Elazığ'da ecdat yadigarı camilerden depremin izleri siliniyor

ELAZIĞ (AA) – İSMAİL ŞEN – Elazığ'da 24 Ocak'ta meydana gelen depremde hasar gören tarihi camilerden, güçlendirme, onarım ve restorasyon çalışmaları ile depremin izleri siliniyor.

Merkezi Sivrice ilçesi olan 6,8 büyüklüğündeki, 41 kişinin yaşamını yitirdiği depremde konut ve iş yerlerinin yanı sıra tarihi camiler de hasar gördü.

Tarihi Harput Mahallesi'nde bulunan Akkoyunlu dönemi eseri Sarahatun ve Osmanlı dönemi Ağa camileri, kent merkezindeki Osmanlı dönemi İzzet Paşa, Hasan Tahsin Paşa, Çarşı, Saray ve Kesrik Yukarı camileri ile Mollakendi beldesindeki 4. Murat Camisi depremde gördüğü hasar nedeniyle ibadete kapatıldı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde Malatya Vakıflar Bölge Müdürlüğünce ata yadigarı camilerin yeniden cemaatle buluşması için güçlendirme ve onarım çalışmalarının yanı sıra gerekli görülen bazı camilerde ise restorasyon işlemi başlatıldı.

Ağa Camisi'nde çalışmalar tamamlanırken, diğerlerinde ise çalışmaların 2020 yılı sonu itibarıyla bitirilmesi planlanıyor.

– Ecdat yadigarı eserlerimize sahip çıkmaya çalışıyoruz"

Malatya Vakıflar Bölge Müdürü Kenan Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, depremin hemen ardından yapılan hasar tespit çalışmaları sonucu hazırlanan raporla Elazığ ve Malatya'da hasar gören ecdat yadigarı 18 tarihi yapının güçlendirilmesi ve onarılması için çalışma başlattıklarını belirtti.

Bu kapsamda Elazığ'da hasar gören 8 camiye ilişkin projelerin tamamlanarak maliyet analizlerinin yapıldığını ve ilgili firmalara ihale edildiğini aktaran Doğan, "Ecdat yadigarı eserlerimiz bizler için önemli. Çünkü hem bize geçmişin emaneti hem de kültürel ve turizm anlamında şehre katkısı olan, şehrin tapusunu oluşturan yapılar. Bu anlamda bu yapılara sahip çıkmaya çalışıyoruz. Vatandaşlarımızda da bu duyarlılık, bu bilinç var. İnşallah bu bilinçle yapıları uzun yıllar daha ayakta tutacağız ve gelecek nesillere aktaracağız." dedi.

– Camilerin tüm eksikleri gideriliyor

Doğan, bugüne kadar yürütülen çalışmalarla Ağa Camisi'nin onarım ve restorasyon çalışmasının tamamlanarak, yaklaşık 1 ay önce ibadete açıldığını dile getirerek, 1465 yılında Akkoyunlu Uzun Hasan'ın annesi Sarahatun için yaptırdığı tarihi Sarahatun Camisi'nde de güçlendirme ve onarım işlerinin büyük oranda tamamlandığını aktardı.

Bu caminin Elazığ, Harput için önemli camilerden biri olduğunu vurgulayan Doğan, "Mart ayında ihalesi yapıldı, 13 Nisan'da firmaya yer teslimini yaptık ve firma çalışmalarını hemen başlattı. Burada tonozlarda

hasarlar vardı. Diyarbakır Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünden de gerekli onaylar

alındıktan sonra camideki bazı gergi çubukları yenileri ile değiştirildi. Camilerde sadece depremle ilgili çalışma yürütmedik, ne eksiği varsa giderilmesine çalıştık." ifadelerini kullandı.

– "2020 yılı içerisinde hasarlı camilerimizde depremle alakalı izleri sileceğiz"

Doğan, 1700'lü yıllara ait Osmanlı dönemi mimarisinde yapılmış tek kubbeli Kesrik Yukarı Camisi'nin de bütün iç sıva işlemlerinin bittiğini, kubbesindeki hasara ilişkin güçlendirme çalışmalarının büyük oranda tamamlandığını kaydetti.

Depremde, Mollakendi beldesinde 1635 yılında inşa edilen 4. Murat Camisi'nin minaresinin üst bölümünün yıkıldığını, kubbesinde çatlaklar oluştuğunu ve içerideki taş minberinin de kapısının yıkıldığını belirten Doğan, şöyle konuştu:

"Bu tarihi yapıların dışında Çarşı Camisi'nin hasar bulunan minaresinin sökümü yapıldı. Orası merkezi bir nokta olduğu için minaresini taş değil, ahşap olarak yapıyoruz. İzzet Paşa ve Saray camileri için de üniversite ile yazışma yaptık. Hocalarımızın yapmış olduğu çalışma neticesinde gerekli analizler yapıldı, projeleri geldi. Orada da güçlendirme önerisi vardı. Çalışmalar devam ediyor. İnşallah 2020 yılı içerisinde hasarlı camilerimizde depremle alakalı izleri silecek, camilerimizi eski haline dönüştürecek, yeniden cemaatle bulaşmayı sağlayacağız."

Hasan Tahsin Paşa Camisi'nde de onarım çalışmalarının devam ettiğini aktaran Doğan, kentte hasar gören camilerle ilgili güçlendirme ve onarım çalışmalarını hassasiyetle yürüttüklerini bildirdi.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?