Sığınmacı ve Türk vatandaşların umudu: “Kızılay Toplum Merkezleri”

İSTANBUL (AA) – LALE BİLDİRİCİ BÜYÜKKARAKAYA – Şehirlerde yaşayan sığınmacılara ve bölge halkına yönelik kurulan ve eğitimden psiko-sosyal desteğe geniş bir hizmet yelpazesi bulunan Kızılay'ın Toplum Merkezlerinden yararlananların sayısı 432 bin kişiye ulaştı.

Türk Kızılayı İstanbul Sultanbeyli Toplum Merkezi Program Yöneticisi Halime Yağcıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2011'deki göç dalgasıyla beraber Kızılay bünyesinde Göç ve Mülteci Hizmetleri Müdürlüğü'nün kurulduğunu hatırlattı.

Yağcıoğlu, bu kapsamda 2015 yılında da Toplum Merkezleri'nin oluşturulduğunu söyledi. Sultanbeyli Toplum Merkezi'nin de 2015'ten beri faaliyetlerini yürüttüğünü ifade eden Yağcıoğlu, şunları kaydetti:

“Türk Kızılayı'nın Türkiye genelinde 14 ilde toplamda 15 Toplum Merkezi var. Temel amacımız toplumda herhangi bir ayrım yapmadan, herkes için sosyal uyumu desteklemek ve güçlendirmek. Bunun için dil, meslek edindirme kursları, sosyal aktiviteler, çocuklar için çocuk dostu alanlarını bünyemizde barındırıyoruz. Sultanbeyli Toplum Merkezimiz'de de dikiş atölyesi, bilgisayar bakım ve onarım, terzilik, kuaförlük ve hasta bakım refakatçi kursları da açıyoruz. Temel 4 ana başlık altında çalışıyoruz. Bunlar koruma programı, psiko-sosyal destek ve sağlık, iş geliştirme ile sosyal uyum faaliyetleri olarak sıralanıyor. Toplum Merkezi'ne gelen herkesi değerlendirmeler sonucunda almak istediği hizmet doğrultusunda faydalanmasını sağlıyoruz. ”

Merkeze gelenleri öncelikle dil kurslarına aldıklarına değinen Yağcıoğlu, “Merkezimizde gün içerisinde kadınlar Türkçe kurslarına devam edebiliyor. Erkekler de akşam Türkçe kurslarına katılıyor. Hafta sonu üniversite öğrencileri için hazırlık kursları açıyoruz. Bunun yanında İngilizce kurslarımız var. Kendine ait iş yeri açmayı veya bunu evde kendi başına yapmayı düşünen kadın veya erkek herkese kapımız açık. ” diye konuştu.

Toplum Merkezlerinde çalışan gönüllülerin erin olduğuna dikkati çeken Yağcıoğlu, “Merkezlerimizde gönüllülük faaliyetleri de yürütüyoruz. Türkiyeli, Suriyeli, Afganlı, Koreli 100'e yakın, merkezimizde aktif olarak bizimle beraber olan gönüllümüz var. ” ifadelerini kullandı.

İstanbul'da Kızılay'ın biri Bağcılar diğeri Sultanbeyli'de olmak üzere 2 Toplum Merkezi olduğunu dile getiren Yağcıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye genelinde, Kızılay'ın Toplum Merkezlerinden faydalanan kişi sayısına baktığımızda, kurulduğumuz 2015 yılından bu yana yaklaşık 432 bin kişiye ulaştık. Sultanbeyli Merkezimiz'den de 120 bin kişi faydalandı. Türkiye'de hizmet almak isteyen mülteci ya da Türk vatandaşı herkese merkezlerimizin kapısı açık. Amacımız sosyal uyumu desteklemek. Birlikte bir şeyler yaşamadığınız sürece ortak yaşamayı öğrenemezsiniz diye düşünüyoruz. Çalışmalarımızı bu yönde yürütüyoruz. Meslek edindirme kursları sonrasında girişimcilik eğitimleri de vererek meslek edinmelerini sağlamaya çalışıyoruz. Bu noktada çok değerli dostluklar ediniyorlar. Kuaförlük atölyemizde biri Suriyeli diğeri Türk vatandaşımız iş yeri açmaya karar verdiler. ”

