Merkez Bankası Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti yayımlandı: (2)

İSTANBUL (AA) – Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetinde, "Kurul, 2021 yılsonu tahmin hedefini dikkate alarak, enflasyonda kalıcı düşüşe ve fiyat istikrarına işaret eden güçlü göstergeler oluşana kadar sıkı para politikası duruşunun kararlılıkla uzun bir müddet sürdürülmesine karar vermiştir." ifadelerine yer verildi.

Kurulun 21 Ocak'taki toplantısına ilişkin yayımlanan özette, ekonominin döngüsel durumuna ilişkin çıktı açığı göstergelerini değerlendiren Kurulun işsizlik ve turizmin sınırlayıcı etkisine rağmen, güçlü kredi ivmesinin birikimli etkilerine ve dış talebe bağlı olarak son çeyrekte toplam talep koşullarının enflasyonist düzeylerde seyrettiğine kanaat getirdiği belirtildi.

Anılan dönemde iktisadi faaliyetin döngüsel olarak zirve noktasına ulaştığı ve yılın ilk çeyreğindeki yavaşlamayla eğilimine yakınsamaya başladığının değerlendirildiği ifade edilen özette, "Bazı Kurul üyeleri, ilk çeyrekteki yavaşlamanın büyük ölçüde salgına bağlı kısıtlamalardan olumsuz etkilenen sektörlerden kaynaklandığını ve para politikasındaki sıkılaşmanın etkilerinin henüz yeterince hissedilmediğini belirtmiştir. Bu kapsamda, önümüzdeki dönemde kademeli olarak zayıflayacak olmakla birlikte, ilk çeyrek genelinde talep yönlü enflasyonist etkilerin varlığını sürdürdüğü değerlendirmesi yapılmıştır" ifadelerine yer verildi.

Özette, salgın döneminde sağlanan yüksek kredi büyümesinin birikimli etkileriyle güç kazanan iç talebin cari işlemler dengesi üzerindeki olumsuz etkisinin devam ettiği bildirildi.

Son dönemde artış gösteren vaka sayılarına bağlı olarak özellikle Avrupa ülkelerinde iktisadi faaliyet yavaşlamakla birlikte, salgın kısıtlamalarının imalat sanayi faaliyetini kapsamıyor olmasının ihracat görünümünü desteklediği aktarılan özette, ithalat talebinde kısmi bir yavaşlama gözlenirken, altın ithalatı tarihsel ortalamaların üzerindeki seyrini koruduğu ifade edildi,

Özette, kurulun yurt içi yerleşiklerin dolarizasyon eğiliminin dış dengeye yansımalarını değerlendirirken, altın ticaretine ilişkin dinamikleri tartıştığı kaydedildi.

Finansal koşullardaki sıkılaşmayla birlikte son dönemde kredi büyümesi yavaşlamaya başladığı vurgulanan özette, şu ifadelere yer verildi. "Dış denge ve enflasyona yansımaları bakımından kredi kompozisyonuna ayrı bir önem atfeden Kurul, dört haftalık eğilimlerle bireysel kredilerde gözlenen yavaşlamayı olumlu değerlendirmiştir. Kredilerdeki yavaşlamanın iç talep ve ithalatı sınırlayıcı etkisinin önümüzdeki dönemde daha belirgin hale gelmesi beklenmektedir. Kurul, iktisadi faaliyetteki toparlanmanın sürekliliği ve finansal istikrar açısından cari işlemler dengesindeki seyrin önemine bir kez daha dikkat çekmiştir.

Salgına bağlı kısıtlamalar işgücü piyasası üzerinde etkili olmaktadır. Ekim döneminde mevsimsellikten arındırılmış toplam ve tarım dışı işsizlik oranları bir önceki döneme göre 0,1’er puan artarak sırasıyla yüzde 12,9 ve yüzde 14,9 olmuştur. Tarım dışı istihdam yatay seyrederken, salgının etkileri sektörler itibarıyla oldukça farklılaşmaktadır. Konaklama ve yiyecek hizmetleri başta olmak üzere kısıtlamalardan daha olumsuz etkilenen hizmet sektörlerinde istihdam gerilerken, faaliyetin devam ettiği bilgi ve iletişim ile ulaştırma ve depolama sektörlerinde istihdam artışı sürmektedir. İhracattaki artış eğiliminin desteklediği sanayi sektörü istihdamı da bu dönemde olumlu ayrışmaktadır. "

-"Sıkı parasal duruş; enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve finansal piyasa gelişmeleri bağlamında dışsal ve geçici oynaklıklara karşı önemli bir tampon işlevi görecektir"

Özette, kurulun para politikası kararlarının, enflasyon hedeflemesi rejimi çerçevesinde, fiyat istikrarı önceliğiyle alınacağını tekrar vurguladığı belirtildi.

