Kaybolmaya yüz tutmuş eşyaları geleceğe taşıyor

TUNCELİ (AA) – SİDAR CAN EREN – Tunceli'nin Ovacık ilçesinde yaşayan İbrahim Yalvaç, teknolojinin gelişmesiyle kaybolmaya yüz tutan tarım ve mutfak eşyaları ile yöresel giysileri, oluşturduğu koleksiyonda bir araya getirerek gelecek kuşaklara aktarıyor.

İlçenin Pulur Mahallesi'nde market işleten 2 çocuk babası 52 yaşındaki İbrahim Yalvaç, gençlik yıllarından itibaren köylerde kullanılan yöresel eşyalara meraklı olduğu için fırsat buldukça köyleri gezip bunlardan toplamaya başladı.

Köylülerden geçmişte kullanılan ve teknolojinin gelişmesiyle artık kullanılmayan tarım aletleri, mutfak eşyaları ile yöresel giysiler toplayan Yalvaç, daha sonra bunlarla evinin bir odasında koleksiyon oluşturdu.

İşinden arta kalan zamanlarını koleksiyonunu düzenlemekle geçiren Yalvaç'ın amacı, topladığı eski eşyaları gelecek kuşaklara aktararak unutulmamasını sağlamak.

İbrahim Yalvaç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, teknolojinin gelişmesiyle yöresel eşyaların eskisi gibi kullanılmadığını söyledi.

Yalvaç, koleksiyonun 30 yıllık bir çalışmanın sonunda ortaya çıktığını belirterek, “Bölgemizde kullanılan yöresel eşyaya gençlik yıllarımda ilgi duymaya başladım. Zamanla da ilçemizdeki köyleri gezerek insanlar tarafından kullanılmadığı için bir tarafa atılan eski tarım aletlerini ve mutfak eşyalarını bir araya getirmeye başladım. ” dedi.

  • Geçmişte kullanılan eşyayı geleceğe taşıyor

Eski yöresel eşyayı gelecek nesillere aktarmak istediğini anlatan Yalvaç, şunları dile getirdi:

“Koleksiyonumda yer alan malzemelerin herhangi bir parasal değeri yok ama evimde sergilediğim bu malzemelerin manevi değeri çok büyük. Bu malzemelere bakınca çocukluğum ve ailemin yaşadığı zorluklar aklıma geliyor, anılarım tazeleniyor. Koleksiyonu oluşturan eşyaler arasında daha çok insanların yokluk döneminde, günlük yaşamda kullandığı giyim malzemeleri ve mutfak eşyaları yer alıyor. ”

Yalvaç, teknolojik gelişmenin insan yaşamına bambaşka boyut kazandığına işaret ederek, “Yıllar önce imkanları olmayan insanlarımız çarık kullanıyordu. Şimdi ise çarığın yerini su geçirmez ayakkabılar aldı. O zamanlar çok fazla kar yağıyordu, insanlar hayvanların yününden kıl çorap yapıp onları giyerdi. Çizme veya bot yoktu. ” diye konuştu.

Köylerde yaşayan insanların geçmişte çok sıkıntı yaşadığını aktaran Yalvaç, şunları kaydetti:

“İnsanlarımız ayran üretiminde hayvan derisinden yapılan yayıkları kullanırdı. İnsan gücü o zamanlar daha ön plandaydı. Bugün ise elektrikle çalışan yayıklar var, ayran ve tereyağı üretimi daha kolay oluyor. Aynı şekilde elektriğin olmadığı geçmiş yıllarda ütüler köz ateşiyle çalışırdı. Şimdilerde ise elektrikle kolay çalışıyor ve elbiseler güzel ütüleniyor. “

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?