Önder İmam Hatipliler Derneği 57. Genel Kurulu

İSTANBUL (AA) – Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, günlük siyasette farklı düşünmek, farklı davranmak hatta seçimlerde farklı saflarda yer almanın bir yere kadar anlaşılır bir durum olduğunu belirterek, “Büyük Çamlıca Camisi başta olmak üzere doğrudan medeniyet davamızın sembolleriyle ilgili konularda ortaya konan yanlış tavırların hiçbir zaman izahı olamaz. ” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi'nde düzenlenen Önder İmam Hatipliler Derneği'nin 57. Genel Kurulu'nun açılışında yaptığı konuşmada, şayet dava yaşanmıyorsa, bu yöndeki gayretlerin neticeye ulaşmasının mümkün olmadığını söyledi.

İmam-ı Azam Ebu Hanifi'nin bal hikayesine değinen Erdoğan, şunları anlattı:

“Baldan başka bir şey yiyemeyen çocuğu, son çare olarak nasihat etmesi için İmam-ı Azam Hazretleri'ne getirirler. İmam-ı Azam kendisinden çocuğu için telkin isteyen anne babayı, 'Şimdi götürün 40 gün sonra getirin.' deyip gönderir. Anne, baba 40 gün sonra geldiklerinde İmam-ı Azam çocuğu karşısına alır ve 'Bundan sonra bal yeme evladım.' der. Ailesi şaşkın bir şekilde çocuğu alıp gider. Bir süre sonra babası yeniden İmam-ı Azam Hazretleri'nin yanına gelip 'Bir çift sözünle çocuğumuzu dertten kurtardın.' deyip, teşekkür eder. Ardından da 'Ama bu sözü niye ilk geldiğimizde değil de 40 gün sonra söyledin.' diye sorar. İmam-ı Azam Hazretleri şöyle cevap verir. 'Ben her öğünde bal yiyen birisiydim. Önce 40 gün bal yemeyerek, kendi nefsimi denedim. Baktım oluyor, sonra da çocuğa nasihat ettim.

Demek ki 'bal, bal' demekle ağız tatlanmıyor. Öyleyse bu nefsimizle yaşayacağız. Bizden önce kendi nefsimizle davamızı yaşayacağız ki çevremize örnek olabilelim, söylediğimize karşılık bulabilelim. Eğer 4 yıl imam hatip ortaokulunda, 4 yıl imam hatip lisesinde öğrendiklerimizi veya 3+4, 4+3 şeklinde 7 yıllık dönemler de oldu malum, bütün bunları bu şekilde yaşamış, şimdi ise Önder gibi kuruluşlarımızın ikliminde sahip olduğumuz değerleri yaşarsak, millete ve ümmete hayırlı insanlar haline gelebiliriz. Aksi takdirde ülkemizde ve dünyada milyonlarca örneğini gördüğümüz, söyledikleri ve yaşadıkları bir olmayan bir güruhun içinde kaybolur gideriz. ”

Son dönemde bu konuda kendi içlerinde de birtakım zafiyetler yaşandığını gördüğünü ifade eden Erdoğan, “Hem okuma ve öğrenme hem de okuduklarımızla amel etme konusunda çok daha sıkı bir uygulamanın içine girmemiz gerekiyor. Bu konuda diğer sivil toplum kuruluşlarımızla birlikte Önder'e de çok önemli görevler düşüyor. Sizlere güveniyorum, inşallah el birliğiyle medeniyet davamızı imam hatiplilerin öncülüğünde hep birlikte zirveye ulaştıracağız. ” diye konuştu.

– “Bambaşka mecralara yönelenler olduğunu üzüntüyle takip ediyoruz ”

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Son dönemde aslında en büyük medeniyet davamızda omuz omuza olmamız gerekirken, bambaşka mecralara yönelenler olduğunu üzüntüyle takip ediyoruz. Hatta bu kesim öyle bir savrulma yaşamış durumda ki Cumhuriyet döneminde ülkemize kazandırdığımız en büyük cami olan Büyük Çamlıca Camisi için dahi 'gereksiz' diyecek bir yere gelmiştir. Biz hayatımız boyunca siyasi rekabetle, kadim davamız yolunda verdiğimiz mücadeleyi, hep birbirinden ayrı tuttuk. Biz bu ülkede kimlerin camilerimizi ahır haline dönüştürdüğünü gayet iyi biliriz. Sadece şuracıkta, şu Fatih sınırları içinde, sur içinde 400'e yakın mescit kapatılmıştır. Kim? İşte bu malum CHP tarafından. Bunların bir kısmını biz yeniden inşa ve ihyaya başladık. Bunları onlar yaptı biliyoruz. Ama bunları kalkıp da 6 oka 7. bir ok ilave etmek suretiyle, oradan bir şeyler kapanlar bunu söylemeye gayret ederse kusura bakmasınlar herhalde milletim onlara gereken dersi, gerektiği yerde verecektir. ”

Günlük siyasette farklı düşünmek, farklı davranmak hatta seçimlerde farklı saflarda yer almanın bir yere kadar anlaşılır bir durum olduğunu ifade eden Erdoğan, “Ama Büyük Çamlıca Cami başta olmak üzere doğrudan medeniyet davamızın sembolleriyle ilgili konularda ortaya konan yanlış tavırların hiçbir zaman izahı olamaz. Bu şekilde davrananların tek parti devrinden beri mücadele ettiğimiz zihniyetle tamamen aynı kulvara girdikleri anlaşılıyor. Seçimlerde başlayan iş birliği, öyle anlaşılıyor ki hızla hayatın tüm alanlarına yayılıyor. Rabb'imden bu tür yanlış yollara sapanların akıllarını ve gönüllerini aydınlatmasını temenni ediyorum. ”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sözlerinin sonunda, genel kurulun hayırlı olmasını diledi.

(Bitti)

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?