“Türkiye, ilaçta küresel pazarı hedeflemeli”

ANKARA (AA) – Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD) Başkanı Mete Hüsemoğlu,Türkiye’de ilaçla ilgili atılan adımların küresel pazarı hedeflemesi gerektiğini belirterek, “Çünkü Türkiye dünya pazarının yaklaşık binde 7’si kadar büyüklüğe sahip ama dışarıda bir trilyon dolarlık büyük bir pazar var.” dedi.

AİFD ile Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfının (TEPAV) işbirliğiyle hazırlanan “İlaç Üretim ve İhracat Ekosistemi” başlıklı rapor, TEPAV’da düzenlenen programla açıklandı.

Türkiye’nin 2023 hedefleri arasında stratejik sektör olarak gösterilen ilaç sektörünün küresel rekabetteki yol haritasının masaya yatırıldığı programa, TEPAV, AİFD, TOBB yetkililerinin, sektör temsilcilerinin ve yabancı yatırımcıların yanı sıra Sağlık Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ve TÜBİTAK’ın da arasında bulunduğu birçok kamu kurum ve kuruluşunun temsilcileri katıldı.

– “Kanserli hastalarda yaşam beklentisi iki yıl arttı”

AİFD Başkanı Mete Hüsemoğlu, programın açılışında yaptığı konuşmada, yenilikçi ilaçların sağlık sektörüne kattığı değerin çok önemli olduğunu belirterek, araştırmacı ilaç şirketlerinin de bu ortak paydada buluştuğunu söyledi.

İlaç sektöründe gelişmenin olabilmesi için yerli ve yabancı yatırmalara ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Hüsemoğlu, yaşam beklentisinin artışında yenilikçi ilaçların önemli rol oynadığını belirtti.

Hüsemoğlu, bu ilaçların tedavi protokolleri içinde yer almasından bu yana Avrupa ülkelerinde diyabete bağlı ölümlerin yaklaşık yüzde 40 oranında azaldığını ifade ederek, “Kanserli hastalarda yaşam beklentisi iki yıl arttı. Yenilikçi ilaçların bunda katkısı çok büyük. Aşılar sayesinde ise unutulan hastalıklar var. Şu anda araştırma geliştirme çalışmaları kapsamında farklı şirketlerin yaklaşık 7 bin molekülü bulunuyor. Bu moleküllerle onkolojide, kardiyovasküler hastalıklarda, nöroloji gibi alanlarda çalışılıyor.” diye konuştu.

Yenilikçi ilaçların, toplam sağlık maliyetine de katkı sağladığını dile getiren Hüsemoğlu, hastaneye yatış ve iş gücü kaybının azaldığını, komplikasyon riskinin düştüğünü bildirdi.

– “Dünyada toplam ilaç satışı bir trilyon dolar”

Hüsemoğlu, ilaçların sağlığa katkısının yanı sıra aynı ekonomik açıdan da önemli bir değer olduğunun altını çizdi.

Tüm dünyada, araştırma ve geliştirme çalışmaları içinde ilacın önemli bir yer tuttuğuna değinen Hüsemoğlu, şunları kaydetti:

“İlaç sektörü, dünyada araştırma ve geliştirmeye en fazla kaynak ayıran sektördür. Örnek vermek gerekirse, dünyada toplam ilaç satışı bir trilyon dolar. İlaç sektörü, dünyada araştırma ve geliştirmeye en fazla kaynak ayıran sektördür. Bu sene yaklaşık 145 milyar dolar harcanacağı, bu rakamın 2020 yılında 160 milyar dolara çıkması öngörülüyor.

Sadece, dünyada en çok satan ilk 20 ilaca bakıldığında, toplam ciro 150 milyar dolar. Bu nedenle ilaç, üretimi, ihracatı ve araştırma ve geliştirme fonlarıyla bir ülkeye değer katmaktadır.”

Hüsemoğlu, Türkiye’de ilaç geliştirme ve araştırma çalışmalarına ağırlık verilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Türkiye’de ilaçla ilgili atılan adımlar, küresel pazarı hedeflemeli. Çünkü Türkiye yaklaşık dünya pazarının binde 7’si kadar büyüklüğe sahip ama dışarıda bir trilyon dolarlık büyük bir pazar var.” dedi.

Türkiye’de üretimin de yüksek teknolojiye sahip olması gerektiğine işaret eden Hüsemoğlu, ülkede çok iyi üretim tesisleri bulunduğunu ancak özellikle dünyada en çok satan ilk 20 ilacın burada nasıl üretilebileceğinin belirlenmesi gerektiğini söyledi. Hüsemoğlu, “Ayrıca, araştırma geliştirme aşamasındaki 7 bin molekülün Türkiye’de nasıl üretilebileceğiyle ilgili politikalar geliştirilmesi, ülkemizin daha fazla yararına olacaktır.” ifadelerini kullandı.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?