Para politikası duruşunun enflasyon görünümüne yönelik yukarı yönlü riskler dikkate alınarak, temkinli bir yaklaşımla enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesi ve fiyat istikrarı hedefine ulaşılması odağında belirleneceği ifade edilen özette, "İç talep koşulları, döviz kuru başta olmak üzere birikimli maliyet etkileri, uluslararası gıda ve diğer emtia fiyatlarındaki yükseliş ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler, fiyatlama davranışları ve enflasyon görünümünü olumsuz etkilemeye devam etmektedir. Kasım ve Aralık PPK toplantılarında gerçekleştirilen güçlü parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkilerinin daha belirgin hale gelmesi beklenmekte, böylelikle enflasyon üzerinde etkili olan talep ve maliyet unsurlarının kademeli olarak zayıflayacağı öngörülmektedir." değerlendirmesine yer verildi.

Öte yandan, uluslararası emtia fiyatlarındaki gelişmelerin bazı sektörlerde belirginleşen arz kısıtları ile gerçekleştirilen ücret ve yönetilen fiyat ayarlamaları, orta vadeli enflasyon görünümü üzerindeki önemini koruduğu aktarılan özette, kredilerdeki yavaşlamanın gecikmeli etkilerinin önümüzdeki dönemde belirginleşmesi beklenmekle birlikte, kısa vadede oldukça etkili olan arz yönlü enflasyonist unsurlar nedeniyle yıllık enflasyonun birkaç ay daha yukarı yönlü seyredebileceğinin değerlendirildiği ifade edildi.

Özette, asgari ücretin özellikle hizmet fiyatları kanalıyla oluşturacağı ilave enflasyon katılığının para politikasındaki sıkı duruşun geçmiş öngörülere kıyasla daha uzun bir süre korunmasını gerektiği dile getirildi.

Sıkı parasal duruşun enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve finansal piyasa gelişmeleri bağlamında dışsal ve geçici oynaklıklara karşı önemli bir tampon işlevi göreceği belirtilen özette, şunlar kaydedildi:

"Bu doğrultuda Kurul, 2021 yıl sonu tahmin hedefini dikkate alarak, enflasyonda kalıcı düşüşe ve fiyat istikrarına işaret eden güçlü göstergeler oluşana kadar sıkı para politikası duruşunun kararlılıkla uzun bir müddet sürdürülmesine karar vermiştir. Enflasyonda kalıcı düşüşe ve fiyat istikrarına işaret eden güçlü göstergeler kapsamında enflasyonun ana eğilimi ve fiyatlama davranışlarına ilişkin göstergeler, yayılım endeksleri, talep ve maliyet unsurları ve enflasyon beklentilerinin tahmin ufku içerisinde hedeflerle uyumu yakından izlenecektir. Gerekmesi durumunda ilave parasal sıkılaşma yapılacaktır.

İlave sıkılaştırma, mevcut verilerin yanı sıra, elde edilecek her türlü yeni verinin enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarında orta vadeli hedef patikasından sapma riskine işaret etmesi durumunda önden yapılacaktır. Sıkı para politikası duruşunun, fiyat istikrarını kalıcı olarak tesis etmesinin yanında, ülke risk primlerinin düşmesi, ters para ikamesinin başlaması, döviz rezervlerinin artış eğilimine girmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik ve finansal istikrarı olumlu etkileyeceği değerlendirilmiştir. Kurul, fiyat istikrarının sağlanması için, güçlü bir politika koordinasyonuyla tüm paydaşları içeren bütüncül bir makro politika bileşimine ihtiyaç bulunduğu değerlendirmesini yinelemiştir. TCMB karar alma süreçlerinde orta vadeli bir perspektifle, enflasyonu etkileyen tüm unsurları ve bu unsurların etkileşimini temel alan bir analiz çerçevesi benimsemektedir. Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulanmalıdır."

(BİTTİ)

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?