Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (2)

TBMM (AA) – Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "(Lağım çukuru) diye ifade edilen iftiraların ve onları ortaya atan mahfilerin peşinden gitmek, ancak kendini oraya layık görenlerin işidir." dedi.

Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, dün "lağım çukuru" diye ifade ettiği birtakım iddiaları, Meclis kürsüsünden tekrarladığını belirtti.

Aynı kürsünün, PKK terör örgütünün güdümündeki partinin savunma zemini haline de dönüştürüldüğünü, geçmişte FETÖ'nün kumpas projelerine de pervasızca alet edildiğini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Aynı kürsü nice yalanın, iftiranın, bühtanın, çarpıtmanın mecrası olarak da kullanıldı. 'Lağım çukuru' diye ifade edilen iftiraların ve onları ortaya atan mahfilerin peşinden gitmek, ancak kendini oraya layık görenlerin işidir. Milletten umutlarını kesenler, gırtlaklarına kadar iç içe girdikleri terör örgütleri yetmemiş olacak ki şimdi de suç örgütlerine bel bağlamış durumdalar. Onurlu insanların başvurduğu istifa diye bir müessese vardır. Girdiği her seçimde, 'şu kadar oy alamazsam bırakım' diyen ama her defasında onurunu ayaklar altına alıp, arsızca koltuğunda oturmaya devam edenler, önce aynanın karşısına geçip bunu kendilerine söylemelidir. Türkiye'de hiç kimsenin, bu haysiyet fukaralarından onur ve haysiyet dersi almaya da ihtiyacı yoktur."

– "Yaptığımız hizmetlerin şahidi milletimizin ta kendisidir"

Erdoğan, ülkeye yaptıkları hizmetlerin şahidinin, bizzat millet olduğunu dile getirerek, "Artık 75 yılını geride bıraktığımız çok partili siyasi hayatımızın armağanı olan milli iradenin üstünlüğü, demokrasi, sandık gibi kazanımlar, darbelerin yol açtığı kesintilere rağmen ülkemizi en üst lige taşımıştır." diye konuştu.

Bu başarıda en büyük pay sahibinin de Türkiye'nin son 19 yılına damgasını vuran AK Parti olduğunu belirten Erdoğan, sadece parti değil, ülke ve millet olarak da hiçbir zaman, meseleleri konuşmak, tartışmak ve çözümler üretmek için başkalarının dayatmasına itibar etmediklerini bildirdi.

Erdoğan, yollarını, karanlık mahfillerin kirli senaryolarına göre de belirlemediklerini dile getirerek tek pusulalarının, aziz millet, milletin ihtiyaçları, beklentileri, talepleri olduğunu söyledi.

-"2023'te bir kez daha göreceklerdir"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Biz demokrasiyi, hukuku, adaleti birileri bize dayattığı için değil, milletimiz bunlara layık olduğu için en üst seviyede tesis etmenin gayreti içinde olduk. Biz 81 vilayetimizin her karışına damgasını vuran eserlerimizi, yatırımlarımızı, projelerimizi, hizmetlerimizi, birileri mecbur kıldığı için değil, milletimiz bunlara layık olduğu için hayata geçirdik. Biz terör örgütleriyle, suç örgütleriyle mücadelemizi, sınırlarımıza yönelen tehditleri, egemenliğimizi hedef alan saldırıları, birilerinin yardımıyla değil, milletimizle birlikte göğüsledik ve akamete uğrattık. Hal böyleyken, AK Parti’yi ısrarla kirli senaryoların içine yerleştirme gayretlerini kabul etmemiz mümkün değildir. Türkiye'de bugüne kadar tek parti faşizmiyle de vesayet ve darbe heveslileriyle de terör örgütleri ve organize suç şebekeleriyle de göğüs göğüse mücadele eden yegane parti biziz. Yarın da bu mücadeleyi sürdürebilecek tertemiz sicile, yeterli donanıma, gereken azim ve kararlılığa sahip tek parti yine biziz. Kendi kirli geçmişlerini bizi karalayarak örtebileceklerini sananlar, bu ülkenin sosyal medya mecraları üzerinden değil, demokratik mekanizmalarla yönetildiğini, 2023’te bir kez daha göreceklerdir."

-"Kişisel ikbal uğruna hoyratça tekrarlayan bir kısım siyasetçiler…"

"Bugün dünyada, ülkemize uluslararası alanda iftira atan, suç yamamaya çalışan kesimlere baktığımızda, arkalarında üç-dört örgütün bulunduğunu görürüz." diyen Erdoğan, bunlardan birinin, bölücü terör örgütü PKK ve onun siyasi veya sivil görünümlü uzantıları olduğunu ifade etti.

