Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı'nın yankıları

İSTANBUL (AA) – Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Hasan Ali Cesur, Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı'nı piyasanın gerçekleri ile örtüşür bulduklarını belirterek, “Bundan sonrası için çok hızlı ve kararlı bir şekilde planın uygulanması gerekmektedir. Toplumun tüm kesimleri, bilinçli bir şekilde topyekun bu kampanyaya destek vermelidir. Enflasyon karşısında dar, orta gelir halkını ve küçük işletmeci grubunu ezdirmeyecek uygulamalara öncelik verilerek, dar, orta gelir sahipleri ve küçük işletmeci grubu desteklenmelidir. ” ifadelerini kullandı.

Cesur, yaptığı yazılı açıklama ile Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan “Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı “na ilişkin değerlendirmede bulundu.

Türkiye’de maliyet kökenli bir enflasyon yaşandığını belirten Cesur, bunun da sebeplerinin açık olduğunu, kurdaki oynaklığın mümkün olduğunca sabitlenmesi ve maliyet oranlarındaki artışların da dizginlenmesi gerektiğini aktardı.

Enflasyonla Topyekun Mücadele Programının piyasanın gerçekleri ile örtüşür bulduklarını belirten Cesur, “Bundan sonrası için çok hızlı ve kararlı bir şekilde planın uygulanması gerekmektedir. Toplumun tüm kesimleri, bilinçli bir şekilde topyekun bu kampanyaya destek vermelidir. Enflasyon karşısında dar, orta gelir halkını ve küçük işletmeci grubunu ezdirmeyecek uygulamalara öncelik verilerek, dar, orta gelir sahipleri ve küçük işletmeci grubu desteklenmelidir. ” ifadelerini kullandı.

Cesur, şunları kaydetti:

“Enflasyonla mücadele konusunda ASKON olarak devletimizin almış olacağı kararları desteklemekle birlikte, bu anlamlı kampanyada da devletimizin yanında olduğumuzu öncelikle belirtmek isteriz. Toplumun tüm kesimleri, bilinçli bir şekilde topyekun bu kampanyaya destek vermelidir. Büyüyen Türkiye’ye 24,52’lik çift haneli oranlar asla yakışmamaktadır. İş dünyasının tüm organları konunun önemini gerçekçi bakış açısıyla ele alarak üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir. Kamu ve özel sektör birlikte hareket etmeli, el ele vererek bu enflasyon girdabından toplumumuzu çıkarmalıdır. Türkiye’de tüketim harcamalarında önceki yıllara oranla azalma var. Bu durumda Türkiye’de son bir yılda ortaya çıkan enflasyonun talep kökenli olmaktan çok maliyet kökenli olduğunu söyleyebiliriz. Maliyetlerde asıl etki de büyük ölçüde kur kökenli. Bu durumda yapılması gereken şey kısa dönemde TL’nin dış değer kaybının devamlılığını engellemek olarak karşımıza çıkıyor. Bunun kısa vadede gerçekleşmesi için de Merkez Bankası faizleri arttırdı.

Ardından TL’ye geçiş süreci başlatılarak dövizle kiralamanın önüne geçildi. Bugünkü ‘Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı’ da peyder pey enflasyonu tek haneli rakamlara çekmek üzere kurgulanmış. Analizler ve tespitler günümüz şartlarına uygun. Bu konuda ne kadar hızlı ve kararlı davranırsak o kadar çabuk tek haneli rakamlara ulaşabiliriz. Biz, reel piyasanın sorunlarının çok iyi irdelenip buna yönelik somut adımların atılmasını istiyoruz. Bu şekilde bir yol haritası enflasyonla mücadeleye büyük katkı sağlayacaktır. Bundan sonrası için çok hızlı ve kararlı bir şekilde planın uygulanması gerekmektedir. Enflasyon karşısında özellikle dar, orta gelir halkını ve küçük işletmeci grubunu ezdirmeyecek uygulamalara öncelik verilerek, dar, orta gelir sahipleri ile küçük işletmelerin öncelikli olarak desteklenmesi gerektiğini düşünmekteyiz. ”

– “Türk ekonomisini meydana getiren bütün aktörlere hayati görevler düşmektedir ”

İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kopuz da bir süredir yaşanan ekonomik saldırıların sebepsiz olmadığını anımsatarak, “Burada milli bir duruş sergilememiz gerekiyordu. Biz de gerek Yeni Ekonomi Programı gerek ise Enflasyonla Topyekuun Mücadele Programı ile bu duruşu iktisadi temellere oturtmuş bulunuyoruz. İlk aşamada Türkiye için ortaya bir harekât planı çerçevesi koymak çok mühimdi. Yeni Ekonomi Programını da bu şekilde değerlendirmiş olmak gerekiyordu. Nitekim bugün Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Berat Albayrak’ın öncülüğünde, ilgili bakanlıklarımızın katılımı ve katkıları ile açıklanan Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı, Yeni Ekonomi Programında dile getirilen enflasyon başlığı altındaki politika ve tedbirlerini somut aksiyonlar ile detaylandırmıştır. ” ifadelerini kullandı.

Finans sektörünün de eski alışkanlıklarını bir kenara bırakıp, özel sektöre destek olmayı öncelikli hale getirmesi gerektiğini defaatle dile getirdiğini vurgulayan Kopuz, “Bu sebeple Türkiye Bankalar Birliği tarafından alınan 15 milyon TL’nin altındaki borçların, 6 ay ödemesiz 24 aylık vade ile yapılandırılması tavsiyesinin büyük bir önemi olduğunu düşünüyorum. Bununla beraber bankalarımız tarafından 1 Ağustos'tan itibaren, oluşan dalgalanma nedeniyle yüksek oranlarda kredi çekmek zorunda kalanlar için yüzde 10 indirim yapılacak. Bankalarımızın bu yöndeki çağrılarımıza yanıt vermesi, piyasalarda olumlu karşılık bulacaktır. ” değerlendirmesinde bulundu.

Olağanüstü saldırıların yaşandığı bu süreçte enflasyon ile sadece para politikası araçlarıyla mücadele etmenin ancak sınırlı bir etkisinin olacağına dikkati çeken Başkan Kopuz, “Bu sebeple Türk ekonomisini meydana getiren bütün aktörlere hayati görevler düşmektedir. Dün olduğu gibi bugün de, reel sektöründen finans sektörüne, kamudan hane halkına, tüm Türkiye olarak ortaya konulan enflasyonla mücadele hedefinde kenetlenerek netice alacağımızdan en ufak bir tereddüdüm yoktur. Bu noktada hepimizin kerhen değil yürekten aynı amaç doğrultusunda ve tek ses olarak fedakârca hareket etmesi gerekmektedir. Hem firmalarımızın hem de milletimizin, ekonomi yönetimimizin yaptığı bu çağrıya sağduyuyla yaklaşarak icabet edeceklerine olan inancım tamdır. Bizler iş alemi olarak bu mücadelede en ön cephede yer alacağımızı bir kez daha taahhüt ediyoruz. ” ifadelerini kullandı.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?