“Kırmızı olsun 5 lira fazla olsun”

İZMİR (AA) – EFSUN YILMAZ – İzmir’de Roman vatandaşların yaşadığı Tepecik semtinin terzisi Aynur Hiçyorulmazlar’ın elinden çıkan kıyafetler, 3-5 bin liraya Türkiye’nin her yerinden, hatta Avrupa’dan alıcı buluyor. Bu fiyata giysi alacak parası olmayanlar ise banka kredisi çekiyor ya da allı pullu Roman elbiselerini günlük kiralıyor.

Romanların şarkıları, dansları kadar ünlü olan kıyafetleri, Tepecik’in meşhur İşçiler Caddesi’ndeki “Terzi Aynur”un dükkanını renklendiriyor.

Boncuk, pul, ayna, payet ve taşların süslediği elbiseler, Türkiye’nin her yerinden Roman kadınlarını bu küçük dükkana çekiyor.

Kınası, nişanı, sünneti, düğünü olan Romanlar, “Terzi Aynur”da zevkine uygun bir kıyafet mutlaka buluyor, bunun için de en az 3 bin lira, hatta kırmızıysa daha fazla ödüyor.

Parayı denkleştiremeyenler de bir elbiseyi günlük 150-200 liraya kiralıyor, kız tarafı çok ısrar ederse kıyafetin parası banka kredisiyle karşılanıyor.

Terziliği küçük yaşlarda kendi çabasıyla öğrenen “Terzi Aynur” olarak tanınan Aynur Hiçyorulmazlar, kurduğu dernekte bu özel Roman kıyafetlerinin hazırlanmasını diğer kadınlara da öğretmeye hazırlanıyor.

– “Romanlar hazır kıyafet sevmez”

Aynur Hiçyorulmazlar, terziliğe 20 yıl önce başladığını, gazetelerden kalıp çıkarak dikiş öğrendiğini, bir süre sonra da Romanlar arasında üne kavuştuğunu anlattı.

Romanların sevdiği kıyafetleri iyi bildiğini, özellikle kına gecelerinde, düğünlerde kadınların tercih ettiği elbiseler diktiğini belirten Hiçyorulmazlar, yazın giyilecek elbiseleri kış aylarından itibaren hazırladığını dile getirdi.

Romanların en çok el işlemelerini sevdiğini ifade eden Hiçyorulmazlar, “Elbiseleri kırık ayna, taşlarla, pullarla, boncuklarla süslüyoruz. Bir elbisenin dikilmesi bazen 3-4 ay sürüyor. Fiyatları da 3 bin liradan başlıyor. Herkes alamıyor. Mahallemizde yaşayanlar hep gariban aileler, bazen ikinci el elbise kiralıyor, dönüşümlü giyiyorlar. Eğer kız tarafı çok ısrar ediyor ve erkek ailesine baskı yapıyorsa elbise için banka kredisi çekenler oluyor.” dedi.

– “İlla da kırmızı olsun”

“Tepecik bir tane, Tepecik’in üstüne bir mahalle yok. Allah razı olsun müşterim de çok. Kargoyla gönderiyorum. İstanbul, Bursa çok istiyor, Hollanda’ya özel kargolarla yolluyoruz, kıyafeti giydikten sonra geri gönderiyorlar. Orada da muhakkak Roman vatandaşlarımız var.” diyen Hiçyorulmazlar, giysilerin renginin günün anlamına göre değiştiğini söyledi.

Hiçyorulmazlar, “Kınalıklar kırmızı oluyor, üstünde işlemeler bulunuyor. Sünnet anneleri ise düz beyaz giyiyor. Kızların arkadaşları veya kız tarafının akrabaları ne renk isterse onu giyiyor. En çok kırmızı kınalık gidiyor çünkü işlemeleri çok, fiyatı da daha yüksek oluyor.” dedi.

Ünlü mağazaların vitrinlerinde bile Roman kıyafetleri gördüklerini aktaran Hiçyorulmazlar, Romanların ise hazır elbise sevmediklerini belirtti.

Hiçyorulmazlar, başkanlığını üstlendiği Roman Kadınlarını Kalkındırma ve Güzelleştirme Derneğinde dikiş öğretmeyi hedeflediğini söyledi.

Hiçyorulmazlar’ın iş yerine Örnekköy’den gelen ve elbise deneyen Neslihan Yüm, bir akrabasının düğünü için hazırlandığını, gerekirse borç para bulup elbiseyi satın alacağını dile getirdi.

Terziliği Hiçyorulmazlar’ın yanında öğrenen Nergiz Gençer ise Roman elbiselerinin kendisi için önemini şöyle özetledi:

“Bizim kıyafetlerimiz güzel, renkli. Evet biraz pahalı, satın alma gücü herkesin durumuna göre değişiyor. İşsizlik çok çünkü Romanların çoğu okumamış, okuyamamış. Biz de dikişe başlayacağız. Dışarıdaki kıyafetler güzel ama biz kendi kıyafetlerimizi giymek istiyoruz. Sonuçta, kırmızı olsun beş lira fazla olsun.”

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?