“Ergenekon” davası hakim ve savcıları hesap veriyor

ANKARA (AA) – Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) kumpas davalarından “Ergenekon ” davasına bakan 8 eski hakim ve savcının, “suç uydurma ve görevi kötüye kullanma ” suçlarından yargılandığı davaya devam edildi.

İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 8. Ceza Dairesince Bölge Adliye Mahkemesi duruşma salonunda yapılan duruşmaya, bazı müştekilerle Ergenekon davasına bakan sanıklardan tutuksuz yargılanan eski hakim Ercan Fırat katıldı.

FETÖ üyeliğinden tutuklu eski hakimler Hüsnü Çalmuk, Fatih Mehmet Uslu, Hasan Hüseyin Özese ve eski savcı Mehmet Ali Pekgüzel, bulundukları cezaevlerinden SEGBİS ile duruşmaya bağlandı.

Tutuksuz sanık Nihat Topal'ın istinabe yoluyla ifadesinin alınması ve savunma için süre verilmesi nedeniyle duruşmaya katılmadığı öğrenildi. Eski hakim Sedat Sami Haşıloğlu ile eski savcı Mehmet Murat Dalkuş'un halen firari oldukları belirtildi.

Mahkeme Başkanı Haydar Metiner, duruşmaya müdahillik talebi kabul edilen mağdur ve şikayetçilerin beyanlarının alınmasıyla devam edileceğini belirtti.

Bunun üzerine sanık Hüsnü Çalmuk, usule yönelik itirazlarda bulundu. Başkan Metiner, sanıkların savunma için süre istediğini hatırlatarak, duruşmaya ara vermeyeceklerini ve müşteki beyanlarını alacaklarını söyledi. Metiner, “Lütfen duruşmayı uzatmayın. Sadece siz böyle yapıyorsunuz. Sizin de yargılamaya yardımcı olmanız lazım. İtirazlarınızı yasa yolunda ileri sürersiniz. ” dedi.

Daha sonra söz verilen müdahil Hasan Ataman Yıldırım, sanıkların yürüttüğü Ergenekon yargılamasında Deniz Kuvvetlerinden 1984'te ayrılmasına ve hiç ilişkisi olmamasına rağmen tutuklandığını anlattı. Sanıklardan Mehmet Ali Pekgüzel'in kendisine “sende denizaltı harekat planı bulundu ” dediğinde bunun bir kumpas olduğunu anladığını belirten Yıldırım, bir denizaltına adımını dahi atmadığını, sanıkların başkalarına ekleyecekleri belgeleri yanlışlıkla kendisine eklediklerini ifade etti. Yıldırım, sanıkların kendisini sahte delillerle mahkum ettiğini, tanık dinlemediğini, delilleri değerlendirmediğini, soru sormalarını engellediğini, savunma süresini kısıtladığını kaydetti.

Yıldırım'ın, “Bunlar piyon, arkasında Amerika var. Bu sanıklar hain. ” demesi üzerine sanıklar suç duyurusunda bulunulmasını istedi. Yıldırım ise “Bunun için ceza alacaksam alayım, 5 yıl daha yatarım. ” karşılığını verdi.

Katılma talebi kabul edilen CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi de teğmen olarak görev yaptığı dönemde Ergenekon davasında tanık olmak istediğini, bu nedenle sanık yapıldığını anlattı.

Hakkında örgüt üyeliğinden dava açıldığını, daha sonra yöneticilikten yargılandığını ifade eden Çelebi, adam öldürmek suçundan hüküm giymiş birinin de kendisi aleyhine gizli tanık yapıldığını söyledi.

Çelebi, “Bu sanıklar bir örgüt kurdular. Bir teğmeni yönetici, generalleri, amiralleri, profesörleri üye yaptılar. Hiyerarşi bu. ” diye konuştu.

Telefonuna terör örgütü üyelerinin numaralarının sonradan eklendiğini ortaya çıkardıktan sonra kamuoyu baskısıyla tahliye edildiğini anlatan Çelebi, yeniden tutuklanması için suç uydurulduğunu kaydetti.

Çelebi'nin avukatı Hüseyin Ersöz de sanıkların Ergenekon davasındaki usulsüzlükleri örgüt faaliyetleri kapsamında gerçekleştirdiğini, bu nedenle örgüt üyeliğinden yargılandıkları davaların bu davayla birleştirilmesini istedi. Ersöz, sanıkların her mağdur yönünden ayrı ayrı cezalandırılacağını, mağdur sayısı nazara alındığında ağır cezalarla karşı karşıya kalacaklarını söyledi ve bu nedenle tutuklanmalarını talep etti.

Bu arada, sanıklar Hüsnü Çalmuk ve Ercan Fırat ısrarla usul itirazlarını yineledi.

Müdahil Hulusi Gülbahar'ın avukatı Şule Nazlıoğlu Erol, sanıkların yargılamanın sürmesini engellemek için örgütsel talimatla bu şekilde davrandıklarını, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde kullanmak üzere malzeme çıkarmak için bunu yaptıklarını ifade etti.

Hakimliğin çok önemli olduğunu, hakimlerin adalet dağıttığını belirten Erol, “Siz ceza usullerini çok iyi bileceksiniz, uygulamayacaksınız, sonra da buna hata diyeceksiniz, biz de buna inanacağız öyle mi? ” ifadelerini kullandı. Erol, bu örgütün devletin temeline dinamit koyduğunu, Türk Silahlı Kuvvetlerini bozmak ve dağıtmak için ellerinden geleni yaptığını dile getirerek, davanın örgütsel kapsamda değerlendirilmesi ve sanıkların tutuklanması talebinde bulundu.

Duruşmaya öğle arası verildi.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?