“Osmanlı okçusunun ok atma rekoru hala kırılamadı”

İSTANBUL (AA) – SALİHA ÖZDEMİR – Küratör Mehmet Lütfi Şen, “Osmanlı okçusunun kırdığı 846 metre ok atma rekoru bugün hala kırılabilmiş değil. Bugün bu mesafede ok atacak, Osmanlının yaptığı gibi bir sistem de yok.” dedi.

Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Okçular Vakfı’nca düzenlenen “Kemankeş Türk Okçuluğu” sergisi hakkında AA muhabirine açıklamada bulunan sergi küratörü Şen, sergide yer alan eserlerin Atatürk Kitaplığı, İstanbul Fetih Cemiyeti, Galeri Kalem Güzeli, Naim Arnas, Mehmet Çebi, Yaşar Burak Uslu, Ahmet Serdar İnanmış, Ercan Özek ve Barış Topçu’nun koleksiyonlarından temin edildiğini anlattı.

Şen, şöyle konuştu:

“Kemankeş, Osmanlı döneminde savaşlarda ok atan askerlere deniyor. Biz de sergimizde, savaşlarda ok atarak bize bu medeniyeti kazandıran, dakikada 25-30 ok atan okçularımızı anmak için sergiye bu adı verdik.”

Okçular Vakfı’nın, dünyanın bilinen en eski okçuluk spor müessesesi olduğuna dikkati çeken Şen, vakfın bulunduğu alanın İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet’in okun en doğru uçacağı yer olarak tespit etmesi üzerine satın aldığını kaydetti.

Şen, “O tarihte, dünyada spor müessesesi olarak müesseseleşmiş başka bir yer yok. İngilizler bizden 100 yıl sonra yapıyor.” diyerek şu değerlendirmeyi yaptı:

“Yeryüzünde okçuluğu en muazzam, kaliteli ve üst seviyede yapan Osmanlı’dır. En iyi yayı Osmanlı yapmış, küçük ama etkisi çok büyük yaylar yapmış. Okçuluğu aynı zamanda Osmanlı medeniyetimizin en incelmiş noktası diye düşünüyorum. Osmanlı oku, yayı ve ok atma stili bugünkü nanoteknoloji gibi bir şey. Bugünkü en gelişmiş füze sistemleri gibi düşünülerek yapılmış bir sistem, inanılmaz bir matematik, işçilik ve felsefe var.”

Osmanlı dönemine ait orijinal ok malzemelerini bir arada görmenin zorluğuna işaret eden Şen, sergiyi kısa sürede hazırladıkları halde koleksiyonerlerin cömertliği ile bütün boyutlarıyla ele aldıklarını ifade etti.

Şen, sergide güncel ok yapımını da ziyaretçilere aktardıklarını belirterek, şu bilgileri verdi:

“Sergimizin ekspertizi Ahmet Serdar İnanmış’ın güncel ok yapım malzemelerini de sergiliyoruz. Bir okun nasıl yapılacağını onun koleksiyonlarıyla aktarıyoruz. Ayrıca, Okmeydanı’nda atölyesi bulunan yay ustası Ercan Özek’in ok yapma aşamalarını bir video ile izleyiciye sunuyoruz sergide.”

– “Rekor 846 metre”

Sergide Fetih Cemiyeti’nden temin edilen “Kemankeş Sicil Defteri”nin de yer aldığını vurgulayan Şen, “Sicil defterinde kim kaç metreye ok atmış not edilmiş. Sergiyi ziyaret edenlerin tavana bakması gerekiyor. Tavanda o dönem İngiliz, Japon ve Türk okçunun ok mesafesini işledik. Osmanlı okçusunun kırdığı 846 metre ok atma rekoru bugün hala kırılabilmiş değil. Bugün bu mesafede ok atacak, Osmanlının yaptığı gibi bir sistem de yok.” dedi.

– “250 yıl önce yapılmış yaylarda, oklarda milim şaşma yok”

Şen, sergideki Osmanlı okları ve yaylarının 250 yıl önce yapılmış olduğu bilgisini aktararak, şunlara dikkati çekti:

“Sergiye gelenler dikkat etsinler ki, Osmanlı oklarında nokta sapma yok. Sırrı yapım teknolojisinde gizli, bir ok en az 5-10 yıl bekleyen ağaçlardan yapılıyor. 50-100 yıl bekleyen ağaçlardan da yapıldığı rivayet ediliyor. Bir Osmanlı yayı mesela 200 yıl kullanılıyor, yapım aşaması 250 yıl önce gerçekleşmiş yaylar var bu sergide, milim şaşma, bozulma yok.”

Osmanlı’nın ok yapımında Hindistan bölgesinde yetişen bakkam ağacının kullanıldığına değinen Şen, “Bu ağaç yeryüzündeki titreşimleri en fazla emen ağaç, o rekorlar böyle kırılıyor. Dünyanın virtüöz kemancılarının kemanı da bu ağaçtandır. Artık alımı satımı bütün dünyada yasaklanmış, nadirattan bir ağaç. Osmanlı dehasını göstermek için işlenmiş bir numunesini sergiliyoruz.” şeklinde konuştu.

– “Selçuklu ok kuburu dünyada ilk kez gün ışığına çıkıyor”

Şen, sergide birçok ilkin ziyaretçilerle buluştuğunun altını çizerek, şunları dile getirdi:

“Şu ana kadar kitaplarda tarifi, anlatımı olan, akademik makalelerde tarif edilen, hiç kimsenin görmediği bir eserimiz de var, o da Selçukluların atlarının terkisine bağladıkları yedek ok kuburu. Bu kubur dünyada ilk kez bu sergide gün ışığına çıkmış oldu. Eseri, İBB Kütüphane ve Müzeler Müdürlüğü koleksiyonundan temin ettik.”

Okçular Vakfı Başkanı Ali Haydar Yıldız, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Kültür AŞ Genel Müdürü Nevzat Kütük, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mevlüt Bulut’a sergiye destekleri için teşekkür eden Şen, şu açıklamayı yaptı:

“Vakfın Genel Sekreteri Mehmet Erdoğan Bey ile gece gündüz çalışarak sergiyi hazırladık. Serginin tasarımlarını birlikte yaptığımız Abdüsselam Ferşatoğlu ve bütün araştırmalarımızı yapan Güldane Çolak’a çok teşekkür ederim. Sergide Osmanlı’nın okçulukta ulaştığı zirveyi izleyiciye aktarmak için herkes büyük emek harcadı.”

Şen, “Dünyanın en iyi ok müzesini de bir gün inşallah burada kurmuş oluruz.” dileğinde bulunarak, sözlerini “Vakıf başkanımız da bunu arzu ediyor. Maalesef bizim okçularımız bugün Japonya’ya, İngiltere’ye, Kore gibi ülkelere ok görmeye gidiyor. Oysa dünyanın en iyi ok meydanında, burada Osmanlı dehasını sergilememiz lazım.” şeklinde tamamladı.

Sergi, 27 Temmuz’a kadar Okçular Vakfı’nda görülebilecek.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?