Kudüslü Filistinliler İsrail yerel seçimlerini boykot etti

KUDÜS (AA) – İşgal altındaki Doğu Kudüs'te yaşayan Filistinlilerin ezici çoğunluğu, ülke genelinde yapılan belediye seçimlerini boykot etti.

İsrail basınında yer alan haberlere göre, ülke genelinde dün yapılan yerel seçimlerde sandıkların kapanmasının ardından yapılan sayılar sonucunda işgal altındaki Doğu Kudüs'te yaşayan Filistinlilerin sadece yüzde 2 ila 5 katılım sağladığı ortaya çıktı.

Ayrıca Kudüs'ün doğu ile batı yakalarında yaşayan Yahudiler ile Filistinlilerin toplam nüfusunda yer alan seçmenlerin de sadece yüzde 32'lik bir katılım sağlayarak, ülkedeki diğer kentlere kıyasla en düşük oranla sandık başına gittiği kaydedildi.

İsrail'e bağlı Kudüs Belediye Başkanlığı seçimlerinde yarışan adaylardan İsrail'in Kudüs Bakanı ve Başbakan Binyamin Netanyahu'ya yakınlığıyla bilinen Zeev Alkin öne çıkıyor.

Öte yandan İsrail polisi, işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Cebel el-Mukebbir bölgesinde oy sandıklarının kurulmasına karşı çıkan 4 Filistinliyi gözaltına aldı.

Seçmen sayısının bu yıl 6,6 milyona ulaştığı ülke genelinde her 4 yılda bir yapılan yerel ve genel seçimleri işgal altındaki Doğu Kudüs'te yaşayan Filistinliler ile yine işgal altındaki Golan Tepeleri'ndeki Suriyeli Dürzi Araplar boykot ediyor.

– “İsrail işgaline onay ” anlamına geldiği gerekçesiyle oy vermiyorlar

Doğu Kudüs'te bulunan Filistinlilerin büyük çoğunluğu, kentin 1967'de İsrail tarafından işgal edilmesinden bu yana yerel seçimlere katılmayı reddediyor.

Ayrıca, İsrail yasalarına göre kentin “daimi sakinleri ” vasfına sahip Filistinliler genel seçimlerde oy kullanamıyor. Yerel seçimlerde oy kullanma hakkına sahipler ancak belediye başkanlığına aday olamıyorlar.

İşgal altındaki Doğu Kudüs'ü müstakbel bağımsız Filistin devletinin başkenti olarak gören Filistinliler, seçimleri “İsrail işgaline onay ” anlamına geldiği gerekçesiyle boykot ediyor.

Müslümanların ilk kıblesi konumundaki Mescid-i Aksa'nın da içinde bulunduğu Doğu Kudüs ile Batı Şeria, 1967'den beri İsrail tarafından işgal altında tutuluyor.

İsrail verilerine göre Filistinliler, doğusuyla batısıyla Kudüs'ün nüfusunun yüzde 39'unu oluşturuyor.

Filistin resmi verilerine göre, işgal altındaki Doğu Kudüs'te 435 bin Filistinli yaşıyor. Bu Filistinlilerin bir kısmı işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Ayrım Duvarı'yla Batı Şeria tarafında kalan mahallelerinde ikamet ediyor.

Doğu Kudüs'te 200 binden fazla, Batı Şeria'da ise 400 bini aşkın Yahudi yerleşimci bulunuyor. Uluslararası hukuka göre buralardaki tüm Yahudi yerleşim birimleri yasa dışı kabul ediliyor.

– 14 bin Filistinli Doğu Kudüs'ten sürüldü

İsrail vatandaşlığı bulunmayan ancak İsrail makamlarının verdiği “Kudüs Kimlik Kartı ” ile şehirde sürekli ikamet izni olan Filistinlilerin, bu hakları çeşitli bahanelerle ellerinden alınabiliyor. Bu nedenle Doğu Kudüs'teki 300 binin üzerindeki Filistinli her an doğdukları şehirden sürülme korkusuyla yaşıyor.

Doğu Kudüs'teki Filistinlilerin, burada yaşamaya devam edebilmeleri için İsrail'in belirlediği bir dizi talebi yerine getirmeleri gerekiyor. İster yabancı bir ülke ister Batı Şeria olsun belli bir süre Doğu Kudüs'ün dışında yaşayan Filistinlilerin ikamet izinleri iptal edilerek şehre dönme hakları ellerinden alınıyor.

Doğu Kudüs'te ev yapmalarına izin verilmeyen Filistinliler, bu şekilde şehrin dışına çıkmaya zorlanırken, Kudüs dışında ikamet ettikleri tespit edilenlerin de bir daha şehre dönmeleri yasaklanıyor. Aile üyelerinden birinin İsrail'in “terör ” olarak nitelediği saldırılara karışması da tüm ailenin Kudüs'ten sürülme nedeni sayılıyor.

İsrailli insan hakları kuruluşu B'Tselem'in yayımladığı verilere göre, İsrail 1967'den bu yana 14 bin Filistinlinin ikamet iznini iptal ederek Doğu Kudüs dışına sürdü.

Buna karşı İsrail, dünyanın neresinde olursa olsun tüm Yahudileri İsrail'e gelerek Doğu Kudüs dahil istedikleri yere yerleşmeleri ve vatandaşlık almaları için teşvik ediyor.

– Filistinlilerin ev yapması engelleniyor

İsrail makamları bir yandan Yahudi yerleşim yerlerini genişletirken diğer taraftan da şehirdeki yerleşik Filistinli nüfusun yeni konut inşa etmesinin önüne engeller çıkararak izin vermiyor.

Bir Filistinlinin İsrailli belediyeden ev yapmak için izin almasının neredeyse imkansız olduğu şehirde, Filistinlilere ait 20 bin ev “ruhsatsız olduğu ” gerekçesiyle İsrail güçlerince yıkılma tehlikesi altında bulunuyor. Belediye ekipleri zaman zaman bu evleri yıkıyor ve yıkım masraflarını da Filistinlilere ödetiyor.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?