Gıda tarım ve orman alanında düzenlemelere ilişkin teklif Tarım Komisyonunda

TBMM (AA) – Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Fatih Metin, tarım arazilerinin hobi bahçeleri gibi uygulamalarla bölünmelerinin engellenmesine ilişkin düzenleme konusunda, 'Vatandaşa sana süre, yık.' diyoruz. Yıkmadı mı? Üç katı daha ceza getiriyoruz. Ardından belediyeye 'Burayı yık.' diyoruz. Belediye yıkmazsa biz yıkıyoruz." dedi.

TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda, Gıda, Tarım ve Orman Alanında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin görüşmeleri sürüyor.

Milletvekilleri, teklifin tarım arazilerinin hobi bahçeleri gibi amacı dışında kullanılmasına ve toprak koruma projelerine uyulmamasına ilişkin cezalar ve yükümlülükleri düzenleyen maddesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, getirilen para cezalarının caydırıcılıktan uzak olduğunu, bozulan arazinin her metrekaresi için öngörülen 10 liralık cezanın en az 100 lira olacak şekilde değiştirilmesini istedi.

Yerleşim alanları veya imarda yerleşim alanlarının genişleme alanı olarak kabul edilen yerler dışındaki alanlara hobi bahçeleri kurulmasının yanlış olduğunu belirten Sarıbal, "Ülkenin tarım toprağını devlet korur, katı kurallar koyar. TÜİK verilerine göre 35 milyon dönüm alan tarım toprağı sistemden çıkmış. Nereye gitti bu? Mesele sistem. Toprağa rant gözüyle baktığınız sürece hiçbir şey düzelmez." dedi.

CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, 18 yıldan bu yana bu soruna göz yumulduğunu savundu.

Tarım arazilerine, ovalara amacı dışında enerji, maden, jeotermal yatırımları yapıldığını söyleyen Aygun, bunlara da çözüm bulunmasını istedi.

Hobi bahçelerine işaret ederek Çevre ve Şehircilik Bakanlığından yapı kullanım belgesi alanlar olduğunu hatırlatan Aygun, "Böyle bir sorunumuz da var. Diğer bakanlık adama yetki vermiş, eline belge vermiş. Parayı aldınız, Hazineye gelir kaydettiniz. Adamın elinde belge var. Gel bakalım yık yıkabilirsen." diye konuştu.

Bu konuda, "Kardeşim yıkarım, parayı belediyelerden tahsil ederim" anlayışı olduğunu dile getiren Aygun, "Belediyelerin gelirleri zaten düştü. Sizin belediyeleriniz de olabilir. Bu insanlar oradaki belediye başkanlarıyla karşı karşıya gelecekler. Yıkım tahsilatının belediyenin elinden alınması yanlış. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yıkacaksa gelsin yıksın. Parayı da bir şekilde alacaksa alsın." ifadelerini kullandı.

TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı Yunus Kılıç, "Belediye işini yaptığı zaman hiçbir kaybı olmayacağı gibi hatta buradan gelir bile elde edebilir." dedi.

– "Caydırıcı bir düzenleme"

Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Fatih Metin, yıkılması gereken bir yerin yıkılması noktasında hiç boşluk bırakılmadan uygulanmasına ilişkin düzenleme yaptıklarını belirtti.

Metin, "Vatandaşa, 'Sana süre yık.' diyoruz. Yıkmadı mı? Üç katı daha ceza getiriyoruz. Ardından belediyeye 'Burayı yık.' diyoruz. Belediye yıkmazsa biz yıkıyoruz." dedi.

Belediyelerin mevcut düzenlemede görevlerini yapmadıkları için bu düzenlemeyi getirdiklerine dikkati çeken Metin, "Belediyeler vatandaşla karşı karşıya geliyorlar, siyasi mülahazalarla yapmıyorlar. Gerek belediyeler gerekse il özel idareleri gerekeni yapacak. Yapmazsa Bakanlık olarak biz devreye giriyoruz. Vatandaşın da yıkma zorunluluğu var. Caydırıcı düzenleme." açıklamasında bulundu.

– "Belediyelerin sorumluluk alması lazım"

MHP İzmir Milletvekili Hasan Kalyoncu ise Silivri Belediyesinin 4 gün önce hobi bahçesi şeklinde yapılan tarım arazisi işgallerini yıktığını söyledi.

Tarım topraklarının korunmasının önemine dikkati çeken Kalyoncu, belediyelerin bu konuda üzerine düşeni yapması gerektiğini belirtti.

Birçok yerde belediyelerin düzenlediği hobi bahçeleri olduğunu, bunları bir standarda göre oluşturduğunu söyleyen Kalyoncu, "İzmir'de hobi bahçesi adı altında havuzlu siteler var. Bunların hepsinde belediyelerin sorumluluk alarak toprağı koruması gerekir." dedi.

– "Orta yol bulunmalı"

İYİ Parti Ankara Milletvekili Ayhan Altıntaş da kamu menfaati açısından yıkmanın doğru olmadığını söyledi.

Yıkım alanının tarım arazisine dönüşmesinin pek mümkün olmadığını dile getiren Altıntaş, "Vatandaşın da hatası var ama daha çok devletin göz yumması var. Orta yol bulunması doğru olur. Bundan sonra bu tür şeylere sıfır toleransla bakmamız lazım aksi halde yine bugünkü duruma dönebilir." diye konuştu.

Müzakerelerin ardından söz konusu düzenlemeyi içeren madde kabul edildi.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?