Donanma Komutanlığındaki darbe girişimi davası

KOCAELİ (AA) – Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığı'ndaki eylemlere ilişkin davada hükümle dosyaları ayrılan 6'sı tutuklu, 13'ü firari 35 sanığın yargılandığı davanın duruşmasında sanıklar esasa ilişkin savunma yaptı.

Kocaeli 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Kocaeli Kapalı Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları ve sanık yakınları katıldı.

Davaya müdahil olan Cumhurbaşkanlığı adına Avukat Halit Çokan da duruşmada hazır bulundu.

Duruşmada, hakkında “Anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs ” suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen tutuklu sanık eski Deniz Hava Üs Komutanlığı 301 Filo Komutanı Binbaşı Hacı Darıcı esasa ilişkin savunma yaptı.

Sanık Darıcı, 15 Temmuz gecesi dönemin Üs Komutanı Tuğamiral Tezcan Kızılelma'nın kendisini arayıp silahıyla birliğe gelmesi emrini verdiğini, bu emir üzerine asker ruhu ve görev bilinciyle derhal birliğe gittiğini söyledi.

O gece kanuna aykırı ne bir emir aldığını ne de verdiğini belirten Darıcı, yaptığı tüm uygulamaların birliğin ve hava araçlarının emniyetini sağlamaya yönelik tedbir hazırlıkları olduğunu savundu.

Sanık Darıcı, helikopter filo komutanı olarak konusu suç teşkil edecek hiçbir faaliyetin icrasına sebep olmadığını öne sürerek, “Terör endişesi nedeniyle personelimin silahlı olarak gelmesini istedim. Birliğimin içerisinde bulunduğu terör tehdidini göz önünde bulundurarak üzerime vazife çıkardım. Niyetim kötü değildi. O gecenin kaotik ortamını yaşamayanların olaylardan bunu sorgulaması çok acımasızcadır. ” ifadelerini kullandı.

Herhangi bir darbe faaliyetinin içerisinde bulunmadığını ve FETÖ/PDY terör örgütü ile bir irtibatı veya iltisakı olmadığını ileri süren Darıcı, “Almanya'da NATO toplantısındayken açığa alındım ve derhal Türkiye'ye dönmem istenildi. Bunun üzerine ilk uçakla Türkiye'ye döndüm. Eğer bu örgütün bir üyesi olsaydım dönmez, Almanya'da kalırdım. ” diye konuştu.

Darıcı, aleyhinde ifade veren A.S'nin beyanlarının yalan ve kurgudan ibaret olduğunu ileri sürerek, hakkındaki suçlamaları reddetti.

  • “Gemilerin emniyetli bir şekilde dönmesini bekledim “

Tutuklu sanık eski Kuzey Görev Grup Komutanlığı Harekat Şube Müdürü Yarbay Ali ihsan Gürler de sicil amiri olan firari amiral Ayhan Bay'ın kanunsuz emirlerini yerine getirmediğini, FETÖ üyesi olmadığını, darbeye katılmadığını ve ByLock kullanmadığını iddia etti.

Olay günü 21.50'de Tuğamiral Ayhan Bay'ın kendisini arayarak birliğe gelmesini emretmesi üzerine hemen birliğine gittiğini anlatan Gürler, “Ben gittiğimde gemilerin bir kısmı limandan ayrılmış, bir kısmı da ayrılmak üzereydi. Ayhan Bay, terör saldırısı olduğu için gemilerin güvenlik gerekçesiyle ayrıldığını söyledi. ” şeklinde konuştu.

Güler, saldırı ve sabotaj tehdidinin olduğu olağanüstü durumlarda gemilerin seyre çıkmasının, güvenliğin sağlanması için yapılan normal bir uygulama olduğunu aktararak, “Amirlerin gemileri kaldırma kararını sorgulamayız. Ben sadece ofiste gemilerin gelmesini bekledim. Hiçbir personeli çağırmadım, silah taşımadım. Sadece gemilerin emniyetli bir şekilde geri gelmesini bekledim. ” ifadelerini kullandı.

Darbeye yönelik bir faaliyetin içerisinde yer almadığını savunan Gürler, tahliyesini ve beraatini talep etti.

