Sendikalardan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Erbaş'a destek

ANKARA (AA) – Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, ramazan ayının ilk hutbesindeki ifadelerinden dolayı bazı kesimlerin hedef seçtiği Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'a destek vererek, "Fikrini değil Kur'an-ı Kerim'in hükmünü söylediği için Diyanet İşleri Başkanı'nı hedef alanlar bilmeli ki Ali Erbaş yalnız değildir. Küreselcilerin insanlık üzerindeki projesinin, finanse ettikleri kirli mühendisliğin karşısında, eşref-i mahlukat için Ali Erbaş'ın yanındayız." ifadesini kullandı.

Yalçın, Twitter hesabından, "#AliErbasyalnızdeğildir" başlıklı etiketle yaptığı paylaşımda, Diyanet İşleri Başkanı'nı hedef alan sözlere ve girişimlere tepki gösterdi.

Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın, "Fikrini değil Kur'an-ı Kerim'in hükmünü söylediği için Diyanet İşleri Başkanını hedef alanlar bilmeli ki; #AliErbasyalnızdeğildir. Küreselcilerin insanlık üzerindeki projesinin, finanse ettikleri kirli mühendisliğin karşısında, eşref-i mahlukat için @DIBAliErbas'ın yanındayız." değerlendirmesinde bulundu.

Diyanet-Sen Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar da yaptığı yazılı açıklamada, "Diyanet İşleri Başkanlığımız ülkemizin en köklü ve saygın kuruluşlarından birisidir." ifadesini kullandı.

Diyanet-Sen olarak dün olduğu gibi bugün de ümmet coğrafyasına hizmet eden, mazlumların, çaresizlerin imdadına yetişen, iman ve hakikat ölçülerini her alanda ve herkese hatırlatmaya çalışan Diyanet İşleri Başkanlığına ve onun başkanına yapılan acımasız saldırılara karşı olduklarını tek dil ve söylemle dünyaya haykırdıklarını ifade eden Bayraktutar, şunları kaydetti:

"Kurumumuzun saygıdeğer başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'ın cuma hutbesinde İslam'ın en temel yasaklarından birisi olan zina ve eşcinselliğin Kur'an'da lanetlendiğini söylemesinden dolayı sözde İnsan Hakları Derneği tarafından suç duyurusunda bulunulmasını kınıyor, Diyanet İşleri Başkanımızın yanında olduğumuzun bilinmesini istiyoruz."

Bayraktutar, "Diyanet İşleri Başkanımızın yanında olduğumuzun bilinmesini istiyoruz. Diyanet İşleri Başkanlığımız ülkemizin en köklü ve saygın kuruluşlarından birisidir. İslam'ın en temel yasaklarından olan zina ve eşcinselliğin Kur'an'da lanetlendiğini Diyanet İşleri Başkanımız söylemeyecek de kim söyleyecek? Zinanın ve eşcinselliğin zararları ortadayken, insan hakları bahane edilerek bunun söylenmesine bile tahammül edilememesi neyin şımarıklığı ve azgınlığıdır. Herkes tarafından bilinmektedir ki sigara sağlığa zararlıdır. Birilerinin sigara içmesi sigaranın sağlığa zararlı olduğu gerçeğini değiştirmez. Sigara sağlığa zararsızdır da diyemezler. Zinanın, eşcinselliğin ferdi ve toplumsal zararları ortadayken, birileri zina yapıyor diye bunu normal görmemizi bizden kimse beklemesin. Kanunda bu yaptığınız suç olmayabilir, ancak bunun zararları ortadayken siz rahatsız oluyorsunuz diye başımızı kuma gömmeyeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

– "Toplum yapımıza uygun düzenlemeler yapılmalı"

Mehmet Bayraktutar, zina ve eşcinselliğin ferdi ve toplumsal zararları ortadayken bazı sözleşmelerle bunların suç olmaktan çıkarılması ve ülkenin de bu sözleşmelere taraf olmasının toplumda onarılması zor zararlar açacağını belirtti.

Bu kişilerin, Kur'an'da bunlarla ilgili ayetlerin söylenmesine bile tahammül edememesinin bu sözleşmelerden aldıkları güç ile olduğunu kaydeden Bayraktutar, "Yine bu güç iledir ki Türkiye'nin bu konuda en yetkili kişisi Diyanet İşleri Başkanı'nın yaptıklarının zararlarını söylemesinden dolayı onun hakkında suç duyurusunda bulunma ve görevden alınmasını talep etme cüretini gösterebiliyorlar. Devlet yetkililerimizi, toplum yapımızı dinamitleyen bu tür sözleşmelere imza atmak yerine kendi toplum yapımıza uyan düzenlemeler yapmaya davet ediyoruz." ifadesini kullandı.

– "Diyanet ümmet coğrafyası için tek umuttur"

Diyanetin ümmet coğrafyası için tek umut olduğunun altını çizen Mehmet Bayraktutar, açıklamasında şunları kaydetti:

"Bu umut biterse dünya coğrafyasındaki mazlumlar çaresizliğe itilir. Vicdan yoksunu, inanç yoksunu bir millet olmaya doğru adım adım kayarız. Ne refahtan bahseden bir millet oluruz ne de ezanı Kur'an-ı dinleyebilen bir millet oluruz. Bağımsızlığımızın sembolleri tek tek ellerimizden kayar gider. Türkiye adına aydınlık yarınlardan bahsedebilmek için bizim bir ve bütün olmamız gerekir. Dillerinden kin dökülenlerin Diyanete dair tek bir olumlu cümle kurmayanların, Diyanetin kucaklayıcı, yapıcı, aydınlatıcı ve aydınlık yüzünü görmeleri de imkansızdır. Vatanlarını yabancılara şikayet edenler bilmelidir ki 'Vatanlarını yaşanmaz bilenler, vatanlarını yaşanmaz kılanlardır."

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?