Konya fasulyesinde 53 bin tonluk rekolte beklentisi

KONYA (AA) – ABDULLAH DOĞAN – Türkiye'nin kuru fasulye yetiştiriciliğinde lider kenti olan ve ihtiyacın yüzde 25'ini tek başına karşılayan Konya'da hasatta sona gelindi.

Dünyada tarımsal faaliyetlere uygunluk açısından en önemli ovalardan biri konumundaki Konya Ovası, hububat başta olmak üzere şeker pancarı, yağlık ayçiçek, yemlik mısır ve kuru fasulye üretimiyle ön plana çıkıyor.

Türkiye'nin ekmeklik buğday üretiminin yaklaşık yüzde 13'ünün karşılandığı Konya, kuru fasulye üretiminde ilk sırada yer alıyor.

Çiftçinin en önemli gelir kaynağından biri olan ve 150 bin dekar arazide ekimi yapılan kuru fasulye, bu yıl 5-6 lira bandındaki fiyatı ve dekarında 350 kilogram verimiyle üreticisinin yüzünü güldürüyor.

Ziraat Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Prof. Dr. Süleyman Soylu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, fasulyeyi tarla bitkileri tarımı açısından çok önemsediklerini söyledi.

Fasulyenin hem gıda hem de toprağın verimliliğini sürdürebilmesi açısından değerli olduğuna işaret eden Soylu, şöyle konuştu:

"Konya Ovası, Türkiye'de fasulye üretiminde birinci sırada yer alıyor. Ülkede üretimin ise yüzde 25'ini tek başına karşılayan ovada dekarda Türkiye ortalamasının 100 kilogram kadar üzerinde üretim gerçekleşti. Dekarında 350-400 kilogram üretim var. Beklentimiz geçen yılın oranlarına yakın. Fasulyede yaklaşık 53 bin ton civarında rekolte bekliyoruz. Konya Ovası'nda, 150 bin dekar alanda üretim yapıldı. Ürün fiyatı bu yıl, daha iyi noktada. Son yıllara göre bu yıl biraz daha iyi fiyatlandı. Girdi maliyetlerine göre, bir nebze de olsa çiftçiyi rahatlattı."

– Geçmiş yıllara göre üretim azalıyor

Soylu, geçmiş yıllarda sulu tarıma alternatif bitkilerin girmesiyle çiftçilerin fasulye üretimini geri plana aldığını anlatarak, şöyle devam etti:

"Üretim alanında ve miktarında az da olsa düşme oldu. Yine de Konya Ovası, kuru fasulye üretiminde birinci sırada yer alıyor. Bölgemiz tarımı açısından fasulye oldukça önemli. Fasulye üretimi modern tarım teknikleri uygulamalarıyla yapılıyor. Damlama sulama sistemi ve kültürel işlemlerde tekniğine uygun şekilde yapıldığı için birim alan verimliliği de çok yüksek."

Soylu, fasulyenin mutlaka ekim nöbetinde yer almasını istediklerini altını çizerek, şunları kaydetti:

"Baklagiller insanlığın beslenmesinde oldukça önemli bir gıda. Yurt dışından getirilen fasulye yerine bu topraklarda üretilen ürünleri tüketmek istiyoruz. Bu açıdan da yerli ve milli üretim, gıda ürünleri milli tarım açısından son derece önemlidir. Özellikle sulu tarımda girdi maliyetleri de çok arttı. Fasulye, sulu koşullarda yetişiyor. Elektrik, gübre ve mazot fiyatlarındaki artış, üretime de yansıdı. Fiyatlarda kısmi de olsa az bir kımıldama, üreticiyi rahatlattı. Düşüncem fiyatların daha yüksek olması gerektiği. Fasulye ve nohut üretimine verilen devlet desteğinin bir miktar daha artması gerekiyor. Yerli üretimi ve üreticiyi destekleme zorundayız."

– Tarladan markete uzanan fiyat farkı üzüyor

Sarayönü ilçesi Gözlü Mahallesi'nde çiftçilik yapan Yavuz Gözlü ise bu yıl dekarından yaklaşık 500 kilogram verim elde ettiğini ifade ederek, "Yüksek verim yüzümüzü güldürdü. Girdi fiyatları yüksekti. Buna karşın yukarı yönlü fiyatlar nefes aldırdı. Tüketicinin de uygun fiyatla pazarda erişimini diliyorum. Tarladan ortalama 5,5 lira fiyatlandırılan fasulye, markette 14-15 liraya çıkıyor. Fiyat farkı tüketiciyi olduğu kadar yük altında ezilen üreticiyi de üzüyor." diye konuştu.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?