– Suriyeli sığınmacı ve Türk vatandaşlar bir arada

Toplum Merkezi'ndeki kursiyerlerden 22 yaşındaki Farah Alsekıh Taha, Suriye'de öğretmenlik yaptığını, ülkesindeki iç savaş nedeniyle Türkiye'ye ailesiyle sığındığını anlattı. Suriye'de halen yakın akrabalarının yaşadığını ve savaşta çok kayıplarının da olduğunu dile getiren Taha, İstanbul'da Toplum Merkezi'nde aldığı kursların kendisine çok fayda sağladığını söyledi. İstanbul'da gelecekte kendisine bir hayat kurmak istediğini ifade eden Taha, “İstanbul'da yaşamaktan mutluyum. Bu Toplum Merkezi'nde dil, dikiş nakış ve girişimcilik kurslarına katıldım. Şimdi Kızılay'da gönüllü olarak tercüman olarak da çalışıyorum. Okuluma da devam etmek istiyorum. Kızılay'da çalışmaya da devam etmek istiyorum. ” dedi.

Merkezdeki kursiyerlerden 33 yaşındaki 3 çocuk annesi Doha Khadem Alsroji de ailesiyle beraber Suriye'deki savaştan kaçarak Türkiye'ye geldiklerini söyledi. Alsroji, İstanbul'da 3,5 senedir yaşadıklarını belirterek, Suriye'de çocuklar ve kendilerinin çok zor günler geçirdiğini anlattı.

Alsroji şöyle konuştu:

“İstanbul'da Toplum Merkezi'nde Türkçe ve kuaförlük kursuna katıldım. Suriye'de de kuaförlük kurslarına katılmıştım. İstanbul'da da eğitim aldım ve kendime kuaför salonu açmak istiyorum. Eşim tornacı olarak çalışıyor. İstanbul'da yaşamaktan çok mutluyum. Toplum Merkezlerini kendi evim gibi hissediyorum ve memnunum. Suriyeli kadınların, çocukları için yaşamalarını istiyorum. Çocukları iyi bir yaşamı hak ediyor. ”

Türk kursiyerlerden 35 yaşındaki ortaokul mezunu Melek Demirkol ise Suriyeli sığınmacılarla beraber Toplum Merkezlerindeki kurslara katıldıklarını vurgulayarak, şunları söyledi:

“Toplum Merkezi'nde terzilik, dikiş, nakış ve KOSGEB'in girişimcilik kursuna devam ediyorum. İleride kendi iş yerimi açmayı ve kendi markamı yaratmayı istiyorum. Daha önce bir mağazada bilgi işlem bölümünde çalışıyordum. Eğitimlerimi aldıktan sonra kendi işimi kurmaya karar verdim. Kurs almadan önce işimi iyi yapan birisiydim ama çok cesaretli değildim. Buradaki insanların hikayesini dinledikten, yabancı bir ülkede gelip onların her şeyi sıfırdan başlamaya karar verdiklerini gördükten sonra, bana da cesaret geldi. Göçmenlerle beraber eğitim alıyoruz. Suriyeli vatandaşlarla 2 ay boyunca eğitim aldım. Onlarla kaynaştık ve hikayelerini dinledim. Suriyelilerle beraber çalışmayı da isterim. Gelecekte moda evi açmayı istiyorum. Tüm kadınlara da bu kurslara katılıp eğitim almalarını tavsiye ediyorum. Ev hanımı olarak gelip, cesaretle kendi işlerini kurmaya karar veriyorlar. ”

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?