“Suriye’de işlenen bütün katliamların ve hak ihlallerinin ilk şahidi biziz”

ANKARA (AA) – METİN MUTANOĞLU/FARUK TOKAT/ADHAM KAKO- Beyaz Baretliler (Suriye Sivil Savunması) Başkanı Raid Salih, Suriye iç savaşında işlenen tüm katliamların, hak ihlallerinin ilk şahitleri oldukları için asılsız suçlamalara maruz kaldıklarını ve doğrudan hedef alındıklarını söyledi. Salih, sivillere yardım edebilmek için siyasi dayatma olmaması şartıyla her ülke ve kurumdan finansal destek kabul ettiklerini belirtti.

Uluslararası arenada Beyaz Baretliler olarak bilinen Suriye Sivil Savunması Başkanı Salih, kuruluşun faaliyetleri, finans kaynakları, yapılanması, karşılaştıkları zorluklar ve haklarındaki iddialarla ilgili AA'ya ayrıntılı değerlendirmelerde bulundu.

Salih, Beyaz Baretliler'in iç savaşın ikinci yılının sonunda (2012) Halep'te farklı mesleklerden bir grup gencin bir araya gelmesiyle kurulduğunu söyledi.

“2012 yılı sonunda Suriye’de bazı bölgeler rejimin kontrolünden çıkmaya başladı. Bunun ardından rejim, sivil yerleşimleri topçu ve hava saldırılarına tuttu. Bu durumda sivilleri, saldırıların geride bıraktığı enkazdan kurtarmak için çalışan bir ekibe ihtiyaç doğdu. ” diyen Salih, daha sonra ekibin giderek büyüdüğünü anlattı.

Salih, 2015'te dünyada bilinir hale geldiklerine dikkati çekerek, arama-kurtarma çalışmaları sırasında taktıkları “beyaz baretler ” nedeniyle, bu isimle anılmaya başladıklarını söyledi.

Geçen yıl itibarıyla 4 bin 300 gönüllüye ulaştıkları bilgisini paylaşan Salih, ancak yalnızca izin verilen bölgelerde faaliyet gösterebildiklerini vurguladı.

“Rejim bizleri terörist olarak nitelendirdiği için hakim olduğu bölgelerde çalışamıyoruz. Defalarca tehdit edildik. ” diyen Salih, “Ayrıca YPG’nin kontrol ettiği bölgelerde de çalışamıyoruz. Çünkü YPG, 2015 yılı sonunda çalışanlarımızı tutukladı. O dönemde ayrıca Afrin’de ambulanslarımıza ve arama kurtarma ekipmanlarımıza el koydular. Benzer sebeplerle DEAŞ’ın kontrol ettiği bölgelerde de çalışamıyoruz. Bilindiği üzere DEAŞ da 2015 yılında Beyaz Baretliler'i tutukladı. ” ifadelerini kullandı.

Salih, yalnızca Suriye'nin kuzeyinde muhaliflerin kontrolündeki alanlar, Fırat Kalkanı Harekatı ve Zeytin Dalı Harekatı bölgelerinde hizmet verebildiklerinin altını çizdi.

– Faaliyetleri

Raid Salih, saldırılar sonrası enkazda arama-kurtarma çalışmalarının yanı sıra yangınlara müdahale, elektrik, su şebekelerindeki sorunları giderme, moloz temizleme çalışmaları da yaptıklarını söyledi.

Beyaz Baretliler Başkanı, ilkyardım, halkı savaş kalıntıları hakkında bilinçlendirme, saldırı anlarında neler yapılması konusunda bilgilendirme programları da düzenlediklerini aktardı.

– Finans kaynakları

Raid Salih, Sivil Savunma'nın finans kaynaklarını ise şöyle anlattı:

“Biz Suriye halkına destek olmak isteyen herkesten yardım ve destek kabul ediyoruz. Bizim açımızdan buna bir mani yok. Tek şartımız bu yardımlar yapılırken bize siyasi ya da askeri konularla alakalı dayatmaların yapılmaması. Yani bize destek olarak verilen finans, şartsız ve dayatmasız olduğu sürece biz onu kabul ediyoruz. Bu çerçevede çok sayıda ülkeden finans alıyoruz. Ayrıca halktan ve hayır kurumlarından da destek alıyoruz. Yani bizim 3 ana finans kaynağımız var. Ülkeler, hayır kurumları ve halk kampanyaları. Sivil Savunmaya destek veren ülkeler Katar, İngiltere, ABD, Hollanda, Danimarka ve Almanya. Bugünlerde Fransa ile de imza aşamasındayız. Bazı ülkelerden doğrudan destek almanın dışında kurumlardan destek alıyoruz. Türk Kızılayı ve İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı bizi destekledi. ”

– Haklarındaki iddialar

Salih, üç kez Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilen bir kuruluşun, kimyasal silah saldırılarını kendilerinin düzenleyip, “rejim yaptı ” süsü verdiklerine dair iddialara konu olması hakkında ne düşündüğünü şu ifadelerle paylaştı:

“Biz, kimyasal silah veya klor gazı saldırısı düzenleyemeyiz. Suriye’de klor gazı ve kimyasal silah kullananın kim olduğu belli. Buna ilişkin apaçık raporlar var. Klor varilleri kimde var? Rejimde var. Rejim güçleri ülkede varil bombaları kullanıyor. Sarin gazını kim kullanıyor? Tabii ki rejim. Sarin gazı, Suriye’de bir tek rejimde var. Sadece rejim güçleri bunu taşıyabilir ve kullanabilir. ”

Rusya ve Esed rejiminin Beyaz Baretliler'e yönelik asılsız suçlamalarda bulunduğuna işaret eden Salih, “Tabii ki bunun bazı nedenleri var. Çünkü Suriye’de işlenen bütün katliamların ve hak ihlallerinin ilk şahidiyiz biz. Bundan dolayı Rusya, Suriye rejimini masum göstermek için elinden geleni yapıyor. ” dedi.

Salih, İsrail'in finansörlerinden biri olduğu, Beyaz Baretliler'in İsrail üzerinden Avrupa'ya geçtiği iddialarına ilişkin, “İsrail’den finans desteği kesinlikle kabul etmeyiz. Biz İsrail’i işgal devleti olarak görüyoruz. Gönüllü çalışanlarımızın tahliyesi, İsrail üzerinden olmadı. (BM aracılığıyla) İşgal altındaki Golan Tepeleri üzerinden Ürdün'e, oradan da diğer ülkelere geçecekler. ” diye konuştu.

– Karşılaştıkları zorluklar

Salih, karşılaştıkları en büyük zorluğun kimyasal silah saldırılarından sonraki müdahaleleri olduğunu vurguladı.

“Çünkü bu saldırılara müdahale etmek için yeterli ekipmanımız yok.” diyen Salih, rejim ve Rusya'nın özellikle kimyasal saldırı konusunda kendilerine yönelttiği ithamlardan rahatsızlık duyduklarını belirtti.

Rejim güçleri tarafından birçok kez arama-kurtarma faaliyetleri sırasında doğrudan hedef alındıklarına dikkati çeken Salih, “Gerek rejim uçakları gerekse Rus savaş uçakları bizleri çok defa hedef aldı. ” dedi.

Salih, bazı merkezlerinin defalarca vurulduğunu, gönüllü ekip arkadaşlarından toplam 255 kişiyi kaybettiklerini söyledi.

– Başarıları

Riad Salih, geçen sene faaliyet gösterdikleri alanlarda yaptıkları bir ankette, halkın yüzde 85'inin “Bir ihtiyaç durumunda size kim yardım eder? ” sorusunu, “Sivil Savunma ” olarak yanıtladığını belirterek, “Bu açıkçası bizim için büyük bir başarıdır. Bunu daha önce başka bir yerde de söyledim; bizim esas başarımız 115 bin sivilin hayatını kurtarmış olmamız değildir, bizim asıl başarımız böyle bir savaş ortamında umudunu kaybetmek üzere olan bir halkın kalbine ve beynine yeniden umut tohumları serpebilmiş olmamızdır. ” diye konuştu.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?