Milli Eğitim Bakanı Selçuk, canlı yayında soruları yanıtladı: (3)

İSTANBUL (AA) – Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, öğretmen atamalarıyla ilgili kurum ve kuruluşlar ile Hazine ve Maliye Bakanlığıyla çalışmaların ve görüşmelerin sürdüğünü, neticelendiği dakika bunu paylaşacaklarını söyledi.

CNN Türk'te yayınlanan "Ne oluyor?" programına katılan Selçuk, gazeteciler Hakan Çelik ve Göksu Öngören Özgür'ün gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Türkiye'nin eğitim konusunda Tanzimat'tan beri bir arayış içerisinde olduğunu ve bunu sürdürdüğünü dile getiren Selçuk, eğitimde herhangi bir ülkeyi model almanın söz konusu olmadığını, her ülkenin kendi özgün modelini üretmesi gerektiğini, Türkiye'nin de bu anlamda 2018'de 2023 Vizyon Belgesi'ni ortaya koyduğunu ve bunu adım adım uyguladıklarını anlattı.

Geçen günlerde açık öğretimle ilgili sosyal medya duyurusu yaptığını anımsatan Selçuk, şöyle konuştu:

"5-6 Aralık 2020'de yapılması gereken sınavlar vardı ve bunları o dönemde yüz yüze yapıp da bir riske girmek istemedik, erteledik. 25 Şubat'ta birinci dönemin sınavlarını çevrim içi yapacağız. 25 Mart'ta ikinci dönem ve ilerleyen süreçte üçüncü dönem sınavları olacak. Bunların hepsi çevrim içi olacak. Üçüncü dönem sınavları e-sınav salonlarımızda çevrim içi olacak. Artık uluslararası güvenlik standartları çerçevesinde kendi e-sınav merkezlerimizi kurduk. Buralarda çocuklarımız güvenli bir şekilde sınav olabilirler. Bu sınavlara yaklaşık 1 milyon 75 bin civarında öğrencimiz katılıyor. Bunun içerisinde ortaokullar, meslek liseleri, imam hatip liseleri ya da genel Anadolu liseleri ve açık öğretim liseleriyle ilgili farklı gruplardan öğrencilerimiz var."

"Uzaktan eğitim süreci açık öğretim liselerine talebi artırdı mı?" sorusu üzerine Selçuk, "Aslında 4+4+4'ten sonra açık öğretimle ilgili lise kısmında özellikle kısmi artış oldu. Çok farklı liselerden açık öğretime bir kayma oldu ama çok dramatik bir artıştan tabii ki söz etmiyoruz." dedi.

Bakan Selçuk, açık öğretimin yapısal olarak dönüşme zamanının geldiğini, sadece kitaptan hazırlanıp yılda birkaç kere yüz yüze sınava girilen durumdan EBA'nın içeriği ve televizyonlardan yararlanılabilecek, dijital destek alınabilecek bir açık öğretime doğru yürüdüklerini söyledi.

Öğrencilerin meslek seçimi ve meslek liselerine ilişkin değerlendirmeleri sorulan Selçuk, "Ziya Hoca olarak bu görevden ayrıldıktan sonra akılda 1-2 şey kalacaksa bir tanesi meslek liseleri olacak. Çünkü lisedeyken gençlerimizin istihdamla ilgili bazı ufukları görmelerini ve önceden bazı eğitimleri almalarını, üretime katılmalarını çok önemsiyorum. Meslek lisesine kendi isteğiyle başvuran öğrenci sayısı bu sene yüzde 63 oranında arttı. Bu gerçekten büyük bir artış ve ilk defa yüzde 1'lik dilimden meslek liseleri öğrenci almaya başladı. Savunma sanayiinin lisesi, yeni açtığımız elektrikli otomobil veya diğer birçok lise gibi. Bütün öğrencilerimizi üniversiteye kadar bekletmek değil de liseden itibaren mesleklerle ilgili birtakım tercihleri, seçimleri oluşturmamız lazım ama sahici olmalı. Bir şekilde meslek lisesi adını koymak yetmiyor, ihtiyacı karşılaması gerekiyor." diye konuştu.

