“Kavrulmuş Giresun fındığı kanser riski taşımıyor”

GİRESUN (AA) – ATAKAN ÇITLAK – Giresun Üniversitesinde (GRÜ) yapılan araştırmada, işlenmiş gıdalarda sıkça rastlanan ve karsinojenik bir madde olan “akrilamid “in Giresun kalite kavrulmuş fındığında düşük seviyelerde bulunduğu ve halk sağlığı açısından herhangi bir risk taşımayan bu ürünün güvenle tüketilebileceği belirlendi.

GRÜ Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yalçın Tepe ile Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Ayşegül Çebi öncülüğünde oluşturulan ekip, nişastalı gıda ürünlerinde kızartma, fırınlama ve kavurma gibi yüksek sıcaklıkta pişirme sırasında oluşan kimyasal akrilamid maddesinin, Giresun kalite fındığında da aynı işlemler uygulandığında ortaya çıkıp çıkmadığı konusunda araştırma yaptı.

Akademisyenler, yaklaşık yedi ay süren çalışma sonrası kavrulmuş Giresun fındığında karsinojenik bir madde olan akrilamid düzeyinin çok düşük olduğunu ve bunun halk sağlığı açısından risk teşkil etmediğini belirledi.

Doç. Dr. Çebi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kanserojen bir molekül olan akrilamidin, daha önce sanayide kullanılmasının yanında, ilk defa İsveç’de yapılan bir araştırmada karbonhidratça zengin gıdaların 120 derece üzerindeki sıcaklıklarda işlenmesi sonucunda da ortaya çıktığının belirlendiğini söyledi.

Kahve, patates kızartması, cips gibi yüksek ısıda pişirme işlemi uygulanan gıdalarda bu molekülün ortaya çıkabildiğine işaret eden Çebi, “Özellikle patates kızartması ve cipslerde bunun miktarı çok yüksektir. Aynı zamanda kavurma işleminin yapıldığı yiyeceklerde de akrilamidin oluşabildiği bilinmektedir. ” dedi.

Çebi, akrilamidin, deney hayvanları üzerinde yapılan çalışmalarda sinir sistemi, kas ve hormonal bezler üzerinde olumsuz etkiye sahip olduğunun tespit edildiğini vurgulayarak, bu maddenin aynı zamanda omurilik ve beyin bölgelerinde tümör oluşumuna, karaciğer ve deri kanserlerine yol açtığına işaret etti.

Gıdaların kavrulması, kızartılması ve fırınlanması sonucunda akrilamid oluşumunun belirlenmesinin tüm dünyada büyük yankı uyandırdığını kaydeden Çebi, “Son 10 yılda yapılan çalışmalar sonucunda akrilamidin oluşum mekanizması, sağlık üzerindeki olumsuz etkileri, akrilamid oluşumunu azaltma yolları üzerine çeşitli bulgular elde edilmiştir. ” diye konuştu.

Giresun kalite fındığında da kavurma işlemi sırasında akrilamidin oluşup oluşmadığının belirlenmesi amacıyla bir proje yürüttüklerini dile getiren Çebi, şöyle konuştu:

“Çalışmamızda, Giresun'un Keşap ilçesinden toplanan fındık örnekleri 130 derece, 150 derece, 170 derecede etüvde 15 ila 30'ar dakikalık sürelerle kavrulmuştur. Daha sonra paketlenip ölçüm yapılana dek buzdolabında saklanmıştır. Kavrulmuş fındık örneklerinin önce fotoğrafları çekilip renk analizleri yapıldı. Örnekler ekstraksiyon yapılarak akrilamid tayini gerçekleştirildi. Bulgulara göre, sıcaklık arttıkça renk analiz değerlerinde de uygun şekilde yükselme gözlenmiştir. “

– Kavrulmuş Giresun fındığında akrilamid düşük seviyede

Yapılan laboratuvar araştırmaları sonucu, Giresun fındığında, kanserojen etkisi bulunan akrilamid molekülünün düşük seviyede olduğunun belirlendiğini söyleyen Çebi, “Bu sonuçlar sanayide kullanılan fındık kavurma sıcaklıklarındaki fındıklarda akrilamid seviyesinin düşük düzeylerde olduğunu göstermektedir. ” ifadelerini kullandı.

Özellikle çocuklara sağlıklı beslenme adına kavrulmuş Giresun kalite fındığını tüketmelerini öneren Çebi, şunları aktardı:

“Pişirme işlemi sırasında ortaya çıkan zararlı gıdaları es geçerek, kavrulmuş fındık güvenli bir şekilde tüketilebilir. Özellikle de çocuklar, çünkü çocuklar hazır gıdaları tercih etmek istiyorlar. Onların gelişimi ve sağlıkları açısından yüksek pişirme işleminin yapıldığı gıdalar yerine fındık tüketmelerini sağlamak burada önemli. ”

Çebi, araştırmanın sonuçlarının hazırlıklarının sürdüğünü, kısa zaman içerisinde uluslararası dergilerde yayımlanacağını sözlerine ekledi.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?