Iğdır Tuz Dağı sağlık turizmine kazandırılacak

IĞDIR (AA) – BÜLENT MAVZER – Doğu Anadolu’nun en büyük tuz rezervlerinden olan ve özellikle solunum rahatsızlığına iyi geldiğine inanıldığı için birçok yerli ve yabancı turistin ilgi gösterdiği Iğdır’daki Tuzluca Tuz Dağı’nın sağlık turizmine kazandırılması hedefleniyor.

Kentin Tuzluca ilçesinde yer alan ve Hitit uygarlığından bu yana tuz üretilen Tuz Dağı, sunduğu doğal güzelliğin yanı sıra bazı solunum yolu hastalıklarına faydalı olduğuna inanıldığı için yerli ve yabancı turistlerce ziyaret ediliyor.

Tarihin birçok döneminde farklı medeniyetlerin tuz çıkardığı dağ, yapılan çalışmalar sonrası onlarca aracın seyahat edebileceği tünellerden oluşan bir labirenti andırıyor.

Türkiye’ye yaklaşık 200 yıl yetecek tuz rezervi olduğu tahmin edilen dağda üretilen sofra ve sanayi tuzu, Erzurum, Kars, Ağrı, Iğdır başta olmak üzere yurt içindeki çeşitli kentlere ve komşu ülkeler Gürcistan, Azerbaycan ve İran’a gönderiliyor.

Dağdan çıkarılan tuz, farklı alanlarda satışa sunulurken içindeki tüneller de sağlık turizmine hizmet ediyor.

Iğdır İl Kültür ve Turizm Müdürü Osman Engindeniz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçmişte birçok medeniyetin tuz ihtiyacının karşılandığı Tuzluca Dağı rezervinin bugün turistlerin ilgisini çeken önemli bir mekan haline geldiğini söyledi.

İlk çağlardan beri ilkel yöntemlerle dağdan tuz çıkarıldığını anlatan Engindeniz, “Günümüzde modern iş makineleriyle buradan tuz çıkarılmaktadır. Yıllarca tuz çıkarılması sonucunda iş makineleri ve tırların içine girebileceği ve rahat hareket edebileceği büyüklükte geniş labirentlerden oluşan mağaralar oluştu. Geçmişte Hititler bile tuz ihtiyaçlarını buradan karşılamış.” dedi.

Engindeniz, bu rezervin bölge için büyük gelir kaynağı olduğunu ifade ederek, “Burada günlük 60 tonluk bir tuz üretimi yapılmaktadır. Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’nun hem sofralık, hem de farklı alanlarda kullanılan tuz ihtiyacı önemli ölçüde buradan karşılamaktadır. Aynı zamanda Azerbaycan, İran ve Gürcistan’a da buradan tuz ihracatı yapılmaktadır.” diye konuştu.

– Dağın içi ayrı dışı ayrı güzel

Bölgenin turizme kazandırılması için yapılan çalışmalar sonrası, dış görünümü sebebiyle doğaseverlerin de buraya ilgi göstermeye başladığını dile getiren Engindeniz, yerli ve yabancı bir çok turistin de dağın iç kısımda oluşan tünelleri yürüyerek gezdiğini söyledi.

Engindeniz, solunum yolu hastalığı olan bazı kişilerin bu dağa gelerek vakit geçirdiğini, bu sayede şifa bulduğunu belirterek, şu bilgileri aktardı:

“Iğdır Üniversitesi ile bu dağın sağlık turizmine kazandırılması için çalışma içerisindeyiz. Üniversite burada çalışma sürdüren bir ekibi bize yönlendirdi, etüt ve saha çalışmaları yapıldı. Sağlık ile ilgili ne türlü bir önemi var, analizleri yapılıyor. Bu da inşallah en kısa zamanda istediğimiz noktaya gelir. Sağlık turizmi açısından burada hastaların geceleri kalabileceği, rehabilite olacağı alanları oluşturmak niyetindeyiz.”

Bölgenin ziyaretçilerinden Şemsettin Gülbetekin de Tuz Dağı’ndaki mağaranın nefes darlığına iyi geldiğini duydukları için buraya geldiklerini söyledi.

Tuzluca rezervinin bazı hastalıklara iyi geldiğinin bilindiğini anlatan Gülbetekin, “Burası memleketimizin önemli madenlerinden biri, tuzu sağlıklı, suda kolay eriyor, dağdaki mağaralar da sağlığımıza iyi geliyor. Dağın görünüşü de çok güzel, mağaralar çok geniş ve derin. Biz sadece bir kısmını dolaşabildik fakat gezebileceğimiz, görebileceğimiz çok yerleri var. Fırsat buldukça her sene gelip gezmeyi arzuluyoruz. Buraya yatırım yapılması ve tanıtılması gerektiğine inanıyorum.” dedi.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?