– "Tasarım beceri atölyeleri bütüncül eğitimin ilacı"

Milli Eğitim Bakanı Selçuk, çocukların kağıt kalem üzerinden eğitim aldıklarını belirterek, şöyle devam etti:

"Fakat insanın yaradılışı gereği duygusal, düşünsel ve fiziki olarak bütüncül bir eğitim alması gerekiyor. Tasarım beceri atölyeleri tam da bunun ilacı. Okul öncesinde çocuklar drama, sanat ve robotik atölyesini görmeli, bir şekilde satrançla veya başka şeyle ilgilenmeli. İlkokulda, ortaokulda, lisede şu anda 10 bin civarında atölye açtık, bunun asgari 100 bin civarında olması gerekiyor. Her öğrenci okul öncesinde, ilkokul, ortaokul, lisede binlerce kez deneyim yaşayacak. Hangi işe, mesleğe yatkın olduğunu somut olarak görecek. Bunu tasarım beceri atölyelerinde görüyoruz. Onun için çok hızlı bir şekilde artıyor ama daha çok yolumuz var. Öğretmenlerimiz atölye eğitimlerini verebilmek için sertifika alıyorlar. Masal Anlatıcılığı Sertifikası diye bir sertifika var. Türk masallarının, Anadolu masallarının çok önemli olduğunu düşünüyorum. O yüzden de yüzlerce kitap, video ürettik. Otomasyon, robotik, drama ilgili vesaire 100 binlerce öğretmenimiz eğitim alıyorlar."

Almanya'da mesleki eğitim kurumlarının yüzde 85, Türkiye'de ise yüzde 5 civarının özel sektörün olduğunu kaydeden Selçuk, bu konuda özel sektörün daha çok katkısına ve özellikle mesleki eğitim merkezlerinin desteklenmesine ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Selçuk, müzik eğitiminde yaptıkları çalışmalara ilişkin şunları anlattı:

"Müfredatın nitelikli bir şekilde işlenebilmesi için nasıl işleneceğini gösteren bir video kütüphanesi hazırlıyoruz, bitmek üzere, belki 1 ay içinde bitecek. Ayrıca çocuklar için bir dijital klavye cep telefonundan da başka yerlerden de kullanılabilir. Müzik eğitimi için kullanabileceğimiz böyle bir çalışmamız var, o da bitmek üzere. Netice itibarıyla çocuklara somut olarak uygulama ortamı vermemiz ve deneyimlerini geliştirmemiz lazım. Burada öğretim programlarıyla ilgili sorunlarımız ama çok ciddi sorunlarımız yok, uygulamada problemlerimiz var. O problemleri aşmak için de çeşitli üniversitelerimizden uzmanlarla akademisyenlerle müzik öğretinin niteliğini artırma çalışması 1,5 senedir sürüyor. Bununla ilgili hatta özel bir enstrüman tasarımı da yapıyoruz. Bunu hiç açıklamadık. Bu çocukların yaş gruplarına göre, kendi fiziksel yapılarına uygun, bizim kendi öz ses dağarcığımızı da dikkate alan bir çalgıyı ilgili alanın uzmanları pilot çalışma olarak bitirdiler, şu anda testleri yapılıyor.

– "Öğretmen atamaları neticelendiği dakika paylaşırız"

Öğretmen atamalarıyla ilgili beklentilerin sorulması üzerine Selçuk, son 5-6 seneye bakıldığında atamaların farklı tarihlerde açıklandığı, Bakanlığın bu konuda tek başına karar alma durumunda olmadığını, bunun genel mali politikalarla ve bütçe disipliniyle ilgili bir konu olduğunu söyledi.

Milli Eğitim Bakanı Selçuk, "Öğretmen atamalarıyla ilgili kurum ve kuruluşlar ile Maliye Bakanlığıyla çalışmalarımız, görüşmelerimiz sürüyor. Neticelendiği gün değil dakika bunu zaten paylaşırız." dedi.

2020'de 41 bin, 2019'da 40 bin civarında öğretmen alımı yaptıklarını hatırlatan Selçuk, "Dikkat edilirse kamudaki kadroların en fazlasını hep Milli Eğitim alıyor. Yine öyle olacağı konusunda Türkiye'nin bir teamülü var ancak bunun ne olacağının genel bütçe içerisinde bir karara bağlanması lazım. 'Hangi bakanlığa ne kadar kadro verilecek?' bunun kabinede belirlenmesi ve belirleme sonucunda bir genel açıklama yapılması gerekiyor. Çift ya da tek atama olacağı da burada belli olacak. Atamalar üzerinde epeydir çalıştığımız bir konu. Yakın zamanda bir çözüm üretmeyi elbette çok istiyorum. Arkadaşlarımız bu atamanın yüksek olmasını bekliyor. Çabamız şu yönde, daha çok öğretmen atanması noktasında gereken çalışmaları, hazırlıkları yapıyoruz." ifadelerini kullandı.

