GRAFİKLİ – UCM Afrika’da zemin kaybediyor

ADDİS ABABA (AA) – TUFAN AKTAŞ – Afrika ülkelerinin birbiri ardına çekilme kararı aldıkları Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), kıtadaki meşruiyetini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor.

UCM’yi “haksız yargılamalar yapmakla” eleştiren Afrika Birliği, UCM’ye taraf olan ve Roma Statüsü’nü tanıyan Afrikalı tüm üyelerinin mahkemeden çekilmesi için ortak bir strateji üzerinde çalışıyor.

Geçen yıl mahkemeden çekileceğini açıklayan Namibya’nın ardından Burundi, Güney Afrika ve Gambiya’nın da çekilme kararı alması gözleri, UCM ve Afrika kıtasının söz konusu kararlarla ilgili tartışmalarına çevirdi.

UCM ile Güney Afrika arasındaki anlaşmazlık, Sudan Devlet Başkanı Ömer el Beşir’in Güney Afrika ziyareti sırasında baş göstermişti. İsyancıların orduyla savaştığı Sudan’da el Beşir’i, insanlığa karşı suç ve savaş suçu işlemekle itham eden UCM, Güney Afrika hükümetinden, el Beşir’in Güney Afrika ziyareti esnasında tutuklanması için “elinden gelen her şeyi yapmasını” istemiş ancak Güney Afrika Beşir’e müdahale etmemişti.

Burundi, mahkemenin uluslararası bir komplonun parçası olduğunu ileri sürerken, hakkında yakalama kararı bulunan el Beşir’i tutuklamamakla eleştirilen Güney Afrika, mahkeme kararının, diplomatik dokunulmazlığı öngören iç yasalarla çelişkili olduğunu açıklamıştı

Gambiya ise mahkemenin sadece siyahların işlediği suçlara odaklandığını, Batılı ülkelerin işlediği “tiksindirici savaş suçlarına” karşı hiçbir girişiminin olmadığını öne sürmüştü.

– Afrika Birliğinden ortak çekilme stratejisi

Temmuz ayında düzenlenen 27. Afrika Birliği Zirvesi’nde, daha önce alınan ortak çekilme konusunun görüşülmesi ve hayata geçirilmesi için strateji geliştirilmesi kararının uygulanması istenmişti.

Önceki yıllarda, Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir ve Kenya Devlet Başkanı Uhuru Kenyatta’ya ilişkin UCM’de açılan davalar üzerine Afrika Birliği üyelerine, UCM kararlarına karşı ortak tavır takınmaları çağrısında bulunmuştu.

Zirvede Ruanda Dışişleri Bakanı Louise Mushikiwabo, Afrika Birliğinin açık şekilde UCM üyeliğinden ayrılmayı tartıştığını belirtmişti. Mushikiwabo, “Afrikalı bakanlar, UCM’nin kararlarının siyasi nitelikte olduğunu ve Afrikalı liderleri hedef aldığını düşünüyor.” ifadesini kullanmıştı.

Halihazırda Afrika Birliğine üye 34 ülkenin Roma Statüsü’nün altında imzası bulunuyor.

Ocak 2017’de Addis Ababa’da yapılacak zirveden ortak çekilme kararının çıkması bekleniyor.

– Yakın zamanda UCM’den ayrılması muhtemel ülkeler

Öte yandan birçok liderin UCM’den çekilme yönünde verdiği beyanlar, Afrika Birliğinin kararı beklenmeden ülkelerin çekilme kararı alma ihtimalini kuvvetlendiriyor.

Devlet Başkanı Yoweni Musevini’nin Afrika ülkelerine UCM’den çekilme çağrısı yaptığı Uganda’nın birlikten çekilmesi muhtemel.

Yine mahkemeye taraf olan Kenya’nın daha önce liderlerinin yargılanmış olması sebebiyle bu yönde bir karar alabileceği belirtiliyor.

Afrika’da UCM’den çekilebilecek ülkelerden bir diğeri de Zimbabwe.