Erdoğan, bir diğerinin tüm unsurları ve imkanlarıyla FETÖ terör örgütü olduğuna işaret ederek, "Ülkemize yönelik kampanyaların bir başka önemli destekçisi, eskiden beri batıdaki eli kanlı Ermeni örgütlerinin artığı kuruluşlardır. Şimdi bunlara bir de organize suç örgütleri mensuplarını eklediler. Esasen, bir bakıma bu yapıların hepsi de aynı kaynaklardan beslenmekte, aynı eller tarafından yönlendirilmektedir. Tabii, tüm bu malzemeleri, kişisel ikbal uğruna hoyratça tekrarlayan bir kısım siyasetçileri de bu listeye eklememiz gerekiyor." ifadesini kullandı.

-"Onlarla kaybedecek vaktimiz yok, yapacak işimiz çok"

Geçmişte, çeşitli suç çeteleri mensuplarının, şu veya bu siyasi şahsiyete, kuruluşa yönelik ithamlarda bulunduğunda, ne dediklerine dönüp bakmadıklarını anlatan Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Buna karşılık, FETÖ'den PKK'ya, şimdi de organize suç örgütlerine kadar tüm yeminli millet düşmanlarının malzemelerini ülke gündemine ve özellikle de Meclis kürsüsüne taşımakta ısrar edenleri gördükçe, ülkemiz adına üzülüyoruz. Biz ülkemize ve milletimize dair her meseleyi, tüm taraflarıyla kamuoyu önünde oturur, konuşur, tartışır, değerlendiririz. Ama bunu asla terör örgütleri veya suç örgütleri mensupları üzerinden yapmayız. Onlarla kaybedecek vaktimiz yok, yapacak işimiz çok.

Türkiye'nin geleceği adına en küçük bir projelerini, programlarını, gayretlerini, hatta hayallerini duymadıklarımızın, örgütler üzerinden tedavüle sokulan senaryoların üzerine balıklama atlamalarının takdirini milletimize bırakıyoruz. Tekrar ederek söylüyorum, bizim bugüne kadar ülkemiz ve milletimiz için yaptıklarımız ortadadır, bundan sonra yapacaklarımızı da her platformda dile getiriyoruz."

– "Nankörlük, parayla değil"

Erdoğan, geçen hafta, Karadeniz’de keşfedilen yeni bir gaz rezervinin müjdesini milletle paylaştıklarını anımsatarak, aynı şekilde yenilenebilir enerjiden petrole ve nükleer güce kadar her alanda eşi benzeri görülmemiş gelişmelere imza attıklarını belirtti.

Bir taraftan da aynı gün Filyos Limanı ile Zonguldak'ta Uzun Mehmet Camisi'nin açılışlarını yaptıklarına dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bütün bunlar milletimizle hemhal olmanın birer eseridir. Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri. Bakıyorsunuz, sözde siyasi parti genel başkanı olarak çıkıp konuşanlara, durmadan hep iftira… Neymiş, millet açmış. Bundan bahsediyorlar. Aç olarak dolaşanları, buyurun siz de doyuruverin. Biz ne gerekiyorsa bütün bu sürecin içerisinde, bütün imkanlarımızı seferber ederek bunları yaptık. İşçilerimize, esnafımıza yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Bu konuda en ufak bir aksama söz konusu değil. Yapılandırmaysa bütün yapılandırmaları yapıyoruz. Ama nankörlük, biliyorsunuz parayla değil. Onlar yine nankörlüğe devam ediyorlar. Varsın devam etsinler.

İşte daha yeni hububat fiyatlarını, çay fiyatlarını açıkladık; şimdi fındık fiyatlarını açıklayacağız. Milletimizden gayet güzel haberler alıyoruz ama bunlar çıkmış, 'Millet aç' diyor. Ben Rizeliyim ve Rize'deki çay müstahsilinin davranışını iyi bilirim. Aynı şekilde Trakya'dan oradaki üreticilerin, bu noktada çeltik üreticisinin yaklaşımının ne olduğunu da gayet iyi biliyorum. Ama bunlardan bihaber olanlar, kalkıp da çeltik üreticisi ne üretir, bunu diyemez ki, bundan anlamaz ki. Çeltik üreticine ne verilmiş sorsak inanın bunu da bilmezler. Bizler bütün bunları, oradaki kooperatiflerin yöneticileriyle de görüşerek adımlarımızı yaptık. Hububatta, çayda aynı şekilde adım attık, atmaya da devam edeceğiz."

(Sürecek)

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?