Geniş aile zamana direnemedi

TBMM (AA) – SEVAL GÜLER – Araştırmalar, Türk toplumunun 60’lı yıllardan bu yana aile yapısı açısından değişiklik gösterdiğini, yüzde 70 oranındaki geniş ailelerin bugün yerini çekirdek aileye bıraktığını ortaya koyuyor.

TBMM’de Aile Bütünlüğünü Olumsuz Etkileyen Unsurlar ile Boşanma Olaylarının Araştırılması ve Aile Kurumunun Güçlendirilmesi İçin Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonunun özet raporunda yer alan Türkiye Aile Yapısı Araştırması istatistikleri Türk aile yapısındaki değişikliklere ilişkin bilgileri içeriyor.

Ekonomik, sosyal ve kültürel değişimin yansımaları sonucu anne, baba ve evlenmemiş çocuklardan oluşan çekirdek ailelerin sayısı artarken, kalabalık aileler giderek azalıyor. Eski Türk filmlerinin nostaljik unsurlarından biri haline gelen geniş ailelere, artık özellikle büyük kentlerde rastlamak giderek zorlaşıyor.

Türkiye Aile Yapısı Araştırması istatistiklerine göre 1968’de çekirdek aile oranı yüzde 59,6; geniş aile oranı yüzde 32,1, tek ebeveynli aile oranı ise yüzde 8,3. 2011’de ise bu oran çekirdek ailede yüzde 70’e yükselirken; geniş aile oranı yüzde 12,3; tek ebeveynli aile oranı da yüzde 17,7 olarak gerçekleşiyor. Bu durum 60’lı yıllarda yüzde 30’ların üzerinde olan geniş aile oranının zaman içinde giderek azaldığını ve yüzde 15’in altında kaldığını ortaya koyuyor.

Raporda yer alan 2015 yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre de hanelerin yüzde 21,2’sinde 4; yüzde 20,4’ünde 2, yüzde 20’sinde ise 3 kişi yaşıyor. Sonuçlarda, 6 ve daha fazla kişiden oluşan haneler yüzde 12,7 oranında belirlenirken, 5 kişilik haneler ise yüzde 11,4 oranında kalıyor.

– Sosyoekonomik ve demografik dönüşüm ile zihniyet değişimi etkili

Aile yapısındaki değişime ilişkin tespitlerin de yer aldığı raporda, Türkiye’de son 50 yılda aile yapısının dönüşüm sürecinde kentleşme, ekonomik yaşamda sanayi ve hizmet sektörünün ön plana çıkması, kadının ücretli istihdam sürecine dahil olması, kişi başına düşen gelirin artması gibi sosyoekonomik değişimlerin, ilk evlilik yaşının yükselmesi, doğurganlık seviyesinin sınırlanması, ideal çocuk sayısı ile sahip olunan çocuk sayısı arasındaki makasın daralması, boşanma hızının artması ve doğumda yaşam süresi beklentisinin yükselmesi şeklindeki demografik dönüşümle zihniyet değişiminin etkin olduğu vurgulanıyor.

– Görücü usulü evlilik yüzde 59

Raporda, Türkiye Aile Yapısı Araştırması çalışmaları kapsamında elde edilen sonuçlara göre, Türkiye’de evliliklerin yüzde 87’sinin 18-29 yaş arasında gerçekleştiği belirtilirken, evliliklerin yüzde 39 oranında aile, komşu çevresinde tanışarak gerçekleştirildiği bildirildi.

Eğitim seviyesi ve sosyoekonomik seviye yükseldikçe arkadaş, iş, okul çevresinde tanışarak evlenenlerin oranı artsa da aile, komşu ve mahalle çevresinden evlenenlerin oranının toplumun tüm kesimlerinde yüksek olduğuna işaret edildi.

Raporda, ayrıca Türkiye’de görücü usulü evliliğin yüzde 59 seviyesinde gerçekleştiği de kaydedildi.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?