  • “Gürel Kaynak'ı oğlunun öğrencim olması dolayısıyla tanırım “

TSK mensuplarıyla irtibatı sağlamak için FETÖ/PDY tarafından kurulan “Özel Hizmetler Birimi ” (Mahrem Hizmetler Birimi) içerisinde faaliyet gösterdiği ve eski Genelkurmay Konsept Teşkilat ve Harbe Hazırlık Daire Başkanı Tuğamiral tutuklu sanık Gürel Kaynak'ın “mahrem abisi ” olduğu iddia edilen “Arif ” kod adlı tutuklu sanık Halil İbrahim Temel de esas hakkında mütalaaya ilişkin savunma yaptı.

Hakkında 10 tanık beyanı olduğunu belirten Temel, bu iddiaların tamamının yalan olduğunu iddia etti.

Temel, KHK ile kapatılan, Ankara'daki Özel Çankaya Anafartalar Koleji'nde çalıştığını ve o dönemde söz konusu yapıyla iltisakının olduğunu bilmediğini savunarak, “Gürel Kaynak'ın mahrem abisi değilim. Kendisiyle tanışmak için İzmir'e gitmedim, ByLock'tan görüşmedim. Oğlunun öğrencim olması dolayısıyla kendisini tanırım. Etkin pişmanlıktan faydalanınca fazla ceza almamak için yalan beyanlarda bulunmuştur. ” ifadelerini kullandı.

Sanık Temel, darbeci ve terör örgütü üyesi olmadığını iddia ederek, tahliyesini ve beraatini istedi.

Tutuksuz sanık eski Deniz Hava Üs Komutanlığı 351 Deniz Helikopter Filo Komutanı Kurmay Yarbay D.K. de hakkındaki suçlamaları reddederek beraatini talep etti.

Sanıkların ve avukatlarının esas hakkındaki savunmalarını yapmalarının ardından söz verilen Cumhuriyet Savcısı, kovuşturmasının tamamlanması nedeniyle tutuksuz sanık Donanma Komutanlığı Hazır Kıta Tim Komutanı Astsubay R.P'nin beraatine karar verilmesi talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına ve tahliye taleplerinin 10 Mayıs'ta yapılacak duruşmada değerlendirilmesine karar vererek, duruşmayı yarına erteledi.

  • Mütalaada ağırlaştırılmış müebbet hapis talebi

Cumhuriyet Savcısı Bülent Elmas'ın açıkladığı mütalaada, tutuklu sanık eski Deniz Hava Komutanı Tuğamiral Tezcan Kızılelma ve eski Harekat Komutanı Deniz Kurmay Albay Ömer Faruk Gülbahçe'nin de aralarında bulunduğu 6 sanık hakkında, “Anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs ” suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

Mütalaada, 5 sanığın “terör örgütüne üye olmak “, bir sanığın da firari darbeci amirallerin saklanmasına yardım etmek suçundan cezalandırılması talep edildi.

İki sanığın, hakkındaki tüm suçlamalardan beraatine karar verilmesi istenen mütalaada, örgüt elebaşı Fetullah Gülen ile eski Kuzey Görev Grup Komutanı Tuğamiral Ayhan Bay'ın da aralarında bulunduğu tüm firari sanıklar ile bu dosyada yargılanan diğer 8 sanık olmak üzere 21 sanığın dosyasının, kovuşturma ve dijital inceleme işlemleri tamamlanamadığı için tefrik edilmesi talebinde bulunuldu.

  • İddianameden

İddianamede, firari sanıklar örgüt elebaşı Fetullah Gülen ve eski Kuzey Görev Grup Komutanı Tuğamiral Ayhan Bay ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve 2 polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin, helikopterlere yakıt ikmali yapılması emrini verdiği gerekçesiyle “Cumhurbaşkanına suikaste yardım etmek ” suçlamasıyla yargılandığı davada 15 yıl hapis cezasına çarptırılan tutuklu sanık eski Deniz Hava Ana Üs Komutanı Tuğamiral Tezcan Kızılelma'nın da aralarında bulunduğu sanıklar hakkında “cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs “, “silahlı örgüt kurmak veya yönetmek ” ve “silahla birden fazla kişiyle birlikte yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak ” ve “silahlı terör örgütüne üye olmak ” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 19 yıldan 36 yıl altışar ay, diğer sanıklar hakkında da 7 yıl 6 aydan yirmi dokuzar yıla kadar hapis cezası isteniyor.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?