayabilir. İstihdama katkı yapabilir. İstihdam, Ürdün’ün ciddi bir sorunu. ” değerlendirmesinde bulundu.

Karagöz, iki ülke vatandaşlarının birbirlerini daha yakından tanımaları gerektiğini, bunun için uygun bir zemin olduğunun altını çizerek, Türk vatandaşlarına Ürdün’e ziyaretlerini artırmaları tavsiyesinde bulundu.

– “Ürdün ve Türkiye’nin sorunlara bakış açıları birbiriyle örtüşüyor diyebiliriz”

Bu ülkedeki Suriyelilerin geri dönüşleri konusunda ise Karagöz, şunları kaydetti:

“Ürdün bu geri dönüşlerin gönüllü olması gerektiği yönünde. Önceliğin yerlerinde edilmişlere verilmesi gerektiği, bu konuda acele edilmemesi, iyi irdelenmesi ve zorla bir geri göndermeye başvurulmaması gerektiği yönünde. Birleşmiş Milletlerin de (BM) mutlak surette bu sürecin bir parçası olması gerektiğini söylüyorlar. Bu açıdan baktığımız zaman Ürdün ve Türkiye’nin sorunlara bakış açıları birbiriyle örtüşüyor diyebiliriz. ”

Büyükelçi Karagöz, Türkiye ile Ürdün’ün başta Suriye krizi ve Filistin meselesi olmak üzere, Ortadoğu sorunlarına barışçıl çözüm bulunması için mücadele ettiğini, ilerleyen süreçte de bunun devam edebileceğini söyledi.

Karagöz, ABD'nin İsrail-Filistin sorununa çözüm amaçlı ilan etmeyi planladığı “Yüzyılın Anlaşması “na ilişkin soru üzerine şu değerlendirmeyi yaptı:

“Ürdün Hükümeti de ABD’nin aralık ayında aldığı karardan müşteki. Kudüs’ün İsrail’in başkenti olması ve büyükelçiliğini taşıması kararını hiçbir surette kabul edilemeyeceğini söylüyorlar. Yahudi yerleşimlerinin yayılmasından endişeliler. Filistin sorununun nihai statü meselelerinde birer birer masadan kalktığı kanısındalar. Ciddi kaygıları var. Ürdün bu konuda nehrin akışını belki geri değiştiremeyeceğini görse bile söylediği husus çok net. İki devletli çözümden yana. 1967 sınırları dahilinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen bir Filistin Devletinin kurulması gerektiğini savunuyor. “

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?