"Mülakatların salgın şartları ya da kışın yapılması durumunda her ilde yapılması mümkün olur mu?" sorusu üzerine Selçuk, mülakatların nasıl yapılacağının salgının durumuna bağlı olduğunu, belli dönemlerde kontrollü olarak yapabilecekleri mülakatların riskine bakacaklarını, bunu yüz yüze yapmaktan çekinmeyeceklerini, duruma göre de erteleyebileceklerini ifade etti.

– "Özel okul ücretlendirmelerini takip ediyoruz"

Bakan Selçuk, "Özel okullar ve özel eğitim kursları velinin isteğine bağlı olarak açılır mı?" sorusuna, "İlk fırsatta bu okullarının tamamının açılmasına yönelik gayretlerin sürmesi amaçlarımız dahilinde." yanıtını verdi.

Özel okul ücretlendirmelerine değinen Selçuk, "Okullar bu anlamda kendi tedbirlerini alıyorlar. Biz KDV konusunda tedbir aldık. Bu tedbir neticesinde KDV'yle ilgili bir düşürme söz konusu oldu. Özel okullar velileriyle de irtibat halinde. Biz de bunları okul okul takip ediyoruz. 'Hangi okulda ne kadar indirim yapıldı, hangi önlemler alındı?' elimizde liste var. Şunu unutmamak lazım. Bir özel okuldaki öğretmenin faaliyeti saat saat devam ediyor. Vazifeleri devam ettiği için okulun bütçesiyle ilgili büyük oranda bir değişiklik ortaya çıkmıyor. Yemekle servisle ilgili bazı konularda harcanmayan bütçeler var. Özel okullar da bunları dikkate alarak kendi tedbirlerini alıyorlar. Hem KDV indirimi hem de ücretler konusunda Türkiye'deki çeşitli derneklerin temsilcileriyle en geç ayda bir kere görüşmeler yapıyoruz. Sahadaki izlenimler ediniliyor. Ona göre de dernek temsilcileriyle beraber bu kararları almaya çalışıyoruz."

Geçen hafta yapılan bayrak töreninin hatırlatılması üzerine Selçuk, İstiklal Marşı'nın bir çocuğun ve bu ülkenin vatandaşının hayatında son derece ciddi bir yeri olduğunu belirterek, çocukların bunu hissetmesini, evlerin balkonlarından yaşamalarını, okulların hoparlörlerinden okunan İstiklal Marşı'na iştirak etmelerini önemsediklerinin altını çizdi.

– Okulların depreme hazırlanması

Milli Eğitim Bakanı Selçuk, "Okulların ne kadarı depreme hazır?" sorusunu üzerine, bu konuda çok hassas olduklarını, belirli bir yaşın üstünde ya da riskli olduğunu düşündükleri tüm okulları üniversiteler, özel sektör ve çeşitli kuruluşlarla iş birliği içerisinde deprem kuşağında olan okullardan başlamak üzere binanın durumuna göre yıktıklarını ya da güçlendirdiklerini anlattı.

Bu konuya şimdi daha da hızlandırdıklarına işaret eden Selçuk, "Dünya Bankası projesiyle de depremle ilgili güçlendirme çalışmaları için bir dış kaynak bulduk. Bu kaynak da kullanılmaya başlandı. Önümüzdeki süreçte TOKİ'yle de iş birliği içerisinde bu okullarımızın yapılması, güçlendirme çalışmalarının sürdürülmesi bizim şu andaki ana mesaimiz. Cumhurbaşkanımızın bu konuyla ilgili özellikle İstanbul gibi belli illerde talimatı var. Depremle ilgili okulların hem milli bütçeden hem bağışlar gibi desteklerle bir an önce yapılması konusunda çalışmalarımız sürüyor." diye konuştu.

"Yıkılan okullar farklı bir amaçla herhangi bir faaliyete tahsis edilmiyor değil mi?" sorusunu ise Selçuk, "Mevzuat gereği olmaz zaten. 'Bakanlık olarak bunu farklı amaçlar kullanayım', bunu söyleyemem. Orası okul olarak yapılmak zorunda." diye cevapladı.

(Bitti)

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?