Zimbabve Devlet Başkanı Robert Mugabe daha önce UCM’nin sivil toplum kuruluşu olduğunu ve dışarıda adaleti sağlamayı amaçladığını belirterek, “Afrika Birliği, UCM’nin karargahı değildir.” değerlendirmesinde bulunmuştu.

Mugabe, UCM’nin, Batı’nın para karşılığında kendisinden hizmet aldığı bir kurum olduğunu ileri sürmüştü.

– UCM’nin Afrika’da baktığı davalar

UCM’nin uluslararası tutuklama kararı çıkarttığı Afrikalı liderler arasındaki en önemli isim, 2003 yılından bu yana iç çatışmaya sahne olan Sudan’da “insanlığa karşı suç ve savaş suçu” işlemekten yargılanan Sudan Devlet Başkanı Beşir.

Beşir hakkında, Darfur’da çok sayıda kişinin hayatını kaybettiği çatışmalarda sorumluluğu bulunduğu gerekçesiyle 2009 ve 2010’da iki tutuklama kararı çıkarılmıştı.

Suçlamaları reddeden Beşir hakkında UCM’nin verdiği kararın Afrika ülkeleri tarafından tanınmaması ise UCM ve kıta ülkeleri arasındaki krizin temel noktalarından birini oluşturmuştu.

Mahkeme, son olarak Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin eski Devlet Başkanı Yardımcısı Jean Pierre Bemba’yı 2002-2003 yıllarında savaş suçu işlediği gerekçesiyle 18 yıl hapis cezasına çarptırmıştı. Bemba, 2008 yılında Belçika’da yakalanmıştı.

Kenya’da 2007 yılındaki seçimlerin ardından çıkan ve bin 300’den fazla kişinin ölümüyle sonuçlanan şiddet olayları sırasında halkı kışkırtarak insanlığa karşı suç işlemekten UCM’de yargılanan Kenya Devlet Başkan Yardımcısı William Ruto ve gazeteci Joshua Arap Sang’in davaları da delil yetersizliği nedeniyle 5 Nisan’da düşmüştü.

Kenya Devlet Başkanı Uhuru Kenyatta da insanlığa karşı suç işlediği gerekçesiyle Lahey’de yargılanmış ancak dava 2014 yılında delil yetersizliğinden düşmüştü. Ayrıca eski Fildişi Sahili Devlet Başkanı Laurent Gbagbo da 2010-2011’de seçim sonrası çıkan krizde “insanlığa karşı suç” işlediği suçlamasıyla 2011 yılından bu yana UCM’de yargılanıyor.

UCM, İtalya’nın başkenti Roma’da 15 Haziran-17 Temmuz 1998’de BM’nin girişimiyle toplanan konferansta alınan kararlar ve kabul edilen statüyle kuruldu. Merkezi Hollanda’nın Lahey kentinde bulunan UCM, soykırım, insanlığa karşı suçlar, savaş suçları gibi iddiaları inceliyor. UCM’nin kurulmasını öngören Roma Statüsü’ne halihazırda 124 ülke taraf.

– Afrika Birliği kendi mahkemesini kurdu

Afrika Birliği, kıtadaki insan hakları ihlallerine yönelik bireysel ve kurumsal başvuruların kabul edildiği bir mahkemeyi 2004 yılında işlevsel hale getirdi.

Burkina Faso, Fildişi Sahilleri, Gana, Mali, Malavi, Ruanda ve Tanzanya gibi ülkeler, mahkemenin aldığı kararlara uyacağını açıklarken, kıtadaki 30 ülke ise mahkemeyi kuran protokolü kabul ettiğini açıkladı.

Afrika İnsan ve Halklar Hakları Mahkemesi çalışmalarına Tanzanya’nın Aruşa şehrinde devam ediyor.

Mahkemenin şu ana kadar 80’e yakın başvuru aldığı ve 25 davayı sonuçlandırdığı biliniyor.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?