TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Afganistan Halk Meclis Başkanı Rahmani ile görüştü:

ANTALYA (AA) – TBMM Başkanı Mustafa Şentop, "Suriye sahasında DEAŞ'ın yeniden hareket alanı bulmasının arkasında PKK/YPG'nin kirli ilişkileri yatıyor. Para ve menfaat karşılığı DEAŞ mensupları serbest bırakılıyor. Bu mesele şantaj malzemesi olarak kullanılıyor." dedi.

Şentop, Antalya'nın Belek Turizm Merkezi'ndeki bir otelde düzenlenen "Terörizmle Mücadele ve Bölgesel Bağlantılılığın Güçlendirilmesi 4. Parlamento Başkanları Konferansı"na katılan Afganistan Halk Meclisi Başkanı Mir Rahman Rahmani ile ikili görüşme gerçekleştirdi.

İki ülke arasında diplomatik ilişkilerin tesisinin 100. yıl dönümünde Rahmani ve beraberindeki heyeti Antalya'da misafir etmekten memnuniyet duyduğunu belirten Şentop, Türkiye ve Afganistan'ın, sevinçte, kederde her zaman birlik ve beraberlik içinde hareket ettiğini dile getirdi. Şentop, Afganistan halkının bir an önce uzun zamandır beklediği barış, huzur ve istikrara kavuşmasını temenni etti.

Rahmani ile 2019'da söz konusu konferans vesilesiyle İstanbul'da görüştüklerini aktaran Şentop, "Parlamentolarımız arasındaki üst düzey temasların sıklaştırılması, ikili ilişkilerimizin daha üst seviyelere çıkartılmasında vazgeçilmez bir unsurdur. Bölgemizde önemli gelişmelerin yaşandığı ve yeni sınamalarla karşı karşıya kaldığımız bir dönemde, ülkelerimiz arasındaki yakın istişarelerin, biz Meclis Başkanlarının yanında komisyonlar ve dostluk grupları arasında da devam ettirilmesi önem taşımaktadır." diye konuştu.

– "Taliban, müzakerelerde şiddeti koz olarak kullanmaya devam ediyor"

Şentop, Afganistan'daki barış sürecini ve yaşanan gelişmeleri yakından takip etiklerini, eylülde başlatılan müzakerelerde halihazırda bir duraksama yaşandığını müşahede ettiklerini söyledi.

Taliban'ın müzakerelerde şiddeti koz olarak kullanmaya devam ettiğini kaydeden Şentop, şöyle konuştu:

"Bu dönemde Afgan kardeşlerimizin birlik içinde, kapsayıcı bir anlayışla ve kararlılıkla hareket etmelerini samimiyetle tavsiye ediyoruz. Cumhuriyet tarafının daha kuvvetli şekilde birlik içinde olmasının, barış müzakerelerinde Taliban'a karşı verilecek önemli bir mesaj olacağı kanaatini taşıyoruz. Yakın zamanda Afganistan'daki şiddetin artmasını endişeyle takip ediyoruz. Son yedi yılda en yüksek seviyeye ulaşan şiddetin son bulması, ülkenizin barış ve huzura kavuşması için üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz. Afganistan'ın güvenlik ve istikrarı için bölgesel iş birliğinin öneminden hareketle ikili girişimlerimizin yanı sıra çok taraflı süreçler ve mekanizmalar vasıtasıyla da ülkenize katkılarımızı sürdürmeye kararlıyız. Bütün bu süreçlerde benimsediğimiz anlayış, Afgan halkıyla kurumlarıyla ve yetkilileriyle Afganistan'daki vatandaşlarımız ve iş insanlarımızla yakın, şeffaf ve kucaklayıcı yaklaşım içinde, birlikte hareket etmektir."

Şentop, müzakerelere kararlılıkla devam edilmesi ve tarafların sorunlarını diyalog yoluyla çözmesi gerektiği düşüncesiyle Parlamentodaki katılımcıların sürece destek vermeye devam etmesini önemsediklerine değindi.

Afganistan Meclisindeki güven oylamalarının 4 Şubat'ta tamamlandığını memnuniyetle öğrendiklerini belirten Şentop, "Halkın desteğini alan güçlü bir hükümet, barış sürecinin başarısı ve son 19 yılda edinilen kazanımların korunması için önemlidir. 22 Şubat'ta Meclisinizde görüşülen bütçe tasarısının da onaylanması çok olumlu bir gelişmedir, bütçeniz hayırlı olsun. Türkiye olarak müzakerelerin bir turuna ev sahipliği yapmak da dahil olmak üzere, barış sürecinde elimizden gelen katkıyı vermeye hazır olduğumuzu dile getirmiştik, bunu her fırsatta ifade ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Şentop, 19 Kasım 2020'de Afganistan Milli Uzlaşı Yüksek Konseyi Başkanı Dr. Abdullah Abdullah ile Ankara'da, TBMM'de bir araya geldiklerini hatırlatarak, ülkelerin kederde ve sevinçte daima beraber olduğunu, ilişkileri müstesna kılan birçok tarihi, kültürel, siyasi ve ekonomik unsurun mevcut olduğunu karşılıklı teyit ettiklerini belirtti.

Afganistan'da huzur ve güvenliğin teminiyle başta ekonomik kazanımlar olmak üzere pek çok sektörde kalkınma sağlanacağını aktaran Şentop, şunları kaydetti:

"Türkiye olarak Afgan kardeşlerimizin refahına, eğitim ve sağlık alanlarındaki kalkınmasına katkıda bulunmak için gayret sarf ediyoruz. Afganistan, ülkemizin başka bir ülkeye yönelik en büyük dış kalkınma yardım programları arasındadır. Salgın şartlarında dünya milletlerine tıbbi malzeme yardımı ulaştırma konusunda da sorumlu, insan odaklı, vicdanlı ve ilkeli bir tutum benimsedik. Üçüncü ülkelerin tıbbi malzeme bağlamında bağış veya satış, ihracat izni şeklinde olabilen taleplerini karşılamaya devam ediyoruz. Bu çerçevede, dostluk ve dayanışma elimizin Afganistan halkına da uzanabilmiş olması bizleri ayrıca memnun etmektedir."

– FETÖ ile mücadele

Hakkında kesinleşmiş mahkeme kararları bulunan eli kanlı terör örgütü FETÖ ile mücadelede Afganistan makamlarının gösterdiği dayanışmadan memnuniyet duyduklarını vurgulayan Şentop, "Sizlerin, FETÖ'ye karşı müteyakkız olmasını bekliyor, FETÖ ile mücadelemizdeki iş birliğinin devam etmesini temenni ediyoruz." ifadelerini kullandı.

"Ulusal aşı programımızdaki önceliklerimize ulaştığımızda ve Sinovac firmasından daha kapsamlı aşı sevkiyatı ülkemize sağlandığında Afgan kardeşlerimize aşı tedarikinde bulunacağız. İkili iş birliğimizi enerji alanında da derinleştirmek istiyoruz." diyen Şentop, Türk firmalarının Afganistan'da önemli projeler yürütebileceğini söyledi.

– "Suriye'de hedef siyasi çözüm olmalıdır"

Şentop, Suriye'ye yönelik politikalarının, ülkenin toprak bütünlüğünün korunması, çatışmalara son verilmesi, ihtilaftan beslenen terör örgütleriyle mücadele ve ihtilafın gerçek bir siyasi değişimle barışçıl şekilde sonuçlandırılması olduğunu kaydetti.

Sığınmacılara yardım ve ülkeye insani yardım geçişinin de temel öncelikler arasında yer aldığına dikkati çeken Şentop, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Suriye'de hedef siyasi çözüm olmalıdır. Siyasi süreçte kaydedilecek gelişme Suriyeli sığınmacılar konusunda bir ilerleme imkanı sağlayabilir. Bu nedenle Anayasa Komitesini destekliyoruz. Ancak rejim, komitenin çalışmalarına yönelik isteksiz tavrını maalesef sürdürüyor. PKK/YPG ve DEAŞ birbirinin varlığından besleniyor. Suriye sahasında DEAŞ'ın yeniden hareket alanı bulmasının arkasında PKK/YPG'nin kirli ilişkileri yatıyor. Para ve menfaat karşılığı DEAŞ mensupları serbest bırakılıyor. Bu mesele şantaj malzemesi olarak kullanılıyor. Eski DEAŞ mensupları PKK/YPG tarafından devşiriliyor. Bu örgütlerle mